HEMEN her sabah İstanbul’da, özellikle çevre yollarında çok da önemli olmayan kazalar yüzünden, yollar uzun süre tıkanıyor. Çünkü hem kurtarıcıların kaza yerine gelmesi, hem de kaza yapan araçlar kaldırılsa bile sıkışan trafiğin açılması uzun zaman alıyor.
Yağışlı olmayan günlerde bile yüz binlerce kişinin, milyonlarca saati sırf bu kazalar yüzünden heba oluyor. Yağışların başlamasıyla birlikte daha çok trafik kazası olacak ve israf daha da artacaktır. Trafik kazalarının yüzde 90 sebebi sürücü hatalarıdır. Aslında otomobil sürmek, kolay öğrenilen basit bir beceridir. Trafik kurallarına uyulduğu sürece kaza yapma ihtimali son derce düşüktür. Buna rağmen sürücüler kurallara uymaz ve kaza ihtimalini arttırır. Bunun esas sebebi kural çiğneyenin menzile daha çabuk varmasıdır. Yani her kural ihlalinde, bir kâr vardır. Bunu taksiciler ve sarı minibüsçüler çok iyi bilir. * * * Birçok kazadan sonra “sen kusurluydun, ben kusursuzdum” münakaşası çıkar. Bunun iki sebebi vardır. Birincisi karşı tarafa para ödememek veya karşı taraftan para almaktır. İkincisi ise sürücünün samimi olarak kendini haklı görmesidir. Acaba halkı mıdır? 1. Her sürücünün uyması gereken en temel kural, kazadan kaçınmaktır. Kaçınabileceği bir kazaya karışan sürücü, bilirkişi raporunda kendisi hakkında “kusursuz” yazılsa bile, özünde kusurludur. 2. Sürücüler araç sürerken, dikkatlerini geçiş üstünlüğü haklarını savunmaya veya mütecaviz sürücülere ders vermeye değil muhtemel kazalardan kaçınmaya yoğunlaştırmalıdır. 3. Hiçbir trafik kuralı, sürücüye mutlak olarak geçiş üstünlüğü hakkı vermez. Sinyal vermek niyet bildirmektir. Sinyal vermek veya siren çalmak otomatik olarak yolun açılacağı anlamına gelmez. Bu ilke ambulans şoförleri için de geçerlidir. Ambulans şoförlerinin can kurtaracağım diye can alma hakları yoktur. 4. Sıkışık trafikte “hızlı şerit” yoktur. Çevre yolları yükünü almışsa, sol şerit de dâhil, hiçbir şeritte önündeki aracın tamponuna yapışıp, selektörle yol istenemez. Sol şeridi esir almak ne kadar yanlışsa, sol şeridi babasının malı sanmak da o kadar yanlıştır. 5. Ana yoldan giden bir araç, tali yoldan çıkan bir aracı görürse, gaz kesmeli, gerekirse hafifçe frene basmalıdır. Yol hakkı benim diye anayoldan gelen araç sürücüsünün gaza basması ciddi kusurdur. 6. Tali yoldan, ana yola giren veya kavşakta karşıya geçen her araç, yola girme sırası kendine gelince duraklamalıdır. Önündeki aracın kuyruğuna takılıp, zincir halinde ana yola girilmez, karşıya geçilmez. 7. Dönemeçlerde ve kavşaklarda şerit değiştirilmez. Sola dönerken sol, sağa dönerken sağ şeride yatay geçiş yapılmaz. Şerit değiştirmek yolu daraltır, trafiği yavaşlatır. 8. Sakin, sakin araç kullanan 100 sürücünün arasına dalan bir kural tanımaz şoför, bir anda 100 sürücünün 50’sini trafik canavarına dönüştürür. Ne demişler: sürücü, sürücüye; baka, baka azgınlaşır. Son Söz: Kızgın şoför, aracına zarar verir.