Ege Cansen: Devletin faiz hesabı yanlıştır

Ege CANSEN
Haberin Devamı

Bütçede faiz yükünün yanlış hesap edildiğine dair, bugüne kadar üç yazı yazdım. Hazine Müsteşarlığı'ndan ve Boğaziçi Üniversitesi öğretim elemanlarından, beni destekler mahiyette çalışmalar yaptıklarına dair iki mektup ve dokümantasyon aldım. Bunun dışında dağlar hiç ses vermedi. Zaten vermesini de beklemiyordum. Ama aynı yanlış hesaplama yöntemiyle halkın karşısına artık çıkılmaz diye düşünüyordum, yanılmışım. Yine ortalıkta abuk sabuk rakamlar uçuşuyor.

1. Üç yıllık bileşik enflasyonu yüzde 100'ü geçen ülkelerde (Türkiye'de yüzde 457) enflasyon düzeltmesi yapılmadan açıklanan Bilanço ve Gelir Tablosu onaylanmaz. (Uluslararası Muhasebe Standardı No: 29.)

2. Yukarıda zikrettiğim kuralın, ticari işletmeleri kapsadığı, kamu maliyesinin IMF standartlarına göre rapor edildiği ileri sürülecektir. İsterse IMF standardı olsun, yanlış yanlıştır. Ben, enflasyonlu ortamlarda kamu maliyesinin hesaplarında da düzeltme yapılması şarttır iddiasındayım. Nakit hareketlerine bakılarak bulunan ‘‘kanunun finansman açığı’’ rakamıyla bütçenin ‘‘gelir-gider açığı’’ rakamının aynı şey olmadığını söylüyorum. Enflasyonlu nominal faizin tamamı, ne alan için gelir, ne de veren için giderdir.

3. Hele hele ‘‘Türk Lirası’’ rakamları ‘‘ortalama’’ veya ‘‘en son’’ kurdan bölerek dolara dönüştürmek vahim bir anlatım hatası yaratmaktadır. Türk devletinin 2000 senesinde, yıllık faiz gideri asla 35 milyar dolar olmayacaktır. Türk devletinin iç borç stoku bugün itbariyle, hesap tarihine kadar tahakkuk etmiş faizler dahil, hesap günündeki dolar kuruna bölünerek bulunan rakam olarak 35 milyar dolar dolayındadır. Kamunun dış borcu da 50 milyar dolardan azdır. Bu devlet, önümüzdeki yıl, iç borç faizi dolar cinsinden yüzde 20 olsa (ki olmaz) 7 milyar, dış borç faizi de ortalama yüzde 10 olsa 5 milyar dolar, toplam olarak 12 milyar dolar civarında faiz ödeyecektir. Asla 35 milyar dolar faiz ödemeyecektir.

4. Devletin harcamalarının milli gelirin yüzde 30'u kadar olduğunu biliyoruz. Bunu emniyetli olsun diye yüzde 25 olarak alırsak, devlet harcamalarının yıllık tutarı 55-60 milyar dolar olur. Faiz giderlerinin buna oranı yüzde 20'dir. Kesinlikle yüzde 60-70 değil.

5. Türkiye'nin kamu maliyesi son derece bozuktur. Reel faizler anormal (yani sürdürülemez derecede yüksektir), bütçesine göre faiz ödemeleri de çoktur. Mutlaka çok ciddi adımlar atıp, ekonomiyi hale yola koymamız gerekir. Ama abartılmış yanlış rakamlarla konuşma ve yazma illetinden vazgeçmek zorundayız. Durumu iyice içinden çıkılmaz görmenin de álemi yoktur. Sonra ‘‘Yabancı iktisatçılar hayret etti, bu verilere göre çoktan batmış olmanız lazımdı’’ gibi abuk ifadelere, ‘‘Burası Türkiye, bizim işimize akıl sır ermez gibi’’ sabuk cevaplar icat etme mecburiyetinde kalıyoruz.

6. İşletmecilikte ‘‘ölçemezsen yönetemezsin’’ diye bir özdeyiş vardır. Aynı kural, kamu maliyesi için de geçerlidir zannediyorum.

SON SÖZ: Doğru ölçü almayana, bilim yardım edemez.



Yazarın Tüm Yazıları