Çocuklar okula hazır mı

Tatilden sonra işe başlamak bize nasıl zor geliyorsa, çocuklara da okula gitmek, kurallara uymak haklı olarak zor gelecektir. Bu nedenle ilk günler bu kurallara isyan edebilirler. Okulla ilgili duygularını olumluya çevirmek, okulun neden önemli olduğu hakkında sohbetler yapmak, onları motive etmek, okulla ilgili sağlıklı duygular geliştirmelerini sağlayacaktır.

Haberin Devamı

Danışan: Çocukları okula nasıl hazırlayabiliriz? Bizim her sene, okulun açıldığı ilk birkaç hafta sorunlu geçer. Bu yıl aynı şeyleri yaşamayalım, gerilmeyelim, sürekli tartışmayalım, çocuklar okula huzurlu gitsin istiyorum.
Dr. Başak: Neden geriliyorsunuz?
Danışan: Bizimkilere söz geçirmek çok zor. Sabahları her birini ayrı ayrı uyandırmak, giydirip, yedirip okula yetiştirmek büyük sıkıntı, her gece tek tek yatırmak ise daha da büyük sıkıntı.
Dr. Başak: Çocuklarınız kaç yaşında?
Danışan: En büyükleri 14 yaşındaki kızım, ortanca oğlum 12, küçük oğlum 6 yaşında. Hepsinin aktiviteleri farklı. Oğlanlar spora, kızım müzik derslerine ve dershaneye gidiyor. Yani okul açılınca çok yoğun bir trafik içine giriyoruz. Bunlara bir de arkadaşlarının doğum günleri, projeler, sınavlar vs. eklenince nereye yetişeceğimizi şaşırıyoruz. Neyse ki okullarında başarılılar. Ama benim asıl sorunum sözümü dinletememek. Sürekli ‘hadi’ demekten dilimde tüy bitiyor.
Dr. Başak: Hangi durumlarda sürekli sıkıntı yaşıyorsunuz? İsterseniz önce bir liste yapalım.
Danışan: Birçok konu var ama sürekli tartışma ve gerginlik yaşadığımız konular:
* Erken yatmamaları,
* Çok fazla televizyon seyretmeleri,
* Bilgisayarda veya tablette saatlerce oyun oynamaları,
* Sağlıklı beslenmemeleri, abur cubur yemeleri
* Odalarını dağıtmaları,
* Ödevlerini ben 10 kere söylemeden yapmamaları,
* Duşa girmek, tırnaklarını kesmek gibi öz bakımlarını ihmal etmeleri,
* Aralarında kavga etmeleri
Dr. Başak: Üç çocuğunuz da bu konularda sizi zorluyor mu?
Danışan: Maalesef en küçüğü de en büyüğü de aynı. 14 yaşındaki kızımın artık bu konuları halletmiş olmasını beklerdiniz değil mi, ama sanki büyüdükçe daha da umursamaz ve söz dinlemez oldu.
Dr. Başak: 14 yaşınızdaki kızınız, ergenliğin hem psikolojik hem de fizyolojik etkileri altındadır, onun bu aralar duygusal ve sosyal ihtiyaçları diğer çocuklarınızdan farklıdır. Yaşadığı değişim nedeniyle, bocalaması çok normal. Her çocuğunuz, gelişimsel sürecin değişik bir basamağında, dolayısıyla her birinin ihtiyaçları da farklı. İşiniz kolay değil, hem her birinin ayrı bir aktivitesine yetişmek, hem sosyal ve duygusal ihtiyaçlarına cevap verebilmek hem de okulda başarılı olmalarını sağlamaya çalışıyorsunuz. Hele bir de sözünüzü dinlemiyorlarsa işiniz iki misli zor. Günlük rutinleri var mı?
Danışan: Nasıl bir rutin?
Dr. Başak: Yatmak, kalkmak, yemek yemek, duşa girmek gibi günlük aktivitelerini düzenleyen bir rutin.
Danışan: Yapmaya çok çalışıyorum ama oturtamıyoruz bir türlü.

ÇOCUKLARIN HAYATLARINDA BİR RUTİN OLMALI
Dr. Başak: Çocuklar bir şey yapmak istemediklerinde türlü hareketlerle sizi geri püskürtürler. Ya mızmızlanırlar, ya ağlarlar, ya kavga çıkarırlar ya da sürekli ertelerler.
Danışan: Bunların hepsini zaman zaman yaptıkları oluyor. Ama bu teşhis çok doğru, bizi geri püskürtmeyi başarıyorlar, en sonunda kendi istedikleri oluyor.
Dr. Başak: Bunu farkına vardığınıza göre, artık püskürtme karşısında daha kararlı ve güçlü durmanız gerektiğini de görebilirsiniz. Rutinden bahsetmiştik, çocukların hayatlarında bir rutin olmalı ve her gün bu rutine uymalılar. İsterseniz hemen bu gün bir rutin oluşturabilirsiniz. Bu epey detaylı bir rutin olmalı. Her aile bu rutini kendi yapısına ve şartlarına göre oluşturmalı.
Örneğin; her sabah 7’de kalkıp, sabah bakımlarını –yüz yıkama, diş fırçalama- yaptıktan sonra, kendi başlarına giyinip 7.15’de kahvaltı masasına oturmalarını sağlarsanız her biri ile ayrı ayrı ilgilenmek yerine, sorumluluklarına sahip çıkmalarını öğretmiş olursunuz.
Danışan: Bunu oturtmak bile başlı başına bir iş.
Dr. Başak: İlk başlarda zorlanabilirsiniz ama uzun vadede hem kendinize hem de onlara çok büyük bir iyilik yapmış olacaksınız. Aynı şekilde okuldan gelince de rutinleri olmalı. Eve geldiklerinde üstlerini değiştirmeleri, bir şeyler atıştırmaları, ders çalışmaları, akşam yemeği ve yatış saatleri her gün aynı saatte ve şekilde olursa emin olun onlar da çok daha mutlu olacaklar. Yatış saatlerini ise her birinin yaşına göre ayarlamak gerekebilir.
Danışan: Aslında bunu da merak ediyorum. Kaçta yatırmalıyım?
Dr. Başak: Her yaşın uyku ihtiyacı farklıdır. Birçok çocuk doktorunun tavsiyesine göre, gece uykuları 1-3 yaşları arasındaki çocuklar için yaklaşık 12-14 saaat, 3-5 yaşlarındaki çocuklar için yaklaşık 11-13 saat, okula giden 5-12 yaş arasındaki çocuklar için yaklaşık 10-11 saat ve ergenler için 9-10 saat olmalıdır. Dolayısıyla hepsinin 7 de kalkabilmesi için yatış saatlerini uyku ihtiyaçlarına göre ayarlayıp o saatte yatakta olmalarını sağlarsanız işiniz epey kolaylaşır.

KURAL OLMAYAN EVDE KAOS KAÇINILMAZDIR
Danışan: Devamlı “hadi” demekten öyle yoruldum ki, umarım bunu becerebilirim.
Dr. Başak: Hiç vakit kaybetmeden, bugün üçünü de karşınıza alarak bu rutini tüm detayları ile anlatın. Hatta her biri için bir program hazırlayıp ellerine verebilirsiniz, odalarına asabilirler. Eğer her biri kendi programına uyarsa evdeki gerginlikler azalacaktır, biraz önce de söylediğim gibi onlar da bundan memnun kalacaklar. Onlar için bir program oluştururken ev kurallarını da gözden geçirmeniz gerekebilir.
Danışan: Bu konuda gerçekten çok eksik olduğumu farkındayım. Evimizde pek kural uygulayamıyorum diyebilirim.
Dr. Başak: Kural olmayan bir yerde kaos oluşması kaçınılmazdır. Kuralları oluştururken de detaylara dikkat etmek gerek, yoksa çocuklar bu kuralları delmek için bahaneler, fırsatlar yaratacaktır. Örneğin her gün ne kadar televizyon seyredecekleri, hangi saatler arasında, hangi kanalları veya hangi programları seyredebileceklerini detaylı olarak önceden bilmeliler ki her gece problem yaşamayın.
Danışan: Okul zamanı TV seyretmek zaten büyük problem, geçen sene hemen hemen her gece bu nedenle bir tartışma çıkıyordu, sonunda kazanan da çocuklar oluyordu.
Dr. Başak: Öyleyse daha ilk günden bu kuralları uygulamaya başlamak iyi bir fikir olabilir. Yeri gelmişken bir çok ailenin farkına varmadan yaptığı önemli bir yanlıştan bahsetmek istiyorum; akşam yemeği yerken TV seyretmek. Televizyon, yemek yerken kesinlikle kapalı olmalıdır. Hep beraber masa başında oturmak, günlük olaylardan bahsetmek, bilgi ve fikir alışverişinde bulunmak, çocukların düşünce ve duygularını ifade etmelerine fırsat vermek, çocuklar için çok faydalıdır.
Masa başında yapılan sohbetler sırasında çocukların ne kadar çok şey öğrendiğine inanamazsınız. Bazı çocuklar çok kolay konuşmazlar, onları konuşturmak için, küçük oyunlar yaratabilirsiniz. Örneğin; “bu gün okulda seni mutlu eden 2 şey ve seni kızdıran 2 şey neydi” şeklinde bir soruyla bir sohbet açabilirsiniz.
Danışan: Bu maalesef bizim de yaptığımız bir yanlış. Hatta bazen kızım yemeğini alıp odasına gidiyor, bilgisayarın başında yiyor.
Dr. Başak: Bunu okulun ilk gününden itibaren engellemenizi tavsiye ederim. Aynı şekilde bilgisayar kullanımını da bir programa sokmalısınız, yoksa bir çok çocuğun yaşadığı “bilgisayar bağımlılığı” problemi ile karşı karşıya gelebilirsiniz.
Danışan: En büyük kızım bağımlı oldu bile, ama nasıl engel olacağımı da bilemiyorum. “Ödev var” “araştırmam var” diyor geçiyor bilgisayarın başına ama sonra da kalkmak bilmiyor.
Dr. Başak: Bu nedenle kuralları çok detaylı bir şekilde hazırlamak şart. Ödev için ne kadar, oyun için ne kadar, arkadaşları ile sohbetler için ne kadar zaman harcayabilir? Örneğin onlara şunu söyleyebilirsiniz: “Okulla ilgili görevler bittikten sonra ödül olarak yarım saat bilgisayar kullanma hakkı kazanabilirsiniz.
Danışan: Onları sürekli takip etmem gerekecek.
Dr. Başak: Haklısınız, takip gerekli, kuralları koymak yeterli değil. Devamlılık ve kararlılık da bir o kadar önemli. Kurallar konusunda kararlı olmadığınızı hissederlerse iki gün sonra tüm kuralların boşa gittiğine şahit olabilirsiniz. Bu hem otoritenizi sarsar hem de onların iç disiplinlerini geliştirmelerine engel olur.

ÇOCUKLARINIZI MOTİVE EDİN
Danışan: Bu anlattıklarınızı uygulamak ilk günler çok zor olacak, uzun bir yaz tatilinden sonra epey rahata alıştılar.
Dr. Başak: Tatilden sonra işe başlamak bize nasıl zor geliyorsa, onlara da okula gitmek, kurallara uymak haklı olarak zor gelecektir. Bu nedenle ilk günler bu kurallara isyan edebilirler, okulla ilgili, koyduğunuz programla ilgili olumsuz duygular yaşayabilirler. Okulla ilgili duygularını olumluya çevirmek, okulun neden önemli olduğu hakkında sohbetler yapmak, okula gitmenin hayatlarında nasıl bir fayda sağlayacağını hatırlatmak, onları motive etmek, okulla ilgili sağlıklı duygular geliştirmelerini sağlayacaktır. Bu arada eğer rutininizi oluşturup, kuralları belirleyip, programınıza sadık kalırsanız, geçen sene yaşadığınız gibi kaos ve çatışmalar yaşayıp tükenmezsiniz. Bunun yerine, enerjinizi, çocuklarınızın asıl ihtiyacı olan duygusal desteği vermek için kullanıp, mutlu ve sağlıklı bir okul yılı geçirmelerine katkıda bulunmuş olursunuz.

Yazarın Tüm Yazıları