Paylaş
İlk dilini öğrenen bebekler için hiçbir dil diğerinden daha zor değildir. Bebeklerin hepsi, ilk dillerini yaklaşık olarak aynı zaman diliminde öğrenirler. Bunun nedeni, dil öğrenmenin yürümeyi öğrenmek gibi tüm bebekler için doğal olmasıdır.
Bir bebeğin beyni, etraflarında konuşulan herhangi bir insan dilini öğrenmeye hazır olarak dünyaya gelir. Beyin, belirli sesler gibi dilin belirli özelliklerine uyum sağlasa da herhangi bir dile maruz kaldığında aynı uyarıyı alır. Bazı dillerin sizi daha zeki yaptığına dair bir kanıt yok.
Aslında bebekler, düzenli olarak duyarlarsa iki (veya daha fazla) dili birlikte bile öğrenebilirler. Diller Portekizce ve İspanyolca gibi benzer veya İngilizce ve Çince gibi çok farklı olabilir. Bebeğin beyni bunları aynı anda öğrenebilir. Ancak, zaten bir dil konuşuyorsanız ve ikinci bir dil öğreniyorsanız bu durum değişir. Hali hazırda bildiğinizden çok farklı bir dil, ana dilinize oldukça benzeyen bir dilden daha zor görünecektir. Başka bir dili “daha kolay” veya “daha zor” yapan şey, dilin kendisi değil, esasen ana dilinizden farkıdır.
Ne kadar çok dil bilirseniz, diğer dilleri öğrenmek o kadar kolay olur. Aynı anda iki dil öğrenen bebekler, büyüdüklerinde üçüncü veya dördüncü bir dili daha kolay öğrenirler. İki dilli beyinleri, dillerin nasıl farklı olabileceği konusunda zaten bir şeyler anlıyor.
BİR LİSANI ANLAMAK VE KONUŞMAK DOĞAL GELİŞEBİLİR FAKAT OKUMAK VE YAZMAK İÇİN DOĞAL SÜREÇ YETMEZ
Bir lisanı biliyorum diyebilmeniz için her bir dil becerisini gerçekleştiriyor olmanız şarttır. Okuma, yazma, konuşma ve dinleme olarak bu becerileri sıralayabiliriz. Bir dili anlamak ve konuşmak doğal olarak gelirken, okumayı ve yazmayı öğrenmek bambaşka bir süreçtir bunun için eğitim gerekir. Okumak, beynin otomatik olarak geliştirdiği bir şey değildir. Aslında öğrenilmesi gerekiyor. Ve farklı diller farklı şekillerde yazıldığı için, bazı dillerin okumayı öğrenmenin diğerlerinden daha kolay olduğu aşikâr.
DÜNYANIN ORTAK DİLİ İNGİLİZCE’DİR
Bugün kalkıp Uganda’ya gitseniz bir dükkâna girdiğinizde refleks olarak konuşmaya çalışacağınız dil nedir? Yani kasiyere gidip Türkçe bir şeyler söylemeye çalışmayız değil mi? İngilizce artık dünyanın neredeyse bence tek dilidir. Dünyanın her yerinde var olabilme gücünü ondan alırsınız. Kolaydır zordur istediğiniz lisan ile karşılaştırın artık olmazsa olmazımızdır. Yapamıyorum, vakit ayıramıyorum, yaşım geç bunlar artık bahane olarak dinlenmiyor bile. Özellikle gençler ne yapıp edip bunca materyale artık bu kadar kolay ulaşılabilinirken, düşük ücretli hatta ücretsiz bu kadar platform varken İngilizce meselesini çözmeniz şarttır. Geçenlerde bir balık restoranında iki turist hesabı istediler, 3 bin 500 TL hesap geldi. Adamcağız tabii iki çift laf edecek garsona bir şeyler soracak ödeyeceği hesap ile ilgili. Masasına beş garson geldi gitti, anlaşamadılar. Dünyanın en güzel şehri İstanbul’da en can alıcı boğaz manzarasında lüks bir restoran ve çalışan hiç kimse İngilizce bilmiyor. Çünkü işletmeler çalışanına yatırım yapmıyor. Bence turizme en büyük katkı turistik tesislerin çalışanlarına lisan eğitimi verdirmesi olur.
Günün Sözü:
“Başarılı biri olmaya değil değerli biri olmaya çalışın”
(Einstein)
EĞİTİMDEN, BİLİMDEN, BAŞÖĞRETMEN’İN İZİNDEN AYRILMADIĞINIZ AYDINLIK GÜNLERİNİZ OLSUN.
Paylaş