Paylaş
Türklüğü yaşamak güzel
Bahar yağmuru yolun ortasında anide bastırıverdi. Ofise girinceye kadar tepeden tırnağa öylesine ıslandık ki havuza düşseydik dışarıya daha kuru çıkardık. İstanbul gibi New York'un havası da bir gün içinde bir kaç mevsim değiştiriyor. Yoğun sisten sonra şiddetli yağmurdan şikayetçiler azınlıkta olsa gerek. Beşinci Cadde'de kadınlı-erkekli yürüyenlerin bardaktan boşanırcasına yağan yağmuru pek umursadığı yok. Mağaza tenteleri altına sığınanların sayısı dahi fazla değildi.
Gerçek New York tutkusu bu olsa gerek. Gözde kentin hummasına yakalanmış olanlar gökten taş da yağsa New York yaşamını dışlayacağa benzemiyor. Geçen hafta onlarca bin insan düşleri süsleyen şehrin cazibesine alışık olunmayan nitelikte katkıda bulundular. Kadını erkeği, genci-yaşlısı, işçisi ve öğrencisiyle 30 bini aşkın ırkdaş ve soydaşımız geleneksel Türk Yürüyüşü ve Türk haftası nedeniyle kent mozayiğine renk, ses ve canlılık kattılar.
New York'ta Türklüğü yaşamak güzel şey. Manhattan caddelerinde saatlerce süren yürüyüşte Mehter Takımı'nın görkemi, genç kız ve erkeklerin Atatürk, ayyıldızlı resmedilmiş tişörtler içinde gururlu görünüşü, başörtü-türbanlı kadınların Türk bayraklarını yorulmadan dalgalandırması, bando ve müzik gruplarının marşlar ve Türk şarkıları icrası, lüks araba kaportalarında hilal ve yıldızlar denizler ötesine düşen bu dev ülkede Türklüğün dünya döndükçe canlı kalacağını kanıtladı. Sokaklarda döner, köfte tezgahları, hediyelik Türk ürün pazarları kuruldu. New York'ta yahudilerden İrlanda, İtalyan, Polonya'lılara yabancı azınlıkların milyonu aşan yürüyüşlerini takip ettik. Ama hiç birinde binlerce insanın '' Türkiye, Türkiye'' haykırışlarındaki köken bağı kararlılığına şahit olmadık. Binalarda yankılanan Türklük çağrısının coşkusu bu yıl da boğazımızda düğümlendi. Bu sahneleri bir kaç cümleye sığdırmak, duygu şahlanışını kelimelerle nakletmek kolay değil. Görmek lazım.
Balo, konser, Türk bayraklarıyla donanmış gemide New York turuyla geçen haftayı karartmaya yönetenler bu yıl da boy gösterdiler. Pontus Devleti, Constantinople hayalinden vazgeçmeyen palikaryaların direklere, yol kavşaklarına astığı karalama bildirilerini gözünü budaktan sakınmayan Young Turks gençleri bir kaç saat içinde indirip çöpe attılar.
Türklük şahlanması yalnızca New York'a özgü değil. Bir hafta önce Dallas'da binlerce Amerika'lının izlediği ' Türk Festivali'nde Türkiye yaşandı. Texas'lı Türkler anavatan söz konusu olduğunda tek ses-tek yürek oluyorlar. Festivali hazırlayan Türk Amerikan Derneği'nin başkanı Şaduman Gürbüz amacın adet, gelenek ve kültürümüzü Amerika'lılara yaymayı amaç gösteriyor.
Uçak mühendisi Ergin Gürbüz'le evli, Şişli Etfal Hastanesi eski başhemşiresi Şaduman Gürbüz festival hazırlığının aylarca sürdüğünü söylüyor. Türk folkloru ve milli dansları Amerika ve Kanada'da yıllarca sergileyen TCI Travel şirketi sahibi Ercüment Kılıç, Ankara'lıların uğrağı 'Mangal'ın sahibi,şimdi Cafe İstanbul'u işleten Erol, lüks güzellik salonu sahibi Hakan Gül, Prof. Hasan Pirkul'un eşi Tülin, Prof. Yıldırım Hürmüzlü, elektronik mühendisi Mehmet Delikanlıoğlu, uçak mühendisi Mithat, eşi Neriman Yüce, bilgisayar mühendisi Murat Özkan, THY'nın eski baş hostesi İnci Reynolds, emekli subay Ziya Tek, kompüter şirketi sahibi Seyfi Şenbayrak, modacı karı-koca İlkay ve Raşit Türk, kimya mühendisi Rasim Çakmak, bankacı eşi Şelale, Türk musevisi Rachel-Bernard Bortnick, Mehmet-Nazan Baloş, Şebnem Jaji, Dr. Ferit- Ayşe Nur Acar, Kürşat-Bengü Doğru, Levent ve Betil Bayraktaroğlu çiftleri, Serdar Toprak, Nuri Sabuncu festivali gerçekleştiren grubun başında geliyorlar. Türkiye'den HOY-TUR halk dansları topluluğu, Group Laçin gösterileri, şarkıcı Yaşar ve Leyla'nın konserleri, çocuk folk dansçıları, Karagöz-Hacıvat oyunları Fransa büyüklüğündeki Texas'ın gazetelerinde geniş yer kapladı.
Amerika Mayıs'ta kuzeyden güneye doya doya Türklüğü yaşadı. Amerika'daki Türkler konu anavatan olduğunda 'Gözden ırak, gönülden ırak' özdeyişinin yanlışlığını gene ispat ettiler. İsterseniz Türk Haftası ve Türk Festivali'ni izleyenlere sorun.
Paylaş