TRT!!!

ÖNCEKİ gece (salı) TRT-1’de yaklaşık 1.5 saat süren bir canlı yayın. Dört kişi Ortaköy’de, Boğaz Köprüsü’nün hemen yanı başında bir araya gelmişler, ‘Düşünce İklimi’ isimli programda Allah’ın 99 adı konusunda muhabbet ediyorlar.

Tamamen dini kavramlar. Durup dururken ne ilgisi var? Bunlar din bilgini mi? Değil! Kerameti kendilerinden menkul birileri.

İkisi üniversite hocası, öteki belediye danışmanı ve tıp doktoru, sonuncusu ise şarkıcılık sonrası hidayete erip İslamcı olan bir vatandaş. Geçmişin keskin solcusu!

Bunlar devletin televizyonunda, hem de canlı yayında Allah’ın isimlerini konuşuyor!

TRT kanallarında İslamcı yayınlar inanılmaz biçimde yol alıyor.

Karşımızda TRT yönetimi. İşte size binlerce kişilik kadrosu arasından bir tek sunucu çıkaramayan ve bu görevi İkbal’e emanet eden TRT! İkbal kim? Hem TRT’nin pek çok programında sunuculuk yapıyor, hem de Fethullah Gülen’in televizyonunda çalışıyor. Ekranı tıklarken TRT’ye bakıyorsunuz, karşınızda sunucu İkbal! Aynı anda Fethullah kanalında banttan programı var. TRT-4’e geçiyorsunuz, İkbal bu kez orada konuşuyor.

TRT-3 Meclis Başkanı Bülent Arınç’ın kişisel kanalına dönüştü. Değerli (!) fikirlerini orada sürekli açıklıyor.

TRT’nin dış yayınlarındaki niteliksiz ve yetersiz programlarını yurtdışında yaşayan vatandaşlarımıza sorun!

Haberleri hükümet borazanı. Hükümet aşağı, hükümet yukarı. Başbakan dedi ki, Dışişleri Bakanı dedi ki!..

***

TRT’nin iflas ettiğini ve bu ay maaş ödeyemeyeceğini birkaç gün önce Meclis’te söyleyen Genel Müdür Şenol Demiröz’ün burada resimlerini yayınlamıştım. Afganistan’da teröre bulaşmış şeriatçı şeyhlerle resim çektirmişti. Demiröz sakallıydı, başında beyaz takkesi vardı.

Peki, şu anda TRT’nin İdari İşler Genel Müdür Yardımcısı kim? Ali Güney! Kökeni ne? İmam! Personel bilgi formundan veriyorum:

Sakarya ili Akyazı ilçesi Güvenler köyü camisi imamı.

Sonra başka kurumlara geçip memurluk yapıyor. Geçen yıl Şenol Demiröz tarafından TRT’ye getirildi ve Genel Müdür Yardımcısı yapıldı.

‘MİLLİ’ (!) EĞİTİM REZALETİ

DÜN burada bir belge daha açıklamıştım. Bir yüz karasıdır, utanç anıtıdır.

Ankara’nın göbeğindeki ilköğretim okullarında Milli Eğitim Bakanlığı’nın yazılı emriyle öğrenci velilerine ‘anket’ adı altında inanılması mümkün olmayan sorular gönderiliyor ve yazılı olarak yanıt vermeleri isteniyordu:

Faizli alışverişten uzak durmak gerekir. Çok kadınla evlilik İslam’a göre uygundur. Resim bulunan eve melekler girmez. Dini nikah olmadan resmi nikah geçerli olmaz. Cuma namazı kılmayan Müslüman sayılmaz. Erkeklerin altın takması İslam’a göre yasaktır. Kolonya abdesti bozar.

Türkiye Cumhuriyeti’nin başkentinde, ilköğretim okulu öğrencilerine bu anket formları okul yönetimleri tarafından veriliyor, velilerine doldurtup geri getirmeleri isteniyordu.

Dün bunları belgeledim ve yazdım. ‘Milli’ Eğitim Bakanlığı’ndan tık yok!

Bu rezaletin, bu çağdışı uygulamanın üzerine gitmeyi sürdüreceğim. Taa ki bir yanıt gelinceye kadar.

***

‘MİT telefon dinliyor’ diye yırtınanlar, vatandaşın bu gibi anketlerle, istenildiği takdirde nasıl fişleneceğini, hem de bu uygulamanın küçücük çocuklar eliyle onların velileri üzerinde yapılacağını görmüyorlar mı?

Türkiye nereye gidiyor? Kurumlar İslamcı kesim tarafından akıl almaz yöntemlerle nasıl ele geçiriliyor? İstihbarat örgütleri ve güvenlik güçleri üzerinde nasıl baskılar yaratılıp safdışı bırakılmaları için çaba harcanıyor?

On binlerce kamu görevlisi nasıl sürüldü ve sürülüyor? Yerlerine kimler getirildi ve getiriliyor?

Ülkemiz nereye sürükleniyor? Hem de göz göre göre.

Benim gibi milyonlarca vatandaşımızın da acayip bir merakı var! Hep soruyorlar:

Acaba Hilmi Özkök bütün bu olanlar konusunda ne düşünüyor?

Yani ‘kişisel’ görüşleri merak ediliyor!
Yazarın Tüm Yazıları