Paylaş
Diyet ürününüz ne kadar diyet
Bir toplumda gelir düzeyi arttıkça şişmanlık oranı da artıyor. Ülkemizde de şişmanların sayısı arttıkça zayıflama ile ilgili merkezlerin ve ürünlerin de sayısı artıyor. Piyasada diyet ürün çok. Dondurmanın, baklavanın, reçelin bile diyet şekilleri var. Ancak bu ürünlerin hangisinin ne kadar diyet olduğunu kim biliyor?
Öncelikle diyet kavramının üzerinde duracağım. Diyet denildiğinde, özel bir durum için, özel beslenme şekli anlaşılmalıdır. Örneğin fazla ya da yanlış beslenme nedeniyle şişmanlamış birinin düşük kalorili diyet uygulaması gerekirken, beslenme bozukluğu ya da bir hastalık nedeniyle kaşeksi (ileri zayıflık) durumunda olan bir kişinin de yüksek kalorili diyet uygulaması gerekiyor. Yüksek tansiyon ya da kalp yetersizliği olan bir kişi için diyet, tuzu kısıtlanmış bir beslenme anlamına gelirken, demir-çelik, cam, ekmek gibi fırınlarda çalışan kişilerin ise tuzdan zenginleştirilmiş diyet uygulamaları gerekir.
Demek ki 'diyet' denildiği zaman bazen birbirinin zıddı olabilen bir çok şey anlaşılıyor. O zaman, bir ürün piyasaya verilirken sadece 'diyet' adı altında satıldığı zaman kafa karıştırmaktan öte bir anlam taşımıyor, o ürünün ne diyetinde hangi şekilde kullanılacağını da açıklamak gerekiyor.
Etiketleme önemli
Benim sıklıkla üzerinde durduğum konu burada da öne çıkıyor, sağlığı ilgilendiren bir konu varsa, bu konu ticaretin kuralları içine bırakılamaz; mutlaka düzenleme getirilmesi gerekir. Gelişmiş ülkeler bunu sadece diyet ürünleri için değil, tüm gıda ürünleri için kural haline getirdiler. Bir gıda maddesi satın aldığınızda ambalajında kalori, karbonhidrat, yağ, protein, tuz gibi besin değerleri yazılıyor. Hatta yağların cinsleri (doymuş, doymamış gibi), kolesterol değerleri bile yer alıyor. Ülkemizde tüm gıdalardan vazgeçtik, diyet ürünler için bile böyle bir etiketleme kuralı yok. Bu olmayınca, yıllar boyunca fırında kurutulmuş ekmeği, diyet ekmeği olarak sattılar. Fırında kurutulmuş ekmek, diyet ekmeği değil midir, diye sorarsanız 'hayır' diyemem. Sindirim zorluğu çekenler ve mide hastaları için, taze ekmek kolay sindirilen bir gıda değildir, Böyle olunca mide hastaları için diyet ekmeği olarak nitelendirilebilir. Ancak, diyet denildiğinde zayıflama amaçlı düşük kalorili ekmek anlaşılıyorsa, cevap 'hayır' olacaktır.
Bu yazıya neden gerek duyduğumu da açıklayayım. Şeker hastalığı teşhisi nedeniyle diyete ve tedaviye aldığım bir dostum geçtiğimiz günlerde bana geldi. Tatlının her türünü ve dondurmayı çok seven bu dostum, diyet balkava ve diyet dondurma yiyip yiyemeyeceğini sordu. Ben bu ürünlerin 'ne kadar diyet' olduğunu bilmiyordum. Küçük bir araştırma yaptık, satıcıları da bilmiyor. Bu dostum kendi bağlantılarıyla Mado Dondurma firmasından broşür getirtti dondurma konusunda bilgi elde ettik.
İstanbul Teknik Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümünün yaptığı analizlere göre meyveli dondurmada standart dondurma ile 'Light' adı altında satılan donduma arasında yüzde 46.2 oranında enerji farkı var. Şeker oranında bu fark yüzde 78.1 e kadar çıkıyor. Sütlü dondurmada standart ile light arasındaki enerji farkı yüzde 57, toplam yağ farkı yüzde 56.4, şeker farkı yüzde 84.7, kolesterol farkı yüzde 63.8, sodyum farkı ise yüzde 37.2 oranında. Light dondurmalara şeker eklenmediği için sütlü dondurmanın 100 gramındaki 5.1 gramlık şeker miktarı sütün doğal şekeri olan laktozdan, meyveli dondurmadaki 6.3 gramlık şeker ise doğal meyve şekeri olan früktozdan kaynaklanıyormuş.
Durum böyle netlik kazanınca hangi türde diyet gerekli olursa olsun, hastanın ya da doktorunun düzenleme yapması kolaylaşıyor. Zayıflama amaçlı, düşük kalorili diyet yapmak isteyenler ne kadar dondurma yerlerse ne kadar kalori alacaklarını bildiği gibi, şeker hastaları da hangi oranda karbonhidrat alacaklarını bilme şansına kavuşuyorlar.
Yetkililerden ricamız, öncelikle diyet ürünleri olmak üzere gıda maddelerinin etiketlendirilmesinde ya da 'Light', 'diyet' gibi sıfatlandırılmasında kuralları belirlemesidir.
FAKS: (0 212) 677 01 39
E-MAİL: gtezmen@hurriyet.com.tr
Paylaş