Yönetmen şaşırtmış!!!

TELEVİZYONLARDA izlediğiniz canlı yayınların çoğu kez belli bir süresi vardır. Sürenin sonuna yaklaşıldığında, stüdyoda bulunan ve dışarıdaki yönetmenden kulaklıkla direktif alan kameramanlar sizi uyarmaya başlar.

Örneğin, elleriyle "son beş dakika" işareti yaparlar. Sonra iki dakika gelir. Sürenin sonunda da elleriyle bitti işareti yaparlar. Siz de sonraki yayına saygısızlık olmasın, yayın akışı aksamasın diye son sözleri söyleyip programı bitirirsiniz.
Bunları niçin yazıyorum? Dünkü yazımda, perşembe gecesi Amasya’da okutulan ve TRT-1 ekranında canlı olarak yayınlanan mübarek Regaip Kandili mevlidinde olanları aktarmıştım.

Mevlidin son bölümünde Amasya Müftüsü dua okuyor. Duasında "Atatürk, silah arkadaşları ve şehitlerimiz" bölümünü atlıyor. TRT’den mevlit izleyenler bu duruma büyük tepki gösteriyor. Müftü Bey, "Canlı yayında heyecanlandım da o yüzden atlamışım" diyor!

Dün de yazmıştım, olur böyle vakalar! "Tamamen rastlantıdır" demiştim.

Öyle ya, tam iki sayfalık dua metninde sen sadece o bölümü canlı yayın heyecanıyla atlıyorsan, heyecan ve rastlantıdan başka ne olabilir!

* * *

Dünkü yazımdan sonra Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından gönderilen faks şöyle:

"Başkanlık makamının onayı ile TRT ile işbirliği yapılarak Regaip Kandili’nde Amasya’da mevlit programı düzenlenmiştir. Programda mevlit duasının Amasya Müftüsü Selami Emen tarafından yapılması uygun görülmüş ve adı geçen müftümüz, mevlit programında yapacağı dua metnini Başkanlığımıza bir hafta önceden göndermiştir.

27 Temmuz 2006 Perşembe günü akşam namazını müteakip icra edilen ve TRT-1’den naklen yayınlanan programda, dua metni okunurken, yönetmenin
(yani TRT görevlisinin) duayı bitirme ikazı üzerine müftü Selami Emen canlı yayın atmosferinin heyecanı ile önündeki dua metninden bazı bölümleri atlayarak hemen alelacele bitirmeye çalışmıştır.

Bu esnada Yüce Atatürk ve silah arkadaşları ile şehit ve gazilere dua etme bölümünü de o heyecan içinde herhangi bir kasıt olmadan atlamıştır.

Adı geçenin
(yani müftünün) yapması gereken ve üzerinde mutabık kalınan dua metni ekte gönderilmiştir."

* * *

Şimdi burada devreye başka bir unsur giriyor. Bunun adına "özrü kabahatinden büyük" denir. Bir düşünün! Mevlit okunuyor, canlı yayınlanıyor... Ve TRT’nin yönetmeni, dua etmekte olan müftüye el kol işaretleriyle "kısa kes hoca" demeye başlıyor!..

Ve Diyanet’e göre hoca şaşırıyor, heyecanlanıyor, elindeki káğıttan ne okuduğunu bilemeyip bir tek cümleyi "rastlantı sonucu" ıskalıyor!

Nedir o cümle? Diyanet’in faksladığı iki sayfalık dua metninden aynen aktarıyorum:

"...Okunan Kuran-ı Kerim’i devletimizin kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve silah arkadaşlarının, aziz şehitlerimizin de ruhlarına hediye eyledik. Vasıl eyle Ya Rabbi..."

* * *

Sevgili okuyucularım, bu nasıl iştir. Kutsal bir gecede, canlı yayında mevlit okunuyor... Ve Diyanet’in iddiasına göre "TRT’nin camide yayını yöneten görevlisi", dua okuyan hocaya el kol hareketleriyle "kısa kes" işareti veriyor. Hoca heyecanlanıyor, telaşa kapılıyor ve okuduğunu şaşırıyor!

Bu durumda ne yapsın, kaderin garip bir cilvesiyle Atatürk, silah arkadaşları ve şehitler bölümünü okumadan geçiveriyor!

Şimdi Diyanet açıklamasının "doğru" olduğunu varsayarak soruyorum:

Bu nasıl iştir? Kutsal bir gecede milyonlarca mümine hitap eden bir dua okunurken, TRT’nin adamı, müftünün dikkatini el kol işaretleriyle dağıtıyor. Hocanın kısa kesmesini istiyor. Hoca o aşamada artık Allah’ı, okumakta olduğu duayı falan unutuyor ve kafası başka yerlere kayıyor. Telaşlanıyor, heyecanlanıyor. Gözü kulağı TRT yönetmeninde. Böyle mevlit olur mu? Allah’ın katına böyle yaklaşılır mı? Dinimize böyle saygısızlık yapılır mı?

Dün de yazmıştım, TRT Genel Müdürlüğü makamında vekáleten, Ali Güney isimli bir köy imamı oturuyor.

Dikkat ediniz, aradan günler geçti ve bu rezalet sonrasında hükümet borazanı TRT’den ve imam genel müdürden tık yok!

TRT’
yi de allak bullak ettiler. Bu ders olsun, TRT bir daha canlı yayında mevlit yayınlamasın. Diyanet ve TRT madem beceremiyor, önceden banda alıp yayınlasınlar. Milyonlarca insanımıza bu rezaleti bir daha yaşatmasınlar.
Yazarın Tüm Yazıları