Paylaş
Zirvedeki DOĞANÇAY
BEYAZ eldivenli garsonlar sağda solda kümelenmiş davetliler arasında şampanya, havyar süslü minik kanepe tepsilerini gezdiriyor. Diplomat, sanatçı, eleştirmenler New York sosyetesinin seçkin kişileriyle sohbet içinde. Fransız Kültür Merkezi'nin Bastille Günü partisinde tanıdık çehre ararken gözüme duvardaki bazı tablolar takılıyor. Sanat aleminin aşina olduğu Doğançay stili bu. Mümkün değil diyorum Fransız kültür temsilciliğinde Doğançay tablolarının işi ne? Ama yanıldığıma seviniyorum. Cezanne, Monet, Degas, Matisse gibi dev ressamları çıkaran ülkenin New York'ta görkemli bir merkezinde Türk sanatçısı Burhan Doğançay tabloları en göz alıcı duvarlarda. Alt köşelerde imzalarına bakarken gurur dalgalanması geçiyor içimden.
Burhan Doğançay bence anavatanından fazla dışarda tanınıyor. New York'u 40 yıldır mesken edinen Doğançay modern Türk resmini uluslararası zirvede temsil ediyor. Viyana'da Modern Kunst, Paris'te Musee d'Art Moderne, İsrail, İsviçre, Japonya, Rusya, Kanada, Brezilya'ya sayısız müzede Türk ressamının eserleri sergileniyor. Oysa Amerika, Doğançay'ın sanatını kucaklayan ülkelerin başında geliyor. Boston, Chicago, Los Angeles, Fort Worth, Saint Louis'de müze ve galerilerde tabloları asılı. B.Doğançay imzalı eserler New York'ta The Museum of Modern Art, The Solomon R. Gugenheim, The Museum of City of New York, The Brooklyn Museum gibi dünyaca ünlü müzelerde teşhir ediliyor. Chase Manhattan, Citibank, RCA Corp.'un genel merkez binalarında üst düzey yönetici ofisleri Doğançay tablolarıyla kaplı. Sanata doymaz, yorulmak bilmez bir kişiliğe sahip Doğançay. Karakalem, suluboya, litoğrafi, grafik, yağlıboya, halı dizaynı ve fotoğrafçılığı yıllardır kendine özgü stille yorumluyor. Görgü, tecrübe, yetenek birikimi heyecan dolu ses tonu ve atletik yapısı 70'ine merdiven dayamış yaşına tezat düşüyor.
New York dünyanın sanat merkezi. Günümüzdeki Türk sanatçılarının tanınmadığı bu ülkede eserleri müze, galeri, özel koleksiyonlarda sergilenen Burhan Doğançay ise süratli yaşam temposuna mola verecek zaman bulamıyor. ‘‘90 bin ressam, 500 bin fotoğrafçı burada kıyasıya rekabet yarışında. Hergün onlarca bin insanın gelip geçtiği J.F. Kennedy havaalanında bu yıl ortasında açılan Brooklyn Köprüsü fotoğraf sergimi gördüğü ilgi üzerine 2000 yılı yazına kadar uzattılar. Bu köprü dünyanın en ünlü köprüsü. Hudson Hill Press ‘‘Rüyaların Köprüsü ’’ adıyla fotoğraflarımı 120 sayfalık bir kitapta yayımladı. Barnes and Noble Kitapevi'nin çeşitli şubelerinde kitap imzalamaya gidiyorum.’’ diyor bir çırpıda.
Fotoğrafçılara en çok konu olan Brooklyn Köprüsü'nün JFK'de sergilenmesi için yalnızca Doğançay'ın fotoğraflarının seçilmesi ve bir kitapta yeralması Türk sanatçı için başlı başına bir başarı. Ayrıca bu Doğançay'ın eserlerini içeren kitapların üçüncüsü. 1986 da 'Doğançay' başlıklı, Gugenheim Müzesi direktörü Thomas M. Messer'in önsözünü yazdığı 75 dolar fiyatlı 252 sayfalık kitaptan sonra Burhan Doğançay'ın gittiği 106 ülkede çektiği resimler ‘‘Duvarlarda Seks ve Kalp ’’adlı kitapta yayımlandı.
Amerika ve Avrupa basınında gazete ve dergilerde hakkında sayısız yazılar çıkan, TV'lerde röportajları yapılan, Türkiye'de Cumhurbaşkanlık Ulusal Sanat Madalyası, Rus Kültür Bakanlığı'nın başarı madalya ödülüne layık görülen Doğançay için yabancı eleştirmenler ‘‘Dünya sanatına katkıda bulunan uluslararası ressam’’ diye söz ediyorlar.
Hukuk ve ekonomi eğitiminden sonra Avrupa ve Amerika'daki gençlik yıllarında ailesini beklediği diplomatik alan yerine sanatı meslek seçen delikanlı ruhlu Burhan Doğançay ise Türk resminin hala ülke sınırlarını aşamadığına üzülüyor. Şöhreti anavatanı dışında yakalamış olan Doğançay New York'un sanatçılar mahallesi Soho'daki stüdyosundan ‘‘Dışardaki sanat gösterilerimiz 16-17'inci yüzyılların ilerisine hala ulaşamadı. Oysa bizde yetenekli ressamlar var. Önemli olan modern Türk sanatını dışarıya taşımak için devletimizin desteği gerekli.''diye Ankara'ya mesaj gönderiyor.
Paylaş