Sırtım bar taburesine dayalı, gözlerim içki şişeleri rafları üstünde sıralanmış bir düzine televizyon ekranında.
Akşam haberleri yayında. İstasyon zap'lamaya gerek yok, başımı sağa-sola çevirmem kafi. Kandahar'ı bombalayan uçaklar, özel komando timlerinin Tora Bora mağaralarında Taliban avı, Kandahar varoşlarında mayın kurbanı sakat çocukların hastane görüntüleri yanyana. Sonra hakim karşısında kelepçeleri çözülen zayıf bedenli bir kadın. Beş çocuğunun kafalarını banyo küvetine sokarak öldürmüş. Bir diğerinde müebbed hapse mahkum polis katili Amerikalı zenci militan Rap Brown. Cezaevinde islamiyete sarılmış katilin başında kefiye, elinde tesbih. Davası yeniden görülüyor. Milyoner emlakçi Robert Durst'un resmi ekran köşesinde beliriyor. Sunucu karısını öldürmekle suçlanan Durst'un ayrıca yaşlı bir adamı testereyle parçalara ayırıp denize attığını, polise açıklama yapacak eski kız arkadaşının da evinde ölü bulduğunu anlatıyor. Gene bir mahkeme salonu, buz hokeyinde oğlunu döven takım arkadaşının babasını yumruklayarak öldüren adamın savunması naklediliyor.
BİSHOP’UN MACERASI
Günün yorgunluğunu atmak için iki kadeh içeceğiz ama akşam haberleri gerginliği alıp götürecek yerde katmerleştiriyor. Ekrana gelen bir doktor 2001 yılında tütünden 500 bin kişinin öldüğünü açıklıyor. Yeni yaktığım sigaranın tadı acı geliyor, söndürüyorum. Sol uçta iki ayrı istasyonda aynı haber. Portre resimde sevimli bir erkek çocuğu gülümsüyor. Ardında Tampa kentinde 42 katlı Bank of America binasına asılı bir uçak görüntüsü geliyor. 15 yaşındaki Charles Bishop uçuş eğitimi gördüğü okuldan kaçırdığı tek motorlu Cessna 172R ile binaya dalıp intihar etmiş.
Amerikalı kanıksamış perde indirmeyen bu trajedilere. Yeni Dünya'nın ilk milyarderi John Davison Rockefeller kanlı olaylardan fazlasıyla rahatsız olduğu için ailesi yaşlılık yıllarında 'Baba' Rockefeller için çevreyi yalnızca toz pembe gösteren, harp-cinayet olmayan haberleri içeren özel bir gazete bastırmaya başlamış. Bizim ne böyle bir seçeneğimiz ne de gerçekleri örtbas eden yaşam düzeni sürmeye niyetimiz var.
Son olaylarda Amerikan sosyal sistemini, aile düzenini en iyi yansıtan örnek orta sekizinci sınıf öğrencisi Charles Bishop'un intihar uçuşu. 11 Eylül terör saldırılarından sonra uçağa tırnak makası, cımbızla dahi girmek yasaklanmışken bacak kadar çocuk okuldan uçak kaçırmayı beceriyor. Araba ehliyeti alamayacak yaştaki çocuğa uçak teslim ediliyor. Charles ana-baba şefkati görmemiş. Arkadaşları kedi ve köpeği dışında kimseye sevgi duymadığını anlatıyorlar. Olayın tatsız yanı ise toplumda kendini dışlanmış hisseden, aile bağları zayıf gençlerin kanlı olayları kopyalama eğiliminde olması. Amerika'da uçuş okulları ile zenginlerin sahip olduğu uçak sayısı 250 bin. Charles'ın çılgınlığını örnek almak isteyenlerin uçak tedariki fazlaca güç olmayacak.
Hala Türkiye'den arayıp, ‘‘New York'ta yaşamaya korkmuyor musun?’’ diyenlere ‘‘Alıştık’’ yanıtını veriyorum. Başkan Yardımcısı Dick Cheney dahi yeraltı sığınağında yaşıyor. Gene de Amerika 2002'ye eskiye kıyasla çok daha güvenle girdi. Alınan sıkı güvenlik yöntemleri bir polis devletini anımsatıyor. Arjantin dönüşü havaalanında gazını boşalttığım çakmağıma el koymak istediler. Geri dönüp postaneden zarf içinde evime postalamaya mecbur kaldım. Makosenimin sol teki metal cızırtısı verdiği için astarı kaldırılıp incelendi. Ama bu yeni düzende ayrıcalık yok. Kontrolda bakandan senatöre kimsenin gözyaşına bakılmıyor. Michigan milletvekili John Dingell başkent havaalanında elektronik aygıtlar alarm verdiği için külotuna kadar soyuldu
TERÖRİST AVI
ABD eski Başkan Yardımcısı Dan Quayle minik makası, Ulaştırma Bakanı Norman Mineta iç cebindeki aluminyum kağıda sarılı nane şekeri yüzünden tepeden tırnağa arandılar. New Jersey Senatörü Robert Torricelli resimli kimliğini unuttuğu için, California milletvekili Darrell İssa büyük babası Lübnanlı olduğu gerekçesiyle uçağa bindirilmediler.
New York'ta cadde başlarında Pakistanlı, Nijeryalı satıcılar, taksilerde Afgan şoförler, çarşı-pazarda Ortadoğulu esnaf, türbanlı Sihler, İslam ülkelerinden top sakallı tezgahtarlar gibi yerkürenin her bucağından insan var. Kent halkının yüzde 36'sı göçmen. Bunca yabancı kökenli arasında terörist avı uzun süreceğe benziyor.