Kalp, özel bir kastan yapılmış, bir günde yüz bin kereden fazla kasılarak tüm dokularımıza kan pompalayan bir organımızdır.
Sürekli çalışması sebebiyle vücudumuzun diğer organlarının birçoğundan daha fazla oksijene ihtiyaç duyar. Kalbimizin sol karıncığından pompalanan oksijenden zengin kan, kanı tüm vücuda taşıyacak aorta damarına atılır.
Her kalp vurumuyla aortaya atılan kan, bir ağacın gövdesinden ayrılan dallar gibi giderek incelen bir damar ağından akarak tüm dokularımıza yayılır. Aorta ana damarının verdiği ilk dallar kalbin kendisini besleyen damarlardır.
Kalbimizin kaslarına bu damarlar ve dalları kan götürür. Kalbi besleyen bu damarlara ve dallarına Latince adıyla koroner (taç) damarları veya koroner arterleri (atar damarları) diyoruz. Bu damarların daralıp içlerinden yeterli kanın akamayacağı duruma gelmelerine de koroner damar hastalığı diyoruz.
KALP KRİZİ NEDEN OLUR
Bu damarların veya dallarından birinin tıkanması, yeterli kan ve oksijen ulaştırılamadığı için, tıkanan dalın beslediği kalp kası bölümünün ağrı çekmesine ve nihayet zayıflayıp ölmesine yol açar. Buna ‘‘kalp krizi’’ veya Latince ‘‘infarktüs’’ denir. Tıkanan damar ne kadar büyük ve oksijensiz kalıp ölen alan ne kadar genişse, kalp o kadar ağır yaralanmış olur. Damarlarda darlıkların oluşmasını önlemek, oluşmuş darlıkların ötesine kanın gitmesini sağlamak kalp hastalıkları uzmanının birinci görevidir.
TIKANMA NASIL ANLAŞILIR
Kalbin bozulmuş kan dolaşımının düzeltilmesi ile ilgili çabalar günümüzden 50 yıl öncesine dayanıyor. 1958 yılında Dr. Mason Sones adlı bir kalp uzmanı, ABD'de Cleveland Kliniği'nde, kalbi besleyen damarların ağzına koldan sokulup ilerletilen incecik bir boru (katater) ile özel bir boyalı madde verip röntgen filmi çekti.
Koroner anjiyografi denilen bu yöntem hızla yaygınlaştı. Ancak bu yöntemle saptanan darlıkların düzeltilmesi için gerekli olan tedavinin bulunabilmesi için 10 yıllık bir çaba gerekti.
İLK BY-PASS AMELİYATI
1968 yılında, aynı klinikte çalışmakta olan Dr. Rene Favalaro, bir hastanın bacağından çıkardığı toplardamar parçasının bir ucunu kalpten çıkan büyük aorta damarına, diğer ucunu da kalbi besleyen fakat çok daralmış damarlardan birinin darlığının ötesindeki bölümüne dikti.
Böylece aorta atardamarından bu yeni damara (bypass) giren oksijenden zengin kan, daralmış bölgeyi atlayarak dar damarın beslemekte zorluk çektiği kalp kası bölgesine yeterli oksijeni ve kanı götürmeye başladı.
Kısa sürede iyileşen hastanın göğüs ağrıları geçip zayıflamış olan kalbi güçlendi. By-pass ameliyatlarının başlamasıyla açılan çığır milyonlarca insanın daha sağlıklı ve daha uzun yaşamalarına olanak sağladı ve sağlamaya devam ediyor.
Prof. Dr. Murat Tuzcu
Cleveland Kliniği Kardiyoloji uzmanı
Kalp yaşamın motorudur
Kalp yaşamın bir anlamda motoru, üstelik bazı organlar gibi vücutta çift sayıda değil. Bu motor durunca tüm yaşam da duruyor. Bu nedenle diğer organlara gösterdiğimiz özenin daha fazlasını kalbimize göstermemiz gerekiyor.
Benim köşemi yakından izleyenler, kalp sağlığı konusunda sık yazdığımı bilirler. Önümüzdeki birkaç yazı için bu konuyu yine ele alıyorum. Çünkü bugünlerde Kalp Haftası kutlanıyor. Türk Kalp Vakfı'nca 5-13 Nisan tarihleri arasında 15'incisi düzenlenen haftanın amacı ‘‘insanlık düşmanı’’ olarak ilan edilen kalp ve damar hastalıkları konusunda kamuoyunu bilinçlendirmek, uyarılarda bulunmak ve bu yolla da gerek hastalıkları, gerekse de bu nedenle oluşan ölümleri en aza indirmek.
Ben de bu konuya destek olabilmek için Cleveland Kliniği'nin kardiyoloji uzmanlarından Prof. Dr. Murat Tuzcu'nun, koroner kalp hastalıklarını ve bunun tedavi yöntemlerini tanıtıcı yazı serisini yayınlamaya başlıyorum. Bu konu birkaç yazıyla geçiştirilecek kadar dar kapsamlı değil. Zaman zaman ele alıp ayrıntılarını inceleyeceğiz.
SORULAR-SORUNLAR
Kardeşimde MS var mı
MS ile ilgili yazılarınızı okudum, erkek kardeşim 23 yaşında, 2002 yılının kasım ayında sağ gözünde ani görme kaybı şikayeti ile bir hastanede kortizon tedavisi gördü ve çekilen MR sonucuna göre MS teşhisi konuldu. Daha sonra bir başka hastanede muayene oldu, bize bahsettiğiniz koruyucu iğnelerden uygulayacağını söyledi, ama henüz başlamadı, nedenini bilmiyoruz. Çok şükür kardeşimin görme kaybı tamamen geçti ve şu an hiçbir fiziksel rahatsızlığı yok. Kardeşimin MS hastası olduğuna inanmıyorum, kesin bir teşhis ve tedavi için bize önereceğiniz bir doktor veya hastane adı var mıdır? S. Değirmenci/İSTANBUL
Gerek gittiğiniz merkez, gerekse yazınızda adını verdiğiniz doktor bu konuda uluslararası alanda kabul görmüşlerdir. Bu merkezin kontrolünde kalmasını tavsiye ederim.
İlaç tedavisi uygulamayı düşünüp henüz başlamamış olmaları, muhtemelen kardeşinizin halen çok sağlıklı olmasına bağlıdır. Bu hastalık bazen tek bir atak yapıp iyileştikten sonra bir daha hiç atak yapmadan seyredebiliyor. Hastalık ataklar yapmayacak ve aktif bir seyir izlemeyecekse, sadece takip altında tutmak tercih edilebiliyor. Kardeşinizi de böyle tedavisiz olarak gözetim altında tutmayı tercih ettiklerini düşünüyorum, başka arayışlara girmeden kontrolü sürdürün.
KİTAP TANITIMI
Kalp-damar sisteminin sağlığı için bilinçli bir beslenme gerekiyor.
Kalp-damar hastaları ya da riskli gruptakiler, kendilerine dikkat etmeleri gereken gıdalar sayıldığı zaman ne yiyeceklerini bilemez hale geliyorlar. Bu soruna yönelik olarak hazırlanmış olan bu kitap sayesinde hem kalp-damar sistemini koruyacak beslenme kurallarını öğrenmek hem de bu kurallara uygun çok sayıda yemek tarifi elde etmek mümkün.
Kitabı önümüzdeki hafta boyunca D&R mağazalarından satın alanlara yüzde 15 indirim uygulanacak.