×
Bir ne uğruna ya rab, ne’ler batıyor
Paylaş
BU başlık iki türlü okunabilir. Bugüne uygun olanı “Bir demokrasi uğruna ya Rab! Ne cumhuriyetler batıyor”; dünde kalanı ise “Bir cumhuriyet uğruna ya Rab! Ne demokrasiler batıyor” şekilleridir. “Milli İkilik” listesi aşağıdadır.
1. Cumhuriyetçiler-Demokrasiciler.
2. Lâikler-Dindarlar.
3. Ulusalcılar-Ulus öteciler.
4. Laik muhafazakârlar- Laik liberaller.
5. Dindar Milliyetçiler-Dindar Beynelmilelciler.
6. Batılılar-Batıcılar.
7. Kemalistler-Mandacılar.
8. Devletçiler-Serbest Piyasacılar.
9. Türkiyeciler-Osmanlıcılar.
10. Askerciler-Sivilciler
11. Nükleerciler-Yeşilciler.
12. Barajcılar-Arkeolojiciler.
13. Gürültüsüz Eğlenemezciler- Seslikçiler.
14. Sokak köpekçiler-Köpeksiz sokakçılar.
15. İçerizciler-İçtirmeyizciler.
16. Ver kurtulcular-Vur kurtulcular.
17. Kürtçüler-Türkçüler.
18. AB’siz olmazcılar-AB’siz de olurcular.
19. Ecnebi Kökenli TürkçülerTürk Kökenli Ecnebiciler
Liste daha da uzatılabilir. Herkes, yukarıdaki her bir kıstasa göre bir kümeye girer. En çok sayıda ortak kümede buluşanlar gruplanınca, ortaya “muhalifler” ve “muvafıklar” diye iki üst küme çıkar. Sakın ha! Ben kümeler üstüyüm demeyin; ayıp olur.
* * *
Her şey ortadadır. Artık kimse takiyye bile yapmıyor. Nitekim eskiden kullanılan “Ordu, cumhuriyetin bekçisidir” söylemine karşı Başbakan “Polis, demokrasinin güvencesidir” dedi. Bunun üstüne yeni mezun polisler de Amerikanvari bir hareketle keplerini havaya fırlatıp “beraber yürüdük biz bu yollarda” şarkısını söyleyip, Başbakanla olan gönül bağlarını açıkça ortaya koydular. Eskiden, ama çok eskisen “dağ başını duman almış” veya “çıktık açık alınla” diye başlayan marşlar söylerdi göreve başlayan Cumhuriyetin genç devlet memurları.
* * *
Anlamak şarttır. Başbakan Erdoğan, Anayasa Mahkemesi’nin bire karşı on oyla “Laiklik karşıtı eylemlerin odağıdır” dediği iktidar partisinin lideridir. Bu karar onu yol ayrımına getirmiştir. Anayasa’ya ters düşmemek için, ya kendi değişecek ya da anayasayı değiştirecektir. Herhalde, kendisinden onu iktidara getiren yoldan çıkması beklenemez. O da doğal olanı yapıyor. Türkiye has laik yapılanmayı payandalarıyla birlikte değiştiriyor. Bu cehtinde “Laik Batı”nın desteğini alabilmesi tarihi bir fırsattır. Dış dinamiklerle, iç dinamikler bir daha bu kadar çakışmayabilir. Sinirlerin gerilmesi normaldir.
Son Söz: Bazı sular, köprülerin altından değil üstünden geçer.
Paylaş
