SEVGİLİ okuyucularım, bu haftanın ilk yazısında size Recep Tayyip Bey’in bir danışmanından söz edeceğim.
Adı Cüneyd Zapsu. Başbakan’ın sağ kolu. Onun adına içeride ve yurtdışında gezilere gidiyor, toplantılara katılıyor, hatta Amerikan yönetimine Tayyip Bey için "Bu adamı süpürmeyin, kullanın" gibi mesajlar verdi.
Bu şahıs ayrıca çok büyük bir fındık tüccarı. Türkiye’deki yüz binlerce fındık üreticisinin aleyhine, ancak kendisinin lehine olacak kararlar aldırmayı başarıyor. Fakat konumuz fındık değil.
Cüneyd Zapsu, Türkiye’de ticaret yapıyor. Örneğin, BİM mağazalarının uzun yıllar ortağı. 11 Eylül 2001 olayı yaşandıktan sonra, ABD yönetimi Arap teröristlerin isimlerini bütün dünyaya dağıttı. Teröristlere yardım eden, ilişki kuran, para veren kişilerin araştırılmasını istedi. Onlardan birinin adı Yasin El Kadı idi. El Kaide’nin finansörü olarak çalışıyordu.
Bunun üzerine Türk hükümeti de -Ankara’daki ABD Büyükelçiliği’nin bastırmasıyla- olayı araştırmak zorunda kaldı... Ve karşımıza ilginç bir isim çıktı:
Başbakan’ın danışmanı ve sağ kolu Cüneyd Zapsu!
Kendisi, terörist Yasin El Kadı, Korkut Özal vesaire ile BİM mağazalarında ortaktı.
Yapılan araştırma sonucunda ortaya bazı gerçekler çıktı. Zapsu, yakın geçmişte Yasin El Kadı’ya 60 bin dolar, annesi Gaye Zapsu ise aynı kişiye 250 bin dolar ödemişti.
Bunları nereden yazıyorum? Devletin Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) isimli bir kuruluşu var. Bu kurul özellikle kara para olaylarını inceliyor. Maliye müfettişleri, hesap uzmanları, hukukçulardan oluşan tam yetkili bir kadro.
İşte bu MASAK raporunda Zapsu ailesinin Arap terörist El Kadı’ya para verdiği belgeleniyor. Peki bu paralar nasıl gönderiliyor?
Kemal Unakıtan’ın yönetim kurulu üyesi olduğu Al Baraka isimli İslamcı finans kurumu üzerinden!
* * *
Olayı sizlere çok özetle, fakat devlet belgesinden aktardım. Şimdi son günlerde bu konuda yaşadığımız gelişmelere bakalım. Gazeteci arkadaşımız Çiğdem Toker birkaç gün önce Maliye Bakanı Unakıtan’a herkesin içinde bir soru sordu:
"Cüneyd Zapsu ile Yasin El Kadı arasındaki kara para trafiğini belgeleyen MASAK raporunu sumen altı ettiğiniz ve işleme koymadığınız söyleniyor. Bu konuda ne yaptınız?"
Unakıtan bu soruyu duyunca şaşırdı, kızardı, bozardı ve şu yanıtı verdi:
"O raporu savcılığa gönderdik. Savcılıkta."
Ertesi gün Zapsu yazılı açıklama yaptı:
"Benim böyle bir savcılık soruşturmasından bugüne kadar bilgim olmadı. Böyle bir şey olduğunu da zannetmiyorum."
Cumartesi günü ise gazetelerde bir haber vardı. Başbakanlık, CHP Adana Milletvekili Kemal Sağ’ın soru önergesine verdiği yazılı yanıtta, "Cüneyd Zapsu adında bir personelin Başbakanlık danışmanı olmadığı kayıtlarımızdan anlaşılmıştır" diyordu.
Sevgili okuyucularım, şu olaylara bir bakınız! Adam Başbakan adına dünyayı geziyor, ABD yönetimiyle bile toplantılara giriyor ve Başbakanlık, kendisinin Başbakan danışmanı olduğunu inkár ediyor!
Bu şahıs o halde ne? Oralara hangi sıfatıyla gidiyor, kimin adına çalışıyor, ne iş yapıyor? Danışman mı, değil mi? Kim kime neyi yutturuyor?
* * *
Şimdi yine gelelim teröriste verilen paralara! Burada da yanıt bekleyen çok önemli sorular var.
Zapsu ve ailesiyle ilgili MASAK raporu bitti mi, yoksa engellendi ve yarım mı bıraktırıldı?
Eğer bittiyse, Kemal Unakıtan bu raporu ne zaman savcılığa gönderdi. Suç duyurusu var mı? Savcılık ne yaptı, hangi karara vardı?
Zapsu savcılık soruşturmasından haberi olmadığını söylüyor. Yoksa dosya bir yerlerde (!) buharlaştı mı? Kim doğru, kim yalan söylüyor?
Zapsu gerçekten de, BİM mağazalarında Yasin El Kadı ile ortaklık yaptı mı? Teröriste hangi nedenlerle -anasıyla birlikte- paralar ödedi? Kemal Unakıtan’ın yönetim kurulu üyesi olduğu Al Baraka aracılığı ile terör örgütlerine gönderilen yüz binlerce dolar kimlere pompalandı?
Sevgili okuyucularım, bu iş çok karanlık. Bu pilav daha çok su kaldırır, bu iş hükümet düşürür. Şimdi Başbakan veya Maliye Bakanı çıkmalı ve adam gibi bir açıklama yapıp bütün gerçekleri tek tek ortaya koymalı.
Burası Afrika’nın muz cumhuriyeti değil. Buyursunlar, yanıt bekliyoruz.