İstanbul Belediyesi, trafik sıkışıklığını azaltmak için çok ciddi yatırımlara girişti. 100’den fazla alt-üstgeçit projesi birer birer tamamlanıyor. Trafikte sıkışıklık yaratan engellerin başında hemzemin kavşaklar gelir. Üzerinden çok sayıda araç geçen bir yolda, trafik akışının kısa bir süre kesilmesi, uzun kuyruklar oluşmasına sebep olur.
Kavşaklarda duraklamaları ortadan kaldıran alt-üstgeçitler, trafiği rahatlatır. Bunda hiç kuşku yok. Ancak trafik sıkışıklığı denilen kentsel bela, alt-üstgeçit inşa ederek çözülebilecek bir yol mühendisliği meselesi değildir. Bunu, alt-üstgeçit inşa edenler de biliyor. Ama nedense, trafik sıkışıklığının "sosyal ve ekonomik" nedenleri ve bunların çözüm yöntemleri üzerinde pek durulmuyor.
Bunda da anlaşılmayacak bir şey yok. Siyasetçiler, "bireylerin, bencil davranışları" yüzünden ortaya çıkan sorunlarda bile, oy kaybederim kaygısıyla halkın üstüne gidemez. Bu "seçen-seçilen sözleşmesi"ne aykırıdır diye düşünür. Halbuki, şehrin verimsizleşmesine sebep olan ahlaksız davranıştan zarar görenlerin sayısı, bu davranıştan kár edenlerden kat be kat fazladır.
Hatta trafikte ahlaksız davrananlar bile bu kötü geleneğin mağdurları arasındadır. Bu durumda trafik meselesinin kökenine inmek ve topluma çıkış yolunu göstermek, bilim adamlarına kalmaktadır. Ne yazık ki; gazeteciliğin paradigması "vatandaş iyi, yönetici kötü"dür. Bu yüzden bilim adamlarının, basın yoluyla sesini duyurması da pek kolay değildir.
* * *
Trafik sıkışıklığının, altgeçit inşa edilerek giderilemeyeceği semtlerde bu mesele nasıl çözülür? Önereceğim yöntem hukuk dışıdır; ama yüzde yüz etkindir. Eğer önerim kabul edilirse, çok kısa bir süre sonra, İstanbul’un her semtinde ve her saatte trafik yağ gibi akacaktır. Bu neticeyi çok arzulamanıza rağmen, teklifimi kabul etmeyeceğiniz kesin. Olsun, yine de bir düşünün.
* * *
Nüfus yoğunluğu yüksek semtlerde trafik sıkışıklığının tek sebebi, mevcut yolların, yol olmaktan çıkıp otopark haline gelmesidir. Trafikte sıkıştığınız bir an, bulunduğunuz yolda park etmiş tek bir araç olmadığını tahayyül edin. Park edemeyeceği için oralara hiç gelmeyecek özel araçları hesap edin. Göreceksiniz ki, o yolda trafik sıkışıklığı oluşması hemen hemen imkánsızdır.
Bu durumda insanlar, toplu taşıtlarla veya taksilerle ama mutlaka, daha fazla yürüyerek, istedikleri yere çok daha çabuk gidebilecektir. Bakın çözüm kendiliğinden şekillendi: Park edilmesi yasak yerlere, araç park etmeyi caydırmak.
İşine gelen her yere aracını park edenlerin, kár-zarar hesaplarını değiştirmek, yani onları park etmemeye ikna etmek için görevliler, "yasak yere park etmiş araçlarının arka camlarını, uzun saplı bir balyozla kıracak". Dörtlü flaşörü yanıp sönen ikinci sırada park eden araçların ise hem yan hem de arka camları kırılacak.