Paylaş
- Dr. Başak: Siz kendinizi sağlıklı hissediyor musunuz?
Danışan: Bana bir problemim yokmuş gibi geliyor ama arkadaşım “Psikoloğa gitmelisin, normal değilsin” diye o kadar çok ısrar etti ki ben de geldim. Siz “normal” olup olmadığımı nasıl anlarsınız?
- Dr. Başak: Önce bir şikayetinizin veya etrafınızdakilerin sizden bir şikayetinin olup olmadığını sorarım.
Danışan: Benim bir şikayetim yok.
- Dr. Başak: İnsanlar, çoğunlukla, bir şeyler yolunda gitmediğinde, problemler yaşadıklarında, problemlerle baş edemediklerinde yardım isterler. Sizin bir şikayetiniz olmadığına göre hayatınızı istediğiniz gibi yaşıyorsunuz ve gayet mutlusunuz. Bu durumda yapabileceğim bir şey yok.
Danışan: Evet ama çevremdekilerin şikayeti var.
- Dr. Başak: Ne gibi?
Danışan: Çabuk öfkelendiğimi ve bazen yanlış seçimler yaptığımı söylüyorlar. Hatasız kul olmaz. Benim de bütün insanlar gibi zaman zaman sıkıntılarım oluyordur elbette ama bunun için yardım almam gerektiğini düşünmüyorum.
- Dr. Başak: Bazen etrafınıza zarar verdiğinizi görmek, farkına varmak ve kabul etmek zordur. Hepimiz hayatın içinde zaman zaman problemler yaşarız, bu problemler birçok değişik alanda davranışsal veya duygusal olarak ortaya çıkabilir. Bazen bu problemler uzun zamandır devam ettiği için farkına bile varmadan, problemlerle yaşamayı öğreniriz, etrafımızdakiler de bize alışır ve biz de problemimiz yok sanırız. Kendi kendinize bir düşünün ve değerlendirmeye çalışın, belki arkadaşlarınızla veya aile üyeleriyle ilişkilerinizde problemler yaşıyor olabilirsiniz. Belki ilişkileriniz iyidir fakat iş hayatınızda başarısızlıklar yaşıyor olabilirsiniz. Ya da dış dünya ile hiçbir probleminiz yoktur ama çok yemek, az yemek, çok uyumak, az uyumak gibi problemli davranışlarınız, beden sağlığınızı olumsuz etkileyecek raddeye gelmiştir. Özetle, akıl ve beden sağlığınız hakkında fikir yürütebilmek için, psikolojik, toplumsal ve mesleki işlevselliğinizin düzeyini değerlendirmek gerekir.
Danışan: Şimdi içime bir şüphe düşürdünüz. Psikolojik olarak sağlıklı olup olmadığımı nasıl anlarım?
- Dr. Başak: Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) tanımlamasına göre, psikolojik sağlığı iyi olan kişi; kapasitesini en üst düzeyde kullanır, hayatla baş edebilir ve aile hayatında, sosyal ilişkilerde aktif rol alır.
Danışan: Ruhsal check-up gibi bir şey yapılabilse yaptırırdım herhalde. Bende psikolojik bozukluk olmadığını ispat etmek için...
- Dr. Başak: Psikolojik olarak sağlıklı olmak, sadece psikolojik hastalığınızın olmaması demek değildir. Yani tanısı konmuş bir psikolojik probleminiz yoksa sağlıklısınız anlamına gelmiyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, psikolojik sağlığı iyi olan kişi:
1- Kapasitesini en üst düzeyde kullanır.
2- Hayatla baş edebilir.
3- Aile hayatında, sosyal ilişkilerde aktif rol alır ve katkıda bulunabilir.
Danışan: Bunları ölçmek de zor.
- Dr. Başak: Beden sağlığınızın yerinde olup olmadığını değerlendirebilmek, tanı koyabilmek için nasıl röntgen, kan testleri gibi çeşitli yöntemler varsa, psikologların da kullandığı değerlendirmeye, teşhise yönelik birtakım yöntemler vardır; klinik görüşme, kişilik ve zeka testleri gibi...
Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından hazırlanmış olan DSM-IV, Mental Bozuklukların Tanısal ve İstatiki El Kitabı, psikolojik bozuklukların kriterlerini tanımladığı gibi, genel işlevselliği değerlendiren bir ölçek de içermektedir.
Bu ve buna benzer ölçeklerin, testlerin amacı, kişinin akıl sağlığı, işlevselliği veya şikayetlerine dair değerlendirme yapmak ve bilgi toplamaktır. Kendinize, bu ölçeğe bakarak tanı koymanız doğru olmaz. Sıkıntılarınızın ne olduğunu değerlendirebilmek için detaylı bir görüşme yaparak, hayatınızın değişik alanlarında ne gibi problemlere neden olduğunu ortaya çıkarmamız gerekir.
İŞLEVSELLiK ÖLÇEĞİ
DSM’de yer alan genel işlevsellik ölçeği, size genel işlevselliğin tanımı veya sınıflandırılması konusunda bir fikir verebilir.
-91-100: Kişi çok çeşitli etkinlik alanlarında üst düzeyde işlevsellik gösterir. Yaşam problemleri hiçbir zaman kişinin kontrolünden çıkmıyor gibi gözükür. Sahip olduğu olumlu özelliklerinden dolayı başkaları tarafından aranan bir kişidir. Hiçbir şikayeti veya belirtisi yoktur.
-90-81: Kişinin hiçbir belirtisi yoktur veya minimum düzeyde bir belirtisi vardır (örneğin sınavdan önce hafif bir kaygı duyması). İşlevselliği, bütün alanlarda iyidir. Çok çeşitli aktivitelerle ilgilenir ve katılır. Sosyal olarak etkindir. Hayatından memnundur. Günlük sorunları ya da kaygıları dışında kaygı veya sorunu yoktur (aile bireyleriyle ara sıra tartışma gibi)...
-80-71: Semptomları olsa da bunlar gelip geçicidir ve psikososyal açıdan stres yaratacak olaylara karşı verilenler normal tepkilerdir. Sosyal, mesleki ya da okuldaki işlevselliğinde hafif bir bozulmadan başka bir bozulma gözlenmez (örneğin okuldan geçici olarak geri kalma)...
-70-61: Bazı hafif semptomlar (örneğin depresif bir duygu durum veya hafif bir uykusuzluk) ya da sosyal, mesleki veya okuldaki işlevsellikte bir takım zorluklar ortaya çıkabilir ancak genelde oldukça iyi bir biçimde işlevselliğini sürdürür. Bazı anlamlı kişiler arası ilişkileri vardır.
-60-51: Orta derecede semptomlar (donuk duygu durumu, ara sıra gelen panik ataklar) ya da toplumsal, mesleki veya okuldaki işlevsellikte orta derecede zorluklar yaşamaktadır (az sayıda arkadaşı vardır, çalışma arkadaşları ile çatışmalar yaşar)...
-50-41: Ciddi semptomları (intihar düşünceleri, ağır obsesif törensel davranışlar) ya da toplumsal, mesleki veya okuldaki işlevsellikte ciddi bir bozukluk vardır.
-40-31: Gerçeği değerlendirmede veya iletişimde başlı başına bazı bozuklukları vardır ya da iş, okul, aile ilişkileri, yargılama, düşünme veya duygudurum gibi birçok alanda temel bozukluklar yaşar (depresif olduğu için arkadaşlarından kaçar, ailesini ihmal eder, çalışamaz, çocukken kendinden daha küçükleri döver)...
-30-21: Davranışlarını halüsinasyonlar ve hezeyanlar oldukça etkiliyordur ya da iletişim veya yargıda ciddi bir bozukluk vardır. İleri düzeyde uygunsuz biçimde davranır (bütün gün yataktan çıkamaz, işi ya da arkadaşları yoktur)...
-20-11: Kendisini ya da başkalarını zaman zaman yaralama tehlikesi içindedir. İntihar girişimleri veya sıklıkla şiddete başvurur ya da ara sıra kişisel bakımının en temel gereklerini bile yerinde getiremez. İletişimde ileri derecede bozukluk vardır.
-10-1: Kendisini ya da başkalarını ağır bir biçimde yaralayacak olma tehlikesi süreklilik gösterir ya da kişisel bakımını minimum düzeyde bile sürekli olarak yerine getiremez. Ölüm beklentisi ile ciddi intihar girişimlerinde bulunur.
Paylaş