Sağlık

Gündüz TEZMEN
Haberin Devamı

Yaşlanma, ilaçlarla önlenebilir mi? (2)

Dünkü yazımda antioksidan maddelerden E, A ve C vitaminlerini anlatmıştım. Antioksidanlar arasında mineraller ve enzimler de var.

Selenyum: Antioksidan etkili bir mineraldir. Özellikle deniz ürünleri ve karaciğerde yoğun olarak bulunur. Kanseri önlediği belirlenmiş olmakla beraber, yüksek dozları saç dökülmesi ve tırnak hasarı yaratır. Üzerinde başka çalışmaların yapılmasına da ihtiyaç duyulmaktadır.

Koenzim Q 10: Antioksidan etkili bir enzimdir. İnsan vücudu kendiliğinden üretebilir, ayrıca özellikle deniz ürünleri yiyerek de alınabilir. Yaşlanmayı önleyici ve kanserin yayılmasını engelleyici etkisi ileri sürülmekle beraber, bunlar kesin olarak kanıtlanamamıştır. Kalp yetersizliği tedavisinde olumlu sonuçlar verdiği yolunda önemli ipuçları bulunmaktadır. Antioksidanların olumlu etkileri olduğu görülmekle beraber, ilaç şeklinde ve uzun süre kullanılmasının ne derecede güvenli olduğu kesin olarak bilinmemektedir. Bu aşamada antioksidanları, taze sebze, meyva ve balık gibi deniz ürünlerini bol miktarda yiyerek almanın daha güvenli olduğu düşünülmektedir.

Hormonlar etkili mi?

Hormonlar vücudumuz tarafından üretilen ve organlarımızın çalışmalarını düzenleyen kimyasal maddelerdir. Yaş ilerledikçe hormonların azalması, birçok araştırıcıda, yaşlanmada hormon azalmasının etkili olduğunu düşündürdü. Bazı hormonların eklenmesiyle vücudun gençleştirilebileceği ileri sürülüyor. Dünkü yazımda menapozdaki kadınlarda östrojen eksikliğinin giderilmesinin olumlu etkilerini anlatmıştım. Bundan başka da kullanılan hormonlar var;

DHEA: Dehidroepiandesteron ya da kısaltılmış şekliyle DHEA, vücutta cinsiyet hormonları olan östrojen ve testosterona dönüşür. DHEA’nın vücutta en yüksek olduğu dönem 25 yaş civarıdır, zamanla azalır. İlaç olarak üretilmektedir. Üreticilerin, yaşlanmayı yavaşlatıcı, kas ve kemik gücünü arttırıcı, bağışıklığı güçlendirici ve birçok kronik hastalığa karşı vücudu güçlendirici etkileri olduğunu ileri sürmelerine rağmen bunlar henüz kanıtlanamamıştır. Fare deneylerinde, DHEA verildiği zaman ‘daha genç’ türü davranışlar görülmesine rağmen insanlarda bunun olacağı gösterilememiştir.

Daha önemlisi DHEA’nın zararlı yan etkileri de görülebileceğidir. Kullanan bazı kişilerde karaciğer hasarı görülmüştür. Yüzde kıllanma, kalp-damar hastalıkları riskinin artmasının yanısıra, bazı cins kanserlerin oluşumunda ya da seyrinin hızlanmasında etkili olduğu görülmüştür.

Testosteron: Yaşlanma ile ortaya çıkan enerji ve cinsel isteğin azalması halleri, testosteron eksikliğine bağlanmıştır. Bunun ilaç olarak verilmesinin, söz konusu belirtileri ortadan kaldıracağı, henüz kanıtlanmamış olmakla beraber, ileri sürülmektedir. Ancak yüksek dozda testosteron kullanılmasının, kolesterol ve prostat sorunları yaratabileceğini unutmamak gerekir.

Melatonin: Beyin tarafından salgılanan bir hormondur. Esas görevi uykunun düzenlenmesidir. Uykusuzluk ve kıtalararası yolculuklarda görülen saat farkı uyumsuzluğunun (jet-lag) giderilmesinde, ilaç olarak yararlanılır.

Melatonin’in yaşlanmayı yavaşlatıcı hatta gençleştirici olduğu, kansere karşı etki ettiği ve cinselliği güçlendirdiği ileri sürülmüşse de, bilimsel çevreler tarafından ciddiyetten uzak bulunmuştur. İlaç halinde satılanların dozu, insan bünyesinin ürettiğinin kat kat üzerinde olduğu için, düzensiz ve gereksiz alınmasının uyku düzenini bozacağı unutulmamalıdır.

Büyüme hormonu: Tıbbi adı olan ‘human growth hormon’un kısaltılmış şekli olan hGH olarak da bilinir. Çocuklarda büyümeyi sağlarken ergenlik sonrası faaliyeti durur. İğne şeklinde hGH kullanılmasının yağların yakılmasını hızlandırıcı, enerji kazandırıcı ve kasları güçlendirici etki yaratacağı ileri sürülmektedir. Bazı çalışmalarda olumlu etkiler görülmekle beraber, henüz yeterli çalışma olmadığı için kesin bir şey söylemenin doğru olamayacağı belirtilmektedir. Kullanıldığı zaman, eklem ağrıları, su dengesi, kan basıncı (tansiyon) ve kan şekeri açısından dikkatli olmak gerekir.

Ne kadar güvenli?

Bu ürünlerin çoğu, gıda katkısı gibi satılmaktadır. İlaçlarda olduğu gibi, birçok fazlı çalışmalardan geçmediği için, güvenlik konusu tartışmalıdır. Kullanım aşamasında ciddi yan etkiler çıktığı zaman, genellikle yasaklanmakla beraber, özellikle saflığı ve içindeki etkin madde dozu açısından çok dikkatli olmak gerekir.

Etkileri çok kesin olmadığı gibi, ciddi yan etkiler gösterebileceğini de hatırdan çıkartmayıp, özellikle hormon yetersizliği düşünüldüğü hallerde mutlaka bir doktor denetimine girmekte yarar var.

Yazarın Tüm Yazıları