23 Nisan, meclisi açıyoruz

Aslına bakarsanız nisan aylarında hala çocuklaşır yüreğim;
23 Nisan geliyor ya...

**

Cihan devletimiz, Osmanlı artık tarih sahnesinden çekilmek üzeredir.
Son yıllarında siyasi partiler kurulmuş, seçimler yapılmış, iyi kötü bir haklın temsiliyeti ile bir yol açılmıştı.

MECLİSİ MEBUSAN’A BASKIN

Demokrasimizin ilk umudu Meclis-i Mebusan birkaç kez açılıp kapanmasının ardından ülkenin içinde bulunduğu o karanlık günlerde, son kez 2 Ocak 1920 ‘de yeniden açıldı.
Takvimler 28 Ocak 1920 ‘yi gösterirken işte bu Meclis, yapılan “gizli” toplantıda, sınırlarını belirledikleri vatan toprağını korumak için, bir milli yemin veya milli and olarak bilinen Misâk-ı Millî ‘yi kabul etti.

**

Misâk-ı Millî ‘yi içine sindiremeyen İngilizler, 5 Mart 1920 ‘da İstanbul›da 150 Türk aydınını tutukladı.
İtilaf Devletleri;
16 Mart 1920 ‘da Meclis’i bastı,
Birçok milletvekilini tutuklayıp Malta Adası’na sürdü,
Meclisi Mebusan da, 18 Mart ‘ta son toplantısını yaptı ve faaliyetlerine son verdi.

**

Bardak taşmış, hatta kırılmıştı.
Mustafa Kemal Paşa, Türk milletine ‘Bugün İstanbul’u zorla işgal etmek suretiyle Osmanlı Devleti’nin 100 yıllık hayat ve egemenliğine son verildi. Yani Türk milleti, medenî kabiliyetinin, yaşama ve bağımsızlık hakkının savunmasına davet edildi.’ dedi ve yapılan işgal ve baskınları tüm Devletler ve Meclisler nezdinde de protesto etti.

MECLİSİ ANKARA’DA AÇIYORUZ

Vatan topraklarını kurtarmakla meşgul olan Mustafa Kemal;
19 Mart 1920 ‘da Ankara’da Meclis toplanması ve seçim yapılması kararını tüm illere ve komutanlıklara iletti.
Ankara’da yeni bir Meclis açılacaktı...

**

Bu kargaşa içerisinde bizim stratejik ortak ABD ‘nin Başkanı Wilson ‘un 26 Mart 1920 ‘de ‘Büyük Ermenistan kurulması’ hakkında Osmanlıya “nota” vermesini unutmayalım!..

**

Padişah, 5 Nisan günü Damat Ferid Paşa ‘yı 4. kez hükümeti kurmakla görevlendirir.
Ne bulunmaz damatmış!..

**

Padişah hazretleri; devletin,
Damat Ferit; hükümetin,
Şeyhülislâm Dürrizâde Abdullah; din işlerinin başındadır.

**

Meclisi Mebusanın kendini feshettiği açıklamasının ardından 11 nisan 1920 de Padişah Vahidettin;
İkinci meşrutiyetin sona erdiğini açıklar,
1877 yılında faaliyetine başlayan, birçok defa tatil edilen Meclisi Mebusanı yeniden seçim yapılmak üzere fesheder,
Başka bir Meclisin oluşturulamayacağını bildirir,
Osmanlı Devleti’nin otoritesi dışındaki güçlerin, Kuvayı Milliye ’nin devlet karşıtı olduğunu ilan eder.

**

Aynı gün, 11 Nisan ‘da Şeyhülislâm Dürrizâde Abdullah ‘ın;
‘Padişah ve Halife kuvvetleri dışındaki millî kuvvetlerin kâfir ve katlinin vacip‘ olduğunu bildiren o meşhur fetvası yayınlanır.
Kuvayı Milliyeciler kafir!..
İlginçtir, aynı kafa bugün de varlığını sürdürmektedir!..

**

Olanı biteni Ankara dikkatle izler;
Ankara Müftüsü Rıfat (Börekçi) Efendi de, Şeyhülislam Dürrizade Abdullah’ın fetvasının aksine bir fetva yayınlar.
Müftü Rıfat ile 251 Anadolu din adamı, 5 Mayıs 1920 ‘de imzalı bir fetva daha yayınlar.

OSMANLIYA VEDA
 
17 Nisan günü bir gelişme olur,
Fevzi Çakmak Paşa, umudunu yitirdiği Osmanlıya veda ederek Kurtuluş Savaşı’na katılmak için İstanbul’dan ayrılır.
Kısa bir süre önce de İsmet paşa ve bazı komutanlar Anadolu’ya geçmişti.

21 NİSAN, BURSA

Çeşitli şehirlerde olduğu gibi Bursa›da da din adamları, 21 Nisan 1920 tarihinde ‘Milli Mücadelenin meşruiyetine dair’ fetva verirler.

**

Ve,
21 Nisan 1920 Mustafa Kemal Paşa, “Büyük Millet Meclisi’nin 23 Nisan 1920’de açılması” hakkındaki tamim yayınlar.

**

O an gelir,
Ankara’da muhteşem bir heyecan, coşku vardır.
Mustafa Kemal Paşa ile milletvekilleri, Hacı Bayram Camisinde Cuma namazı kıldıktan sonra dualar eşliğinde ‘Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışını yaparlar.

BUGÜN 23 NİSAN

Sanki her tarafta, var bir düğün.
Çünkü, en şerefli, en mutlu gün.
Bugün yirmi üç nisan,
Hep neşeyle doluyor insan...

**

‘Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir’ sözünü çocuk yaşlarımızda, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramlarında öğrendik, vazgeçer miyiz biz!..
Kutlu olsun.
Unutanın ruhu kurusun!..