Paylaş
Türk ekonomisi, ince bir çizgi üzerinde yol alıyor. Bu, ekonomi her an çizgiden çıkabilir demek. Artık herkesin duymaktan yorulduğu ‘‘istikrarlı bir hükümet kurulmalı ve derhal yapısal önlemler alınmalı’’ gibi basmakalıp bir ifade kullanmayacağım. Ekonomik düzen, böyle naif (saf ve çocuksu, nahif değil) cümlelerle özetlenemeyecek kadar büyük, karmaşık ve o derecede muhteşem bir senfonidir. Bir ülkede var olan iktisadi uygulamalar, yani ‘‘yaşanan iktisat’’, o toplumun tarihten gelen inanç sistemi içine inşa edilmiştir. Bu yüzden, kolay kolay değişmez. İktisadın kendi kanunlarıyla, halkın inanç ve değer sisteminin (harsının) ortak kesiti, siyasi iktisattır. Siyasi iktisat, merkezi hükümetin halktan cebren topladığı paraları, ki bu miktar Türkiye'de yılda 60 milyar dolardır, bölüşme kavgasıdır. Bir yandan yerel yönetimler, diğer yandan devlet bankaları, öte taraftan devletin inşaat ve satın alma ihaleleri marifetiyle, bu 60 milyar doların en az 20 milyar dolarlık kısmı ‘‘milli gelirin yeniden dağılması uğruna’’ çarçur edilmektedir. Ankara denilen yer, bir teker kaşar peyniri (bütçe) etrafına toplanmış yüzlerce farenin, peynirden daha büyük pay koparmak için birbiriyle kıyasıya mücadele ettiği bir arenadır. Son tahlilde türban da budur, silindir şapka da. Şimdi yeni bir Meclis var. Bu, bölüşüm kavgasında yeni bir devrenin başlaması demektir. Üleşimin kalın ayarları değişmese de ince ayarlarda bir hayli hır çıkacağa benzer.
* * *
Şimdi de size, dünya ekonomilerinin geleceğinden kısa haberler vereceğim.
(Kaynak: American Express Bank-Economics for Investors)
Euroland (Euro'nun geçerli olduğu ülkeler): Zayıf fakat, olumlu işaretler var.
Almanya: Hizmet sektörü büyüyor. Halkın harcamalarında artış var. İşsizlik yüksek, fakat azalıyor. Verimlilik artışı, ücret artışlarının yükünü emiyor.
Fransa: İç talep ve ihracat güçlü. Yeni iş alanları açılıyor.
İtalya: Euro'ya uyum göstermek için enflasyonu ve faizleri iyice düşürdüler. Bu yılın da sıkıntılı geçmesi bekleniyor.
İngiltere: Faizler düşecek. Gevşek mali politika izlenecek, vergiler düşecek.
İsviçre: Yavaş bir gelişme bekleniyor.
Pakistan: IMF desteği gerekli. Ama, vergi toplamasını öğrenmesi gerek.
Endonezya: Nekahat daha bitmedi. Hasta hálá yatakta.
Malezya: Toparlanma yılı. Bankaların meselelerini hallettiler.
Çin: Dev ekonomi zorlanıyor. Devalüasyon beklentisi ortadan kalkmış değil.
Hong-Kong: Resesyona girdiler.
Kore: Rahatlamış halleri, risk teşkil ediyor.
Arjantin: Fırtınadan çıkıyorlar. Durgunluk devam edecek.
Brezilya: Vergi toplamayı artırması gerek.
Rusya: Kriz derinleşiyor. Dış borçlarının tamamını ödeyemeyecek. Milli gelir, geçen yılın yüzde 5 gerilemesine ilaveten yüzde 8 daha düşecek.
Mısır: İstikrarlı bir ekonomik politika izliyorlar.
Yunanistan: Yüzde 2 enflasyonu yakalayabilecekler. Avrupalı olmak üzereler.
Macaristan: Döviz açığı büyüyor. Rusya'nın krize girmesi kötü oldu.
Çekya: Ekonomi büzülüyor. Milli gelir düşüyor. Ümitleri Almanya'ya daha fazla ihracat yapmak.
SON SÖZ: Ekonomide mucize, mucize olmamasıdır.
Paylaş