Paylaş
Tansu ablam Refahyol rezaleti öncesinde Necmettin beyamcam için ‘‘Eroin kaçakçısı’’ demiş, beyamcam da bunun üzerine ablamı mahkemeye vermişti. Mahkeme davayı inceledi ve beyamcamın eroin kaçakçısı olmadığına karar verdi. Bu durumda ablam, Necmettin beyamcama net 2.5 milyar Törkiş lira tazminat ödemeye mahkûm oldu. Bu karar Yargıtay tarafından onanıp kesinleşti.
Bu durumda ablamın ‘‘iftiracı’’ ve ‘‘yalancı’’ olduğu mahkeme kararıyla belgelendi.
Fakat sevgili Tansu ablam çok şanslı... Çünkü beyamcam ‘‘haram’’ olduğu için faiz istemiyor. Yoksa ablam üstüne bir de faiz ödeyecekti. Valla böyle faizsiz davacıya can kurban!
Bizde siyaset komedisi böyledir. ‘‘Eroin kaçakçısı’’ dediğin adam, senin o inanılmaz servetini yasal olmayan yollardan edindiğin gerekçesiyle, malvarlığınla ilgili olarak Meclis'te Soruşturma Komisyonu kurdurur.
Sonra gün gelir, ikiniz ortak bir hükümet kurup adına ‘‘Refahyol’’ dersiniz.
O ‘‘Müslüman’’ geçinenler de, ortaklığın hatırına dün tükürdüklerini ertesi gün yalayıp seni Komisyon'da bir güzel aklayıp paklarlar, Yüce Divan'da yargılanmaktan kurtarırlar!
Ben şimdi Necmettin beyamcamın yerinde olsam, bu 2.5 milyar Törkiş liralık tazminatı Tansu ablamdan almam... Çünkü Necmettin beyamcamın 148 kilo altını, çuval dolusu dövizi zulada duruyor. Ablamın serveti derseniz, Koç ailesine on basar. Bu parayı almak valla çok ayıp olur. Yarın öbürgün yeni bir Refahyol kurarlarsa birbirlerinin yüzüne nasıl bakarlar?
Aman canım!.. Dün ‘‘Eroin kaçakçısı... Şerefsiz milliyetsizler... Refah'ın PKK'dan farkı yok’’ derken, ‘‘Çiller Hanım İslam'ı bırakıp gavurla birleşecek’’ derken nasıl baktılarsa, bundan sonra da öyle bakarlar!
Hey gidi siyaset hey!
BRAVO SADDAM!
Bizim Saddam çok akıllı adamdır. Ülkesinin toprak bütünlüğüne de büyük önem verir. Türk ordusu teröristleri tepelemek için Kuzey Irak'a her girdiğinde Saddam Bağdat'tan ses verir:
‘‘Toprak bütünlüğümüze tecavüz ediyorsunuz. Çıkın dışarı.’’
Tarzan zor durumda olduğundan, hiç kimse kendisine ‘‘Madem tecavüz ettik, gel de sen çıkar’’ demez... Çünkü Amerika onu kurt kapanına almıştır. Güya kendi toprağı olan Kuzey Irak'ta askere, polise, valiye, kaymakama ve hatta köy muhtarına bile sahip değildir. Belli bir çizginin yukarısına çıkması yasaklanmıştır. O topraklar çoktaaaan elinden gitmiştir de, Saddam Bağdat'ta masal okumaktadır.
Allah kimseyi bu durumlara düşürmesin.
BRAVO TAYYİP!
İstanbul'un Tayyip isimli ‘‘kahramanı’’ bu kez de yargı kararına karşı direniyor ve ‘‘Tebligat usulsüzdür. Ben hâlâ başkanım’’ diye ağlaşıyor. Mutlaka başkandır da (!) niçin ‘‘izne ayrıldığını’’ anlamak mümkün değildir.
İstanbul medyasının yıllar boyu gaz verdiği Tayyip bir süredir kendini dev aynasında görmeye başlamış, ‘‘Başbakanlık’’ hülyalarına kapılmıştı. O çok büyük adamdı! Muhteşem Tayyip'ti! Değil İstanbul, bütün Türkiye yakında onun karşısında esas duruş gösterecekti!
Arkadaş böyle havalara girmiş, sonra başına saksı düşünce ayılmıştı!
Şimdi son gösterilerini sergiliyor. Kendisine yapılan tebligat usulsüzmüş, koltuğunda oturmaya devam ediyormuş!
O makama bir kez daha otur, bir tek belgeye imza at da görelim bakalım!
ÇETE-MAFYA KİTAPLARI
Çeteler ve mafya, ülkemizin güncel konuları. Bu çapraz bulmacaları araştıran gazeteci arkadaşlarımız, birbiri ardına çok güzel kitaplar yayınlıyorlar. Şimdi size, son birkaç gün içerisinde çıkan üç kitabı tanıtmak istiyorum. Okursanız çok şey öğreneceksiniz.
İlk kitabı CHP milletvekili Fikri Sağlar ve gazeteci Emin Özgönül yazmışlar: ‘‘Kod Adı Susurluk. Derin İlişkiler’’
Susurluk skandalının ardından Türkbank ihalesinin dondurulmasına kadar tanık olduğumuz olaylar zinciri, Korkmaz Yiğit-Çakıcı bandının perde arkası, Eyüp Aşık'a yönelik suikast girişimi, kayıp silahlarla ilgili bazı gerçekler ve pek çok olay açıklanıyor.
Bildiğim kadarıyla ilk kez bir siyasetçi ile gazeteci birlikte kitap yazmışlar.
(Ümit Yayıncılık.
Tel: 0312 419 38 26)
İkinci kitabın adı ‘‘Resmi Belgelerle Çete-le’’. Siyaset, mafya, bürokrasi ilişkilerinde kim kimdir sorusunun yanıtları veriliyor. Yazarı iki gazeteci: Doğan Yurdakul ve Cengiz Erdinç.
Bu kitap adeta bir isimler ansiklopedisi. Kamuoyu, iki yıldan beri çete-mafya olaylarını izliyor ve ortaya çıkan isim bombardımanı nedeniyle kimin kim olduğunu bazen karıştırıyor. İşte bu kitap, çetelerle ilgili ‘‘Kim kimdir?’’ sorusuna yanıt veriyor. Bu olaylara ismi karışanları size tanıtıyor.
(Boyut Kitapları.
Tel:0212 629 53 00)
Üçüncü kitabın yazarı Enis Berberoğlu'nu Hürriyet'ten tanıyorsunuz. Onun kitabı ‘‘Kod Adı Yüksekova. Susurluk Ankara Bodrum Yüksekova Fay Hattı’’
Güneydoğu'da uyuşturucu çeteleri, bu yolla PKK'ya giden paralar, Meclis'teki uyuşturucu kaçakçısı milletvekilleri... Aynı fotoğraf karesinde buluşan farklı görüşten insanlar. İnanılmaz bir çete hattı.
(Milliyet Yayınları.
Tel: 0212 505 61 06)
Hepsinin ellerine sağlık. Böyle kitaplar kamuoyunu aydınlatıyor. Ama ne acıdır ki, okuyan yok!
Arabesk kasetlerin 1 milyon sattığı Türkiye'de bir kitap, yılda 3 bin adet satarsa hedefe ulaşmış sayılıyor!
Araştırıp yazanların değil, okumayanların ayıbı.
Paylaş