Yaşananlar

Sarı çizmeli!

Portakalı soydum

Haluk Özsevim anlattı. Haluk, Pozitif Reklam'ın sahiplerinden... Anlattığı bir gerçek... Gerçek ama, fıkra gibi... Portakalla ilgili de, ‘‘Portakalı soydum, baş ucuma koydum, ben bir yalan uydurdum’’ türünden değil... Hakiki bir hikaye...

Haluk, askerliğini Doğu'da yapmış...

Bir gün, operasyondaki askere yiyecek taşıyan askeri helikopter, kuş uçmaz, kervan geçmez bir mezraya inmiş. Helikopteri gören mezradakiler sağa sola kaçışınca komutan, bunlardan biri yanına çağırıp sormuş;

- Niye kaçtınız?

- Gomiten, aha şu kuştan korkmişizdir

- Yahu, o kuş değil, helikopter

Komutanın sıcak tavrı üzerine, mezradakiler helikopteri daha yakından incelemeye başlamışlar.

Derken, komutan bir jest yapmış. Askerlerden helikopterdeki bir kasa portakalı köylüye dağıtmalarını istemiş. Mezradakiler, ilk kez gördükleri portakalı ellerine almışlar, koklamışlar, mıncıklamışlar ve ne olduğunu bir türlü anlamamışlar.

Köylülerden biri komutanla sohbet eden arkadaşına sormuş;

- Ula bu nedir?

Diğer köylü bir bilgiç edasında cevap vermiş;

- Tüh cahal... O helikopter yumurtasıdır

Çarşı gezmek

Turist Rehberleri Birliği Başkanı Ahmet Şensılay, turizmde kendi kendimizi baltaladığımızı söylemiş. Denetimsizlikten yakınmış. Sonra, Turizm Bakanı Erkan Mumcu'ya bir öneride bulunmuş. Demiş ki; ‘‘Tanınmamak için tişört, blue jean giy, güneş gözlüğü tak, sakal traşı olma, gidip birlikte, ne oluyor, bitiyor diye etrafı dolaşalım.’’

Böyle bir öneri getirmiş rehberlerin başkanı... İyi demiş de, bakanın tanınmamak için tebdil-i kıyafet dolaşmasına gerek yok ki... Zaten, memleketi Isparta dışında, kimse onu tanımaz... Antalya'da, ‘‘Ben bakanım dese’’ bile kimse inanmaz... İcraatı olacak, o yöreye faydası bulunacak ki millet onu tanısın... Blue jean, tişört denilince aklıma iki şey geldi. Biri, Mumcu'nun Kemer'de tebdil-i kıyafet katıldığı toplantı... Allah'tan bakan arkadaşı Yaşar Okuyan'da davetliler arasındaydı da blue jean'li Mumcu'yu tanıdı. Yoksa, oradakilerden kimse onun bakan olduğunun farkında bile değildi.

Diğer aklıma gelen konu, eski vali Hüsnü Tuğlu'nun tebdil-i kıyafet Antalya sokaklarını dolaşması... Antalya'da en uzun görev yapan vali sıfatını taşıyan Tuğlu'yu valilik önündeki esnaf bile tanımamıştı... Öyle ki, ayakkabısına boya sürmek isteyen çocuktan kaçayım derken, ceketinden tutup dükkandan içeri sokmaya kalkan esnafa karşı direnişi tarihe geçmişti.

Onun için derim ki; ister bakan, ister başbakan, kim olursa olsun, tebdil-i kıyafetle dolaşmalarına hiç gerek yok... Gelsinler, Antalya çarşılarında normal kıyafetleriyle dolaşsınlar... Çünkü, turizmden para kazanan esnafın vaziyeti, o kadar berbat ki, bir iki mal satmak için atmayacakları takla yok... Bırakın valiyi, bakanı, onların analarını, babalarını tanıyacak halleri kalmamış.

Tebdil-i kıyafeti düşünenlere önemle duyurulur...

Sayın bakanım size de...

Ünlü sözler

‘‘Herkes AY'a benzer. Çünkü, herkesin kimseye göstermediği bir karanlık yüzü vardır.’’

Mark Twain

dgundogdu@hurriyet.com.tr

TELEFON: (0242) 340 38 38