Döviz rezervleri sıfırlanmalıdır

GAZETELERİN yazdığına göre, ihracatçılarla görüştükten sonra bir açıklama yapan Başbakan Erdoğan, döviz fiyatının yükselmesi için, şu sıralar 77 milyar dolar düzeyinde bulunan Merkez Bankası döviz rezervlerinin 100 milyar dolara çıkartılmasını istemiş.

Haberin Devamı

Bunun üzerine Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz da “yıl onuna kadar rezervler 100 belki 120 milyar dolara çıkabilir, ancak kur istenilen seviyeye gelmeyebilir” demiş.

* * *

İzin verirseniz ben görüşümü söyleyeyim: Merkez Bankası’nın döviz rezervleri 120 milyar dolara çıkarsa, bırakın döviz fiyatlarının istenilen düzeye çıkmasını, tam aksine döviz fiyatları düşer. Şimdi haklı olarak şu soruyu soracaksınız. Nasıl oluyor da ortaya taban tabana zıt iki görüş çıkıyor?

* * *

Herhalde Türkiye İhracatçılar Meclisinin (TİM) danışmanlar kadrosunda profesörlük mertebesine yükselmiş çok sayıda iktisatçı vardır. Ayrıca başbakanlığın elinin altında, hatta bir kısmı milletvekili olan iktisat ve maliye hocaları mevcuttur. Muhakkak ki, brüt ihracatı ve daha da önemlisi ihraç mallarının içindeki “ulusal katma değeri” arttırıp, cari açığı azaltmak için ne yapmalı sorusu, hükümet içinde veya alt komisyonlarda enine boyuna tartışılmıştır. Anlaşılan, cari açığın durmadan büyümesi sorununa “döviz fiyatlarının artmasının” tek başına yeterli olmasa bile, önemli bir çare olacağında mutabık kalınmıştır. O zaman da ortaya “döviz fiyatları hangi önlemlerle arttırılabilir?” sorusu çıkmıştır. Kendisi de iktisat tahsil etmiş Başbakan, “döviz rezervleri arttırılsa, döviz fiyatları yukarı çıkar” önerisini akla yakın bulmuş ve bunu ilgililerden talep etmiştir. Herhalde bu önerinin gerekçesi “rezerv artışı için piyasadan döviz alınacaktır; yani dövize talep artacaktır, artan talep de fiyatı yukarı çekecektir” şeklindeki muhakemedir.

* * *

Bu işin, döviz fiyatlarını yukarı çekmesi için, rezerv arttırmanın yaratacağı ilave döviz talebinin, bu operasyonun teşvik edeceği ilave sıcak para girişinden büyük olması gerekir. Ben, rezerv artışının sıcak para girişlerini arttıracağını düşünüyorum. Zıt görüşümün gerekçesi budur. Döviz rezervini arttırmak, sıcak paraya zımni “kur garantisi” vermektir. Çünkü döviz fiyatları istenmeyen bir oranda yükselirse, merkez bankası “döviz tanzim satışı” yapacaktır. Zaten bu satışı yapmayacaksa rezerve ihtiyaç yoktur. TL karşılığı döviz alıp, o dövizleri % 1 faizle yabancı bankalarda yatırırken, kendisinin piyasaya verdiği TL’ye de % 7 repo faizi ödemesinin ne âlemi vardır? Zaten bu “Türk milli gelirini sıcak parayla sifonlama” sistemi Londra Bankerleri tarafından uzun bir süredir kullanılmaktadır. Rezerv arttırmak bu sömürüyü arttırmaktan başka hiçbir işe yaramaz.

* * *

Merkez Bankası cari açığın kapanmasına katkı yapmak, Türkiye riskini uzun vadeli olarak azaltmak istiyorsa, sıcak para girişlerini caydırmalıdır. Alınacak önlemler tamamen bu hedefe yönelik olmalıdır. Bunlardan biri de rezervleri azaltmaktır. O zaman döviz fiyatı olması gereken yere gelir.

Haberin Devamı

Son Söz: Cari açığı olan ülkenin “net döviz rezervi” olmaz.

Yazarın Tüm Yazıları