Kentsel Toprak Reformu-II

BU, kentlerin verimliliği hakkında yazdığım üçüncü yazı. Bundan önceki iki yazıda, önce milli gelir artışının verimlilikle ilişkini vurguladım.

Aynı tasarruf oranıyla, daha yüksek bir kalkınma hızını elde edebilmek için, üretimde verimliliğin artması gerektiğini ifade ettim. Sonraki yazıda, milli gelirin yüzde 60’dan fazlasının hizmetler sektöründe yaratıldığını ve hizmet üretiminin de büyük çapta kentsel alanlarda gerçekleştirildiğini söyledim. Bu kavramı zihinlere yerleştirmek için de "her şehir, hizmet üreten dev bir fabrikadır" dedim. Böylece, refah artışıyla, şehirlerin verimliliği arasında doğru orantılı bir sebep-sonuç ilişkisi olduğu ortaya koydum. Bundan sonra, şehirleri ekonomik biçimde imar edilmemesindeki en büyük engelin, yapı izinlerinin parsel esasına göre verilmesi olduğunu söyledim. Bu sorunu aşmak için de iktisadının, hukuktan yardım istediğini ilave ettim. Bu projeye "Kentsel Toprak Reformu" adını verdim. Bu reformun esası da "arsaların birleştirilmesidir" dedim.

* * *

Bizim geleneğimizde şehir planlaması yoktur. Bizanstan devralınan şehirlerin merkezlerinde, az çok bir plan vardır. Kentlerimiz büyümesi, kanser oluşumu gibidir. Osmanlıdan günümüze şehirlerin imarına el atmayan belediye başkanı, vali, başbakan hatta devlet başkanı neredeyse yoktur. Ama netice, kocaman bir fiyaskodur. Şehirlerimiz akılsız ve çirkindir. Çünkü imar planlarının amacı toplumsal faydayı optimize etmek değil, kişilere veya kurumlara "rant" yaratmaktır. Kentlerin bütünsel bir vizyonu yoktur. Herşey yangından mal kaçırır gibi yapılmaktadır. İmar edebiyatında da en sık kullanılan kelime "yasal", hiç olmayan şey de "hukuk"tur.

* * *

Kentlerin ve kırların iktisadi açıdan en iyi imar edildiği ülke Almanya’dır. Oradaki imar hukukunu rehber kabul edebiliriz. Ben kendi pratik önerilerimi bilginize sunuyorum. Bu önerilerim, strateji olarak benimsenirse, 20 yılda kentlerimiz tamamen değişir.

1. İmar izni adaya verilir. Parselin imar izni olmaz. Ada, dört tarafı yolla çevrilmiş kentsel toprak parçasıdır. Parsel, ada içindeki bağımsız bölümdür. Ara sokaklar iptal edilerek adalar birleştirilebilir. Bu kuraldan amaç, büyük inşaat yaparak imalatta "ölçek ekonomisi" sağlamak, yeşil alan ve otopark yaratmaktır.

2. İnşaat katsayısı adanın yüzölçümüne göredir. Mesela, 10 dönüme kadar olan adalarda katsayı 2; 10-30 dönüm arasında 2.5; 30-50 dönüm arasında 3; 50 dönümden sonra 4 tür. İrtifa ve bodrum derinliği serbesttir. Komşu çekme mesafesi, 5 kata kadar 5 metredir. 5 kattan sonra her ilave kat için, 1 metre fazla çekilir.

3. Ana arterterlerde inşa edilen binaların altına dükkan yapılmaz. Sadece araç trafiğine kapalı yollara cepheli binaların giriş katları dükkan olur. Mevcut yapılar ve yollar, 10 yıl içinde yukarıdaki kurala uygun hale getirilir.

Son Söz: Aynası imardır ekonominin, görünür başarısı kentlerinde.
Yazarın Tüm Yazıları