Dr. Hüseyin H. Serdar
Dr. Hüseyin H. Serdar
Dr. Hüseyin H. SerdarYazarın Tüm Yazıları

10 fabrika nasıl yanar

Bu kadar gamsız, bu kadar gevşek, bu kadar vurdumduymaz olduğumuz için kazadan beladan kurtaramıyoruz. Üzülüyoruz, acı çekiyoruz.

Haberin Devamı

10 fabrika nasıl yanar

Görüyorsunuz dostlar, yangınlarla başımız belada.
Hemen her yıl Bursa’da sanayi işletmelerinde büyük ölçekli yangınlar çıkıyor.
Her ne kadar çıkan yangından sonra ‘ilginç!’ yorumlar yapılsa da yangınlar, işverenlere, işçilere ve ülkeye, maddi manevi çok şey kaybettiriyor.
*
İnegöl Organize Sanayi Bölgesi‘ndeki orman ürünleri fabrikasında, önceki gün, ‘kaynak işi yapılırken‘ çıkan bir kıvılcım ile oluşan yangın büyüyerek, kısa bir sürede şişe cam, inşaat, metal, kağıt, mobilya, iplik ve tekstil üretimi yapan 10 fabrikaya sıçradı.
16:30‘da başlayan yangın 7 saatte kontrol altına alındı.
İnegöl, büyük bir felaket yaşadı.
Can kaybı olmadı.
2 itfaiye eri, 4 arama kurtarma, 1 orman işletme müdürlüğü personeli ve 4 fabrika çalışanı dumandan etkilendi, çeşitli yerlerinde yanıklar oluştu.

Bursa Büyükşehir, İnegöl ve diğer ilçe belediyeleri, Balıkesir, İstanbul, Kocaeli, Yalova ve Bilecik belediyelerinin itfaiyeleri, Bursa ve Balıkesir Orman İşletme Müdürlükleri, AFAD,
2 uçak, 4 helikopter, 115 itfaiye aracı, polis ve jandarma TOMA’ları, 400‘den fazla personel havadan ve karadan müdahale ettiler.
Fabrikaların çalışanları ile gönüllüler de alevlerle mücadele ettiler.

Yangın yerine Vali, belediye başkanları, kaymakamlar geldiler.
Duruma vaziyet edip, açıklamalar yaptılar.
Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı, “Yangın gerçekten büyük bir yangın. Çünkü içeride solvent, tiner, boya malzemeleri var” dedi.
Vali, “Dumandan etkilenenler var, yangına 3 helikopter müdahale ediyor” ifadelerini kullandı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Twitter hesabından, “Daha önce deprem ve sel felaketlerinde uyguladığımız KOSGEB Acil Destek Kredisi’ni, İnegöl’de yaşanan yangından etkilenen işletmelerimiz için de devreye alacağız. Sanayicilerimize ve çalışanlarımıza geçmiş olsun. Allah, ülkemizi her türlü afetten korusun” açıklaması yaptı.
Elbette başka şeyler de demişlerdir.
 *
Kentlerin idarecilerinin, yangın ve felaketlerin içerisinde hadisenin ‘neden, niçin, nasıl, niye olduğu’nun izahıyla ortaya çıkmalarını çok anlamsız buluyorum.
Bu yangın olmadan önce;
- Ne kadar denetim yaptınız?
- Yangın önleme altyapısını kurdunuz mu?
- Kaç adet kaza, bela, yangın önlediniz?
- Kaç sanayiciyi bilinçlendirdiniz?
- Hangi önlemleri aldınız?
Bunlar daha değerli...

Felaketlerden sonra kameralara uzun uzun konuşmaktan sıkılır insan azizim...
10 fabrika, 7 saatte nasıl kül olur arkadaş, var mı bir izahınız?
Ben bunlara bakarım...

Haberin Devamı

YANGIN VE KİRLİ HAVA

Haberin Devamı

YİNE gökyüzü kara bulutlarla kaplandı.
Geçen yıl Nilüfer’de olmuştu böyle bir yangın ve iki gün sürmüştü.
Havamız toksik gazlar ve partikül maddelerle dolmuştu.
Sağlıksız havayı soluklamıştı insanlar.
İnegöl’de de 10 fabrikayı kül eden yangında kimyasal maddeler havaya, toprağa ve suya karıştı.
Her yer kirlendi, çevre ve doğa etkilendi.

Sağlık sorunları yanında, ekonomik kayıplar da büyük yaralar açıyor memleketimize.
Dikkatsizlik, özensizlik, ihmalkarlık, işi ciddiye almamak, iş sağlığı ve güvenliği kurallarına uymamak, yangın tedbirlerini savsaklamak, donanımları kurmamak milli servet kül oluyor.
İnegöl’deki yangından ders çıkartır mıyız?
Eee felaketlerden sonra ders çıkartalım artık!

Haberin Devamı

10 fabrika nasıl yanar

TARIM İŞÇİLERİ ALLAHA EMANET

KAZALAR belalar eksik olmuyor başımızdan.
Seller, su taşkınları, heyelanlar.
Yangınlar, yıldırımlar, depremler.
İş ve trafik kazaları.

Trafik kazaları derin bir yara...
Birkaç gün önce Bursa’dan Kars’a giden otobüs, muhtemelen şoförünün uyuması ile yoldan çıkarak vadiye yuvarlandı. İlk anda 8 kişi hayatını kaybetti, 22 kişi de yaralandı.
Tek kelime ile katliam...
İŞ Mİ, TRAFİK KAZASI MI?
Her ne kadar haberlerde trafik kazası diye geçse de ‘gerçek’ pek öyle değil!..
2 hafta önce Afyonkarahisar’da (Çay) tarım işçilerini taşıyan minibüs yoldan çıktı, ağaçlara çarptı. 1 ‘i çocuk, 7 tarım işçisi öldü, 14 ‘ü yaralandı.
3 gün önce Bursa‘da (Karacabey) üstü açık kamyonet tarlaya uçtu. Kasadaki tarım işçilerinden 3 ‘ü yaşamını yitirdi, 11 ‘i de yaralandı.
Korkunç bir dram bu...
*
Vişne, kiraz, pamuk, domates, biber, patlıcan, fındık toplayan, ekine çapa yapan, toprağı sulayan emekçiler...
Çadırlarda insanlık dışı şartlarda yaşayan,
Sigortasız, yevmiye usulü çalıştırılan sahipsiz insanlar.
Bizim fakir fukara, yoksul insanlarımız...
Suriyeli göçmenler de aynı kaderi paylaşıyorlar...
TARIM İŞÇİLERİ SORUNU
Kimse görmek, kimse sahip çıkmak istemese de bu ülkenin ‘tarım işçileri sorunu’ var.
 Sigortasız çalıştırıldıkları yetmez gibi, oradan oraya nakledildikleri araçlar da sigortasız,
Minibüsler ve kamyonetler, muayenesiz, bakımsız ve güvensiz, ölüm kokuyorlar!
 *
Jandarma, polis ve zabıta bu ‘ölüm araçlarına’ göz açtırmamalı.
İş müfettişleri, Çalışma, Tarım ve Sağlık Müdürlükleri ile Belediyeler de göz göre göre gelen bu ölümleri önlemek için artık merhameti bir kenara bırakmalılar...
Tarım işçilerinin hayatlarını kaybettikleri kazalar basit trafik kazaları değil, iş kazalarıdır.
Ve her yıl yüzlerce ‘gariban’ bu tür cinayetlerde yaşamlarını yitiriyorlar.
TÜİK, bu ölümleri de iş kazası istatistiklerine eklediğinde orta korkunç bir durum çıkacaktır.

Albert Camus, “Bir ülkeyi tanımak istiyorsanız, o ülkede insanların nasıl öldüğüne bakın” der.
Ve yine der ki; “Bir kenti tanımanın en bildik yollarından biri de insanların orada nasıl çalıştığına, nasıl sevdiğine ve nasıl öldüğüne bakmaktır.”

Yazarın Tüm Yazıları