GEÇEN hafta Nobel ödüllü iktisatçı Mundell’in Türk ekonomisini de değerlendiren bir konuşmasını dinledik. Bu değerli fırsatı yaratan İş Bankası’nın "İş Yatırım" firmasına teşekkür ederiz. Mundell’in konuşmasının başlığı "Değerli Türk Lirası, Cari İşlemler Açığı ve Enflasyon Hedeflemesi" idi. Yani, gündeme tam oturuyordu.
Zaten Mundell’in uzmanlık alanı da bu. Konuşmanın çarpıcı noktalarını, çarşamba günkü yazımda Mundell’in kendi yazılı ifadelerini kullanarak bilgilerinize sunmuştum. Bugün, geniş açıdan Mundell’in anlattıklarını, resme kendi ampirik gözlemlerimi katarak yorumlayacağım.
* * *
1. Mundell,"sıkı para" politikasının, yani ulusal paraya yüksek faiz uygulamanın, ülkeye yabancı para girişini hızlandırdığını, bu girişlerin döviz kurlarını bastırdığını ve böylece enflasyonun aşağıya çekildiğini söyledi. Bu "sebep-sonuç ilişkisini" hepimiz (veya çoğumuz) biliyoruz.
Mundell’in gözünden kaçan husus şuydu: Bu uygulama, döviz kredilerinin faizini "düşük, hatta negatif" düzeye indirmektedir. Böylece ülkede, bir yandan enflasyonu aşağı çeken "sıkı para" politikası uygulanırken, diğer yandan yatırımları ve dolayısıyla büyümeyi artıran "gevşek para" politikası uygulanmış olmaktadır. Eğer kendisi bu tabloyu yorumlasaydı memnun olurdum. Bu suretle, "olmaz denileni oldurduk; hem enflasyonu düşürdük, hem de büyüdük; bu bir mucizedir" diye konuşanlara bunun mucize olmadığını gösterirdi.
2. Mundell, bütün istikrarsızlık sorunlarının, bütçesini denk hale getiremeyen hükümetlerden kaynaklandığını söyledi. O zaman, simetrik bir çıkarımla, bütün çözümler de "bütçesini denkleştirebilen" hükümetlerden kaynaklanmaktadır demeliydi. Böylece, Türkiye’de enflasyonun düşüşünde "para politikası" mı yoksa "maliye politikası" mı daha etkili olmuştur tartışmasına bir ışık tutmuş olurdu.
3. Mundell’in söyledikleri arasında bana en çarpıcı gelen "enflasyon yeterince düştükten sonra yapılacak (veya oluşacak) bir devalüasyon, enflasyonun tekrar yükselmesine sebep olmaz" ifadesidir. Mundell bu argümanını, çeşitli ülkelerden derlediği ampirik kanıtlarla destekledi.
4. Mundell, Merkez Bankası’nın rezervlerini daha artırmasını tavsiye etmiştir. Ben ise bu rezervlerin "TL’nin aşırı değerlenmesine katkı yaptığı" kanaatindeyim. Eğer kur kendi kendine düzelecekse, yüksek rezerv, sıcak paracılara güven vererek bu oluşumu geciktirmektedir. Acaba Mundell’in kafasının arkasında "Bütçeyi dengele, enflasyonu iyice bastır. En güçlü anında aniden bir devalüasyonu yap. Sıcak paracıların o güne kadar aldıkları fahiş faizi, anaparalarını küçülterek geri al. Döviz dengesinin sağlanacağı ortamı yarat. Yüksek rezervinle kuru dengede tut. Enflasyon bir yere kıpırdayamaz" tavsiyesi mi yatıyor?