Halam, büyük iktisatçıymış meğer

BÜYÜK halam Hikmet Hanım (yaşasaydı şimdi 110 yaşında olacaktı) meğer büyük iktisatçıymış. Hikmet halam, tabiri caizse ağzı laf yapan bir kadındı.

Önce bir doktorla evlenip uzun süre Konya’da yaşamış. Birinci kocası ölünce, Mersinli bir gazeteciyle evlenmiş ve orada oturmuş. Hayatının uzun süren üçüncü dönemini, çoğunlukla İstanbul’da kızının evinde geçirdi. Konuşması baharatlıydı. Sohbetin sonunda kendinle bir güzel dalga geçer, dinleyenleri rahatlatırdı. Gelelim onu büyük iktisatçı yapan gözlemine. Halama göre insan kısmı tuhaftı. Kendi menfaati haleldar olsa bile, sırf başkasına zarar olsun diye önüne gelen nimeti tepebilirdi.

Halamın anlattığına hikáyeye göre, köyün birinde fakir bir çitçi varmış. Her gün yaz, kış demeden, bazen kızgın güneş altında bunalarak, bazen soğuktan titreyerek tarlasına yürüyerek gider gelirmiş. Bu meşakkatten yıldığından, bir eşek ihsan etmesi için geceleri Allah’a yalvarıp durmuş. Bir sabah, tarlasına gitmek üzere kapıdan çıkınca bir de ne görsün? Dik kulaklı bir eşek, orada durup duruyor. Çok sevinmiş. Allahım, demek dualarımı duydun ve bu naçiz kuluna bir eşek ihsan ettin; sana hamdü sena ederim demiş. Keyif içinde eşeğine binerken, bir de bakmış, kendisi gibi fakir komşusunun kapısında on eşek duruyor. Çok şaşırmış. Koşarak komşusunun kapısına varmış. Komşu, komşu! Kapında on eşek duruyor, haberin var mı? diye bağırmış. Komşusu kapıyı açıp, on eşeği görünce sevincinden oynamaya başlamış. O da ellerini kaldırıp, Allahım sana şükürler olsun; on eşek istedim, sen de bana on eşek ihsan ettin. Sana hamdederim diye dua etmiş. Bunun üzerine bizimki eve dönmüş ve başlamış yeniden duaya "Ey her şeye kádir büyük Allahım. Ben niyazımdan vazgeçtim. İhsanını geri al. Ne bana bir eşek, ne komşuma on eşek ver; ben tarlaya yaya gitmeye razıyım."

* * *

İktisat öğretisi, insanların iktisadi davrandıklarını varsayar. Bu sebeple en gelişmiş insan türüne "homo ekonomikus" adı verilmiştir. Yani insan, gelişerek sonunda "iktisadi davranmayı" öğrenmiş. Tıp, uzun süre işte bu iktisadi insanın beynine "kara kutu" demiştir. Yani, beynin nasıl çalıştığı hiç bir zaman tam olarak anlaşılmayacaktır. Nörologlar (beyin ve sinir uzmanları) son bir buçuk asırdır beynin yapısını ve işleyişini inceleyip durmuşlar. Sonuçları yeni açıklanan bir araştırmaya göre, meğer insanlar parasal kararlar alırken beynin "iktisadi" (rasyonel) düşünme yeteneği olan bölümünü (lopunu) değil, duygularını yöneten bölümünü kullanıyormuş. Bunu, bir dizi elektronik düzenek ve görüntüleme teknikleri ile tespit etmişler. Meğer insan zannedildiği gibi "homo ekonomikus" değilmiş. "İnsan, iktisadi davranmaz" hipotezini test etmek için yapılan deneylerde de görülmüş ki, hiç kaybetme ihtimali olmayan vakalarda bile, ödülün böşümüne razı olmadıklarından, katılımcılar kendi paylarına düşen paraları almayı reddetmişler. Yüz sayfalık ekonomik "analiz" raporu hazırlayan iktisat ulemasının, yüz kelimelik işe yarar bir "sentez" yapamamasının sebebi, sakın bu varsayım hatası olmasın?

Son Söz: Kárı bölüşemeyenler, zararı bölüşür.
Yazarın Tüm Yazıları