Paylaş
Geriye feminen etek-takımları, ihtişamlı gelinlikleri, kırmızı halıda ışıldayan gece elbiselerini ve son on yılda daha da büyüyen bir modaevini bıraktı
Elegan, zarif ve feminen tasarımlarıyla Jackie Onassis, Audrey Hepburn, Hillary Clinton, Taylor Swift ve Sarah Jessica Parker gibi geniş bir yelpazeyi giydirmeyi basarmış bir tasarımcıydı. Son olarak, tüm tasarımcıların ihaleyi kapmak için dört gözle beklediği George Clooney ile evlenen insan hakları avukatı Amal Alamuddin’in gelinliği de ona aitti.Bir moda devrimcisi, sansasyonların adamı veya tasarım dahisi olarak tanımlanmasa da yıllardır istikrarlı, her daim ölçülü ve New York Park Avenue kadınlarının gözdesi tasarımlarıyla, sosyo-ekonomik seviyesi yüksek Amerikan şıklığının tanımı haline geldi.
1932 yılında Santa Domingo’da doğan De la Renta, ABD’ye göç etmeden önce Avrupa’da en önemli couture tasarımcıları Cristobal Balenciaga, Lanvin ve Balmain ile çalıştı. ABD’ye geldikten sonra da ‘şöhret’ kavramının gücünü ve etkisini en güncel haliyle yakalamayı başaran tasarımcı bu şekilde dünya çapında bir isme sahip oldu. Beyaz Saray ile yakın ilişkiler içerisinde olmasıyla da Avrupa’dan göç edip ABD rüyasını gerçekleştirmiş bir tasarımcı olarak belleklerde yerini aldı. 60’larda Jacqueline Kennedy, 80’lerde Nancy Reagen, 90’lardaysa Hillary Clinton ile güç koridorlarına adını yazdıran tasarımcı, Michelle Obama’nın 7 sene süren Oscar de La Renta giymeme inadını da geçtiğimiz haftalarda kırmıştı. Tasarımcı Michelle Obama’yı zincir mağazalardan giyindiği için zamanında epey eleştirmişti.
TUTARLI, RİSKSİZ, ZARİF
Skandallardan uzak moda kariyeri birkaç sene önce, dönemin New York Times moda yazarı Cathy Horn ile manşetlere taşınan bir atışmayla son bulmuştu. Horn, De la Renta’nın 2012 koleksiyonunu ağır bir dille eleştirmiş ve “Tasarımcı ABD modasının olsa olsa ‘hot-dog’u olur” demişti. Bunun üzerine savaş boyalarına boyanan tasarımcı, WWD dergisine ilan girerek Cathy Horn’a esprili cevabını vermişti; Horn’u üç günlük, bozulmuş bir hamburgere benzeterek!
Paylaş