SEVGİLİ okuyucularım, AKP’li İstanbul Mimarsinan Belediye Başkanı Cuma Bozgeyik’in Atatürk için yaptığı benzetme büyük tepki yarattı.
Şahıs sıkışınca "özür dilerim" gibi laflar etti ama bu kesmez. Bunların çoğunun kafa yapısı budur... Çünkü "milli görüş" çizgisinden gelmişlerdir. Zora girince ya özür dilerler, ya da "biz artık değiştik" deyip sıyırmaya yeltenirler.
Ankara’dan iki avukat, Efsun Ünal ve Duygu Bahadır, bu adamın sözleri için Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundular. Ayrıca Bozgeyik hakkında tazminat davası açacaklar. Bu konuda Yargıtay’ın bir kararı var. Hepimizin, herkesin bilmesi gereken bir karar.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin Esas 1994/6361, Karar 1995/4352 sayılı kararı.
Kararın başlangıç bölümünü özetliyorum:
"Atatürk’e hakaret nedeniyle kişilik haklarının ihlali. Her Türk yurttaşının tazminat davası açması. Nesep bağı (akrabalık, soy ilişkisi) aranmaması.
Karar özeti: Atatürk’e hakaret eden kişiye karşı her Türk yurttaşının tazminat davası açma hakkı vardır. Ayrıca Atatürk ile nesep bağı bulunması aranmaz."
Bu karar doğrultusunda her Türk yurttaşı, Atatürk’e hakaret eden kişi hakkında tazminat davası açabilir. Davaları bulunduğunuz yer mahkemelerinde açabilirsiniz. Hakaret eden başbakan, siyasetçi, belediye başkanı vesaire olsun, hiç fark etmez.
Ayrıca ceza davası açılması ise savcıların görevi. Sizler de bu konuda bulunduğunuz yer savcılıklarına dilekçe verebilirsiniz.
* * *
AKP’li belediye başkanının Atatürk için söylediği söz ve yaptığı iğrenç benzetme, büyük tepki ve nefret yarattı. Bizim gazetenin www.hürriyet.com.tr internet sitesi iki gün boyunca bir anket yaptı. Ankete toplam 296.902 kişi katıldı.Soru şöyleydi: "Bu şahıs özür diledi. Özür dilemesi kabul edilsin mi?"
Gelen yanıtların dökümüne bakın: Toplam 5.365 kişi (sadece yüzde 1.8) kabul edilsin dedi. Onların bir bölümünün de iyi niyetli vatandaşlar olduğu kesin.
Toplam 291.537 kişi (yüzde 98.2) ise "kabul edilmesin" diye yanıt verdi.
Rakamlar arasındaki uçuruma ve tepkinin büyüklüğüne dikkatinizi çekerim.
* * *
Bu rezalet kamuoyuna belgelerle yansıdı. Bu iğrenç sözleri söyleyen şahıs, itiraf etmek zorunda kaldı. İnkár etmesi zaten söz konusu olamazdı. Bu şahıs sıradan biri değil, iktidar partisi AKP’nin belediye başkanı.
Peki bunca gelişmeden sonra hükümet nerede?İçişleri Bakanlığı nerede?
Kendilerinden olmayan belediye başkanlarının üzerine fırsat yaratıp acımasızca gidiyorlar. Kendi belediye başkanları, Atatürk’e hakaret ediyor, arkadaşlardan tık yok!
Aradan kaç gün geçti. Hükümet kesiminden "biz bu utanmazlığı kınıyoruz, gereken yapılacaktır" gibi bir açıklama duydunuz mu? Elbette duymadınız!
Oysa iş kendilerine geldiğinde gazetecileri, yazarları, karikatüristleri her gün mahkemeye verirler! "Vay efendim, bana hakaret etti" gerekçesiyle açtıkları dava sayısı bin’e yaklaşıyor.
Ama kendi adamları Atatürk için en utanmazca lafları söyleyince, beylerden ses yok, tık yok!
Bu belediye başkanı görevde bir dakika bile tutulamaz. Derhal alınması gerekir. AKP hükümetinin bu konuda ne yapacağını izleyeceğiz, göreceğiz! Meydan boş değil. Meydanı onlara bırakacak değiliz.
* * *
Cuma Bozgeyik isimli başkan, anlattığı fıkraya Büyükçekmece Kaymakamı Hayrettin Altunok’un da ismini karıştırmıştı. Altunok’tan gelen yazılı açıklamayı size iletiyorum:
"Yazınızda belirtilen Atatürk fıkrasının nerede, ne zaman ve hangi ortamda anlatıldığı konusunda bir bilgim yoktur. Olayın Yunanistan’a yapılan bir gezi sırasında meydana geldiğini öğrendim. O geziye katılmadım. Dolayısıyla söz konusu belediye başkanının bu fıkrayı benim bulunduğum bir ortamda anlatması söz konusu değildir. Kaldı ki, şahsen benim bulunduğum bir ortamda sıfatı ne olursa olsun, herhangi bir kimsenin böyle bir fıkra anlatma şansının da olmadığının bilinmesini isterim.
Bu konuyla ilgili olarak adı geçen belediye başkanı hakkında gerekli yasal işlemler başlatılmıştır. Hayrettin Altunok. Büyükçekmece Kaymakamı."