Emin Çölaşan: Holding bildirileri!

Emin ÇÖLAŞAN
Haberin Devamı

Dünkü yazımda size yurtdışındaki vatandaşlarımızdan para toplayan ve bunları geri vermeyen Konya'da kurulu Sayha Holding'den söz etmiştim. Şimdi bu holding tarafından Almanya ve İsviçre'de ortaklarına gönderilen bildirilere bir bakalım. Din sömürüsü ilk satırda başlıyor ve ardından rezalet sergileniyor. Özetliyorum:

‘‘Mektubumuza Allah'a hamd ve resulüne selat ve selam ile başlarız. Duamız ve temennimiz Cenab-ı Hak işlerimizi hayırlı kılsın. Nefsin ve şeytanın şerrinden hepimizi emin kılsın. Biz Sayha'da hak ve hakikat mücadelesi veriyoruz. İnançlı insanların başarılı olmasını istemeyenler, insanımızın nefsani zafiyetlerini şeytanla birlikte harekete geçirerek saldırılarını sürdürüyorlar. Dünyada tüm Müslümanlar bu saldırılar altında inlemektedir. İnşallah hep birlikte şeytana teslim olan nefslerimizin zafiyetlerinden kurtularak madden ve manen selamete ulaşırız.

Sayha 1999'a sıkıntılı girdi. Kontrolsüzlük bünyemize bulaştı. Yolsuzluklar ortaya çıktı. Bu ipuçlarından hareket edilince (Yönetim Kurulu Başkanı) Erol Doğru'ya vardığı görüldü ve işin ciddiyeti arttı. Kendisini başkanlıktan uzaklaştırdık. Tasarrufların bir menfaat şebekesi tarafından kullanılmasına engel olundu...

Erol Doğru, emanet hisselerinin tamamen kendisine ait olduğunu iddia ederek haksız servet edinme çabasındadır. Ortakların haklarına el koymaya çalışmaktadır. Bu konuda mahkemeye tespit yaptırmıştır. Yani trilyonların Erol Doğru'ya ait olduğu ortaya çıkmaktadır. Hukuki mücadelemizi sürdürüyoruz.’’

* * *

Ortaklara gönderilen bildirinin sonraki bölümünde, yolsuzluklar konusunda yapılan girişimlerden söz ediliyor. Öğreniyoruz ki, para uğruna kurşun bile sıkmışlar. Özetliyorum:

‘‘Erol Doğru şirket hesaplarına aktarılan 180 milyar lirayı borç verdiğini iddia etmiş... Şirket adına toplanan paraları götürmüş... Erol Doğru, Ali Sağlık ve Hasan Kaya, halktan toplanan paraları teslim etmemiş. Miktarı yaklaşık 10 milyon mark imiş... Bu konularda Konya mahkemelerinde davalar açılmış. Erol'un kardeşi Erdoğan'la ilgili kurşunlama davası Ağır Ceza'da sonuçlanmış, 15 ay hapis almış... Tehdit ve suç delilini gizleme davaları devam ediyormuş... Erol, 41 trilyonluk sermayenin yüzde 20'sinin kendisine ait olduğunu iddia ediyormuş... Ortaklara dağıtılmak üzere bastırılan hisse senetleri kaybolmuş. Bu davalar da sürüyormuş...’’

Böylece Erol Doğru görevden alınmış ve Seyit Ali Emelek Yönetim Kurulu Başkanı olmuş. Bildiri devam ediyor:

‘‘Bu durumda hisse devir kayıtları tamamen durdurulmuştur. 2000 yılı sonuna kadar tüm ortaklarımız malının zekátını kendileri verecektir. Hepinizi bu davalarda destek olmaya çağırıyoruz. Aksi takdirde haklarınız kaybolursa hiçbir vebalimizin kalmayacağına inanıyoruz. Hayra vesile olması temennisiyle. Seyit Ali Emelek. Yönetim Kurulu Başkanı.’’

Suçlanan Erol Doğru, iddialara bir başka bildiriyle yanıt veriyor:

‘‘Maalesef dedikodu ve iftira ile geçirilen sürede Sayha Holding'in gidişatı hiç iç açıcı değil. Hisse senetlerini gasp ettiğim doğru değildir. O sırada Erol Doğru yurtdışında idi. O halde bu gaspı gerçekleştiren, yani hırsız, Erol Doğru dışında herkes olabilir! Yüce Allah'ın takdiri...

Neden şu an ödemeler yapılamıyor? Sayha Holding nereye gidiyor? Sayha, bugün ne yazık ki can çekişen hasta durumunda. Hasta ölecek. Tüm ortakların yaşadıkları ve çevreden duydukları, gerçekten korkunç...’’

* * *

Şimdi elimde, ortaklara üç gün önce gönderilen bir bildiri daha var. Bu kez Erol Doğru, kendisini suçlayan Seyit Ali yönetimini devirmiş ve yeniden işbaşına gelmiş!

‘‘Öncelikle mübarek ramazan ayınızı tebrik eder, tüm İslam álemine hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Hak'tan niyaz ederiz. 19 Aralık 1999 günü yönetim değişmiş, Erol Doğru başkanlığında yeni bir yönetim kurulu işbaşına gelmiştir. Allah hepimizin yar ve yardımcısı olsun...’’

* * *

İşte size bir İslamcı Holding'den 18 bin ortaklı Yeşil Sermaye örneği! Sermaye 41 trilyon olmuş! Gariban gurbetçi, yurtdışında binbir güçlükle edindiği birikimlerini ‘‘Allah, Peygamber’’ sözcüklerine kanarak, cami avlularında bu gibilere kaptırmış. Şimdi hiç kimse parasını alamıyor.

İçlerinde dönen binbir dümeni kendileri açıklıyor. Sahtecilik, gasp, yolsuzluk, hırsızlık, kurşunlama, sermayenin üzerine yatma, ne ararsanız var.

41 trilyonluk pastayı yeme kavgası veriliyor!

Ama kabahat bunlarda değil, bütün uyarılara rağmen bu gibilere para kaptıranlarda. Jet-Pa örneği karşımızda. Sayha Holding ve daha niceleri karşımızda. Pek çoğu tıkanmış durumda. Giden paralar artık geri gelmiyor.

Gurbette yaşayan en az 1 milyon insanımız, ‘‘Allah’’ adına yola çıkıp para cukkalayanların tasallutuna uğramış. Camiler binbir sahtekárlığın döndüğü yerler olarak kullanılmış.

Günah değil mi?

Yasal işlem yapılamıyor, çünkü adamların hiçbir şeyi resmi kayda tabi değil. Sermaye Piyasası Kurulu ve devletin diğer kurumları acaba nerede?

* * *

Gurbette veya Türkiye'de bu kesimler tarafından dolandırılan, parasını alamayan vatandaşlarımız durumlarını bana bildirsinler. İsteyenin ismi gizli kalacaktır.

Allah, Peygamber, Kuran, Müslümanlık adını kullanan dolandırıcıların, din tüccarlarının maskesi artık düşürülmeli ve bunlardan hesap sorulmalıdır. Bu rezaleti bir yerde sona erdirmek hepimizin görevidir.

Yazarın Tüm Yazıları