Onu ilk gördüğümde, benim de birçok kişi gibi tepkim, ‘Oha! Bu ne be? Yoksa Michael Jackson bu sefer de estetikle Türk mü olmuş?’ şeklindeydi.
Üfle adlı şarkının klibini izlemiş olanlar, İsmail YK’dan, yani Yurtseven Kardeşler grubunun solisti İsmail’den bahsettiğimi anında anlamış olmalılar...
‘Ah-uh, üfleee!’ filan gibi yan odada soft porno izleniyormuş intibaı uyandıran, davul-zurna üstü cıstak bir şarkı...
Uzayda bir yerlerde geçen, anlamına vakıf olamadığımız bir hikáye... Mustafa Topaloğlu izlediyse fena hálde kıskanmıştır herhálde: Uçan ateş topları, dünyayı kurtaran adam tarzı hamleler, kadının birine oralar buralar üfletmeler...
Moonwalk dönemi Michael Jackson modeli kılık kıyafet: Deri kostümler, çivili mivili eldivenler...
Öyle tarifi zor bir klip; dumurlara gebe...
Daha şoku atlatmamıştık ki, bu kez de İsmail YK’nın albümüyle aynı adı taşıyan Şappur Şuppur adlı şarkısının klibi geldi.
Bu artçı şokla, spatula gerektirecek şekilde yere yapıştık.
Yine aynı tepki, aynı soru: ‘Yuh! Bu ne bu be?’
Bu arada tabii, ‘Yurtseven Kardeşler kim ola ki?’ şeklinde hiç yadırgamayacağımız bir soru da sorulabilir.
Hiç ayıplamayız, zira aynı soruyu biz de sorduk...
Ortamın yegáne YK cahili ben miyim, diye sordum soruşturdum, tanıdığım insanlardan biri bile varlıklarından haberdar değil.
Hatta çoğunun verdiği ‘Kim dedin?’ tepkisinden, hálá da pek kimsenin fikir sahibi olmadığı sonucuna varılabilir.
Gerçi dedim ya, belki de benim tanıdığım insanlar cahildir.
Zira Almancı beş kardeşten oluşan grup, bugüne kadar beş albüm çıkarmış ve 12 klip çekmiş.
Resmi web sitelerine bakılacak olursa, ‘Yurtsevenciler’ şeklinde anılan bir fanatik kitlesinin varlığı bile rivayet dahilinde.
Yurtseven Kardeşler’in kendilerine ait bir stüdyoları var ve hizmette sınır tanımıyorlar:
‘Kendinize Yurtseven Kardeşler tarafından her türlü müzik dalında (Pop, arabesk, fantaazi, halk müziği, sanat müziği, hip hop, tekno, rock, vs.) profesyonel bir albüm yapmak istiyorsanız, bize şu şu şu numaralardan ulaşabilirsiniz.’
‘Yelpazeye gel’ demek isteriz. Bir geniş ufuk ki, hani müteveffa iki elemanı da hortlatıp Beatles’ı bir araya getirseniz, belki bu kadar farklı dalda müzik şey ettiremeyebilirler.
Böyle de müziğin her alanına vakıf, yetenekli kardeşler...
İşte, o grubun en küçük biraderi İsmail -ki Jackson 5’ın Michael’ı oluyor, sormayın, jargon birebir örtüşüyor!- solo albüm çıkarttı.
İsmail YK ‘fenomeni’nin ‘olayı’ bu.
Sayesinde, bünyemizi sarsan ‘bu ne lan tipi sanatçılar kervanı’na (!) bir isim daha katıldı.
Şappur Şuppur da bir ayrı álem. İsmail Birader, vazgeçemediği garip eldivenleriyle, barın birinde, ummanlarda susuz kalmaktan, amiyane tabirle abazanlıktan yakınıyor:
‘Yine ben yalnız, yine ben damsız / Bir de gel gör de yan, aman aman / Gürültü patırtı, kim kimi dişler / Şappur şuppur, kıppır kıppır / Söyle bu devirde kim beni ister? / Beni beğeneni ben beğenmem / Benim beğendiğim ise beni beğenmez / Yoksa ben tipsiz miyim heee? / Hop diyorsun hiç aldırmıyor / Hop diyorsun dönüp bakmıyor / Başkaları n’apıyor, şap ayarlıyor / Yoksa ben zurna mıyım beee?’
İsmail biraderin şansı neden sonra açılıyor. Kızın biri yanına yanaşıp muhabbet koyuyor. Kendisine içki ısmarlatıyor. Fakat bizim İsmail, aynı zamanda züğürt bir abazan. Dolayısıyla kendisi sadece su içiyor.
Tam o sırada, eve geç kalan İsmail’in telefonu da çalmaz mı?! Arayan babası buna bir fırça kaymaz mı!:
‘- Nerdesin ulan sen?
- Burdayım baba.
- Evin yok mu senin, tuuu gelme bi daha!
(Telefonu kapatan küçük İsmail hicranlı bakışlarla kameraya doğru konuşur: Ulan evden de kovuldum, işten de kovuldum. İş yok, güç yok, para yok, ev yok... Sustum sustum, kustum kustum, kim ne dediyse sustum. Fıstık konuştu, konuştu da aklımı uçurdu.’
Ve o meş’um nakarat: ‘Şappur şuppur beni öp / Çıttır çıttır beni ye / Onlar acı, ben tatlı / Benden başka böyle var mı?’
İsmail kardeşimizi milli olduğu için tebrik ediyoruz.
Bu arada işi gücü olmadığı için (Kendi söylüyor: İş yok, güç yok, vs.) müzik yaptığını tahmin ettiğimiz biraderimizi, bir süre manitayla uğraşacağı için görmeyeceğimizi umuyoruz.