Herkesin şemsiyesi var ama yağmurda ıslanıyor

ÇÜNKÜ şemsiyenin açma mekanizması bozuk. Şemsiye havaya kaldırılmış; ama meret sopa gibi duruyor. İnsanı yağmurdan korumuyor. Bir yerden bir yere gitmek için kimi hususi arabasına, kimi taksiye, kimi otobüse, kimi minibüse binmiş. Ama bir yere gidemiyor.

Çünkü araçlar, diğer araçlar yolu tıkadığı için kıpırdayamıyor. Her araç, "diğer araç" olduğuna göre, al sana kısır döngü. Şehir içi ulaşım, İstanbul’da yaşayanlar için bir kábus haline geldi. İstanbullunun canını, trafikte sıkışıp kalmak; benim canımı da terbiyesizlik ve akılsızlık sıkıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ’115 kavşak inşa ederek trafik sorunu çözeceğini’ ilan etti. Ben de ’kavşak inşa etmekle bu mesele çözülmez, hatta ağırlaşabilir’ dedim. Belediye, gerek mimari, gerekse mühendislik açısından çok güzel kavşaklar inşa etti. Lákin trafik sorunu daha da ağırlaştı. Şimdi de tünellere ümit bağlandı. Bu da sonuç vermeyecek. Kimse, kavşak, tünel, köprü, köprüyol veya yeni yol inşa edilmesin demez. Denen şudur. Bu kabil sanat yapıları, bir sistemin parçası olmadıkça, çözdüğünden fazla sorun yaratır. Çukurda biriken su ortadan kalksın diye çukur derinleştirilirse, biriken su azalmaz, artar.

1.Bugünkü yazının amacı, belediyeyi tenkit değildir. Bugünkü amacım, kendini trafik sorununun mağduru bilen "egoları hormonlu" hemşerilerimin güdük kalmış "süper ego"larında küçük bir "galiba suçlu da benim" yarası açmaktır.

2.Süper ego, vicdan demektir. Vicdan, kişiyi egoist olmanın verdiği zararlardan korur. Vicdanlı düşünce ve davranış, içinde yaşanılan ve nimetlerinden yararlanılan topluma ve doğaya saygılı olmaktır.

3.İnsan, doğuştan vicdanlı değildir. Vicdan, sonradan teşekkül eder. Etmeye başladığı andan itibaren de ıstırap verir. Vicdan ıstırabı, insanı olgunlaştırır. Öfke ise kendini haklı görüp, başkalarını suçlamaktır. Bu da insanı hamlaştırır hatta hıyarlaştırır.

4.Şehir içi ulaşımda kıt kaynak "yoldur". Kıt kaynağı çoğaltmanın çaresi, bir yandan yeni yol yaparken, diğer yandan mevcut yolların bencil, şımarık, şirret kişilerce gasp edilmesine engel olmaktır.

5.Yollar, otopark değildir. Yollar otoparklaştıkça, trafik tıkanır. Bu, bu kadar basittir. Yanlış davranışın "ama"sı olmaz.

6.Arabasını park edecek yer bulamamak, yasak yere araç park etmeyi haklı kılmaz. Park yeri bulamayan, aracını park etmez. Nokta! Çözüm, başka yerde aranır. Uçakta yer bulamayan, uçağın kargo bölümünde veya üstünde seyahat etmez.

7.Benim gözlem alanım içinde olan ve trafiğin içine ettiği için "elimine edilmesi" gereken birkaç vahşi egoizm örneği vereyim. Maslak’ı tıkayan Park Orman gösterileri ve İstinye Park alışverişleri, Boğaziçi sahil yolunu tıkayan Kuruçeşme ve Ortaköy eğlenceleri, Nişantaşı’nı tıkayan Teşvikiye Camii cenaze törenleri. Yolları tıkayan her tür semt pazarı ve sosyal etkinlikler. Karar sizin.

Son Söz: Olması gereken bedeli ödemeyen, daha yüksek bedele razı olur.
Yazarın Tüm Yazıları