Ä°ÅŸ saÄŸlığı ve güvenliÄŸi iÅŸ kazalarını önler 

Bir iÅŸ inanarak yapılmalı. YapıyormuÅŸ gibi yapmamalı...Â

Haberin Devamı

İş sağlığı ve güvenliği iş kazalarını önler
Başa gelen bütün aksiliklerin altında böyle bir yaklaşımlar var; 
Yapıyormuş gibi yapmak. 
Yapılıyormuş gibi göstermek... 
* 
İşleri usulünce, kural ve kaidesine göre yapıyor muyuz? 
‘Evet, yapıyoruz’ diyebilen kaç sanayici, kaç İSG profesyoneli, kaç eğitimci, kaç yönetici çıkar ortaya acaba? 

FABRİKADA PATLAMA 

Önceki gün Bursa, Kestel – Barakfakih‘de kimyasal üretim yapan bir fabrikada kaza meydana geldi. Patlamayla birlikte yangın başladı. Bir işçi hayatını kaybetti. Altı işçi de yaralandı. İtfaiye müdahale etti, ambulanslar da ölü ve yaralıları taşıdı. 
Haber bu kadar! 
* 
Ölümlü, yaralanmalı kazaları duyunca donup kalıyorum, elim ayağım titriyor. 
Çalıştığı yerde insanlar ölmemeli. 
Hasta da olmamalı... 
Kaza nedir?  
Tüm önlemlerin alınmasına rağmen beklenmedik bir şekilde ortaya çıkan, hasar veren, can ve mal kaybı oluşturan durum kaza olarak tanımlanır. 
Bu kazalar, ölümler olmamalı! 
*  
Sanayide, fabrikada, madende, inşaatta, enerjide, tersanede, hastanede tehlike kaynakları o kadar çok ki...  
Bir kaza ne zaman gerçekleşir? 
Tehlikeli durumlara karşı risk analizleri, iyileştirici faaliyetler, çalışanların eğitimleri, tahliye planları, bakım ve onarımların yapılmadığı bir işyerinde kazalar kaçınılmazdır. 
Özetle, iş sağlığı ve güvenliği kurallarının uygulanmadığı, İSG kültürünün oluşturulmadığı fabrikalarda sıklıkla kazalar meydana gelir. 
Göz göre göre olur ölümler. 
Aslında bu bir faciadır. 
O zaman buna iş kazası değil, iş cinayeti denir. 

Haberin Devamı

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ  

Avrupa Birliği ile geliştirilen tam üyelik süreçlerine bağlı olarak birçok sahada iyileştirmeler yapıldı. 
Yasalar çıkartıldı. Yeni yeni kurumlar oluşturuldu. 
2012 yılında 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği yasası da çıkartıldı. Ardında da bir sürü genelge yayınlandı. 
Yasanın gereklerini yerine getiren işletmelerde sağlık var, güvenlik var, huzur var, verim var, çevrenin korunması var...  
Kayıp yok. 
Ölümlü kaza yok, ciddi yaralanmalar yok, maddi hasar yok... 
İşçi rahat, işveren rahat, devlet rahat... 
* 
İş yerinde sağlık ve güvenlik kavramlarına değer vermeyen, bu sahayı geliştirmeyen, konunun profesyonelleri olan iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi bulundurmayan ya da her şeyi kağıt üstünde ‘yapılıyormuş gibi yapan’, işçisini korumayan, müfettişleri de bir şekilde ‘atlatan(!)’, kendini ve devleti zarara sokan, başına sıkıntı alan ve ülke varlığını azaltan işverenlerimiz dikkatli olmalı. 
Allah korusun, patlayabilir, yanabilirler! 

Haberin Devamı

SOMA DEMEK YETERLİ 

Sadece bir iş kazasında 300‘den fazla işçinin ölümüne şahit olmuş, büyük acılar çekmiş bir ülkede yaşıyoruz. 
Soma demek yeterli...  
* 
Acının büyüğü küçüğü olur mu? 
Can gidiyor. 
O canı dünyaya getiren bir canın ciğeri yanıyor. 
Giden canın geride bıraktığı eşi, çocukları, kardeşleri, sevgilisi, sevdikleri de... 
Her yer yangın yerine dönüyor. 
Kuru bir ekmek kavgası değil bu, adı yaşam, yedeği olmayan yaşam... 

YAPILACAKLAR BELLİ 

Yapılacaklar belli; iş sağlığı ve güvenliği kurallarına uyulacak. 
Bakım ve onarımın, koruyucu, önleyici faaliyetlerin maliyetinden kaçarak ya da ‘daha sonra’ diyerek savsaklanmayacak. 
* 
Kayıtlar eksik tutuluyor. 
Buna rağmen ülkemizde her yıl 400 bin civarında iş kazası oluyor. 
Bu iş kazalarında her gün 5-6 kişi yaşamını yitiriyor. 
İşveren ve devletin sırtına yıkılan trilyonlarca maddi kayıp...  

Haberin Devamı

YAŞANMIŞ BİR OLAY 

Değerli okuyucularım... Sizlere yaşanmış bir olayın analizini yapacağım. 
İplik boyası yapan bir tekstil fabrikasının bahçesinde, uzaya gidecek füze gibi konuşlanmış büyük bir buhar tankı kuruludur. 
Çalışma Bakanlığı iş müfettişleri yaptıkları kontrol ve gözetimlerde ‘tankın bakımı ve etrafının güvenli hale getirilmesi’ için birçok defa tutanak tutmuşlar, düzenleyici faaliyetler yapılmayınca da ‘faaliyet durdurma’ yani ‘kapatma’ cezası vermişler. Her defasında araya giren ‘hatırlı dostlar’ sayesinde yaptırımlar uygulanamamış, fabrika yoluna devam etmiş...  
* 
Tank için güvenlik önlemleri alınmadan çalışmaya devam edilmiş.  
Ta ki Bursa gündemine acı bir haber bomba gibi düşene kadar;  
‘Buhar tankı patladı, 5 işçi yaşamını yitirdi.’ 
İşverenin acısı çok daha büyüktü, patlamada oğlunu da kaybetmişti. 
Hepsine Allah rahmet eylesin. 
* 
Sanayi şehri Bursa’da dört yıl önce bugünlerde meydana gelen bir kazayı kısaca özetledim size.  

Haberin Devamı

ACI ÇEKMEMEK İÇİN  

Bu işleri konuşmak üzüntü veriyor insana. 
Öncelikle üretici ve sanayicilerimizi bu ülkenin gerçek kahramanları olarak gördüğümü söylemeliyim.  
Hiçbir işveren ya da patron işçisinin yaralanmasını, ölmesini istemez.  
Fabrikasının yanmasını, hasar görmesini de istemez. 
Üretimin durmasını, kesinti olmasını, pazarı kaybetmesini, bankaların, alacaklıların bir anda üzerine çökmesini de istemez. 
Tutuklanmak, ağır cezada yargılanmak, ceza almak, adliyelerde koşuşturmak, itibarının sarsılmasını istemez. 
Acı ve üzüntü çekmek, sağlığını da kaybetmek istemez.  
* 
Şehrini, ülkesini, devletini seven bu girişimci kahramanlar elbette kazanmayı da, parayı da gücü de, iktidarı da sevecekler...  
Bu anlaşılır bir durumdur. 
* 
Bu sahanın uzmanı olarak şu tespiti yapmalıyım. 
Kurumsal olmayı başaramamış orta ölçekli aile şirketlerinde kazalar sık oluyor.  
Bu aile şirketlerinin patronları, işverenleri iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini yeterince kavramamış durumdalar. Bu sahada yapılacak harcamaları, eğitimler için gidecek zamanı ‘kayıp’ olarak görüyorlar! 
En büyük yanılgı ve eksikleri bu... 
* 
İş sağlığı güvenliğine yatırım yapan firmalar sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamı sağladıkları için önce işçilerini kazanırlar, kaza ve yaralanma, meslek hastalığı sorunlarıyla karşılaşmazlar, çevreyi korurlar, verim artışı sağlarlar. Hem kendileri, hem işçileri, hem de ülkemiz kazanır. 
* 
Üzücü olayları önlemeliyiz. 
İş kazalarının, patlama, yangın, ölüm ve yaralanmaların önüne geçmek için ‘önce iş sağlığı ve güvenliği’ diyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları