Paylaş
Turizm şirketi işleten arkadaşıma hristiyan kiliseleri turu masraflarını peşinen ödemişti. Tek başına çalışan arkadaşım akşam beni arayarak önemli işi çıktığını, ertesi gün ofise gecikerek geleceğini söylemişti.
Papaza "Tur belgeleri yarın hazır olur" deyince son hafta içinde ofiste kimseyle konuşamadığını söyleyerek "Yarın Ankara’ya gidiyoruz. Otel, tur rezervasyonlarını almadan yola çıkmam" dedi. Hava gerginleşmişti. Papazın eşi "Tarihi bir seyahate çıkacağız, çok heyecanlıyım. Kapaodokya nerede" diye arka duvarda iki dosya boyu Türkiye haritasını işaret etti. Konuya aşina değilim. Kapaodokya’nın yerini dahi bilmiyorum.
Elimi tersten harita üstüne koydum. Baş parmağım Tekirdağ, serçe parmağım Kahramanmaraş, orta parmağım Erzurum’u geçmişti. "Buraları uygarlıkların yatağı" dedim bir çırpıda. Papazla karısı bön bön yüzüme bakıyordu. Bir koşu kat komşumuz seyahat acentesi Frommer’e gittim. Popüler seyahat şirketinin Türkiye turları sorumlusu anlattıklarımı dinledikten sonra Amerikalı papazın tur rezervasyonları işini üslenip günümüzü kurtardı. Acemi turizmci arkadaşım da ertesi gün uzun nutkumu dinledi.
Köprülerin altından çok sular geçti o günden bugüne. Seyahat işleri çok basitleşti. Dünyanın en ücra köşesinden bir diğerine gidip gelmek bir kredi kartı ile mümkün. Uçak, otel, kiralık otomobil gibi ihtiyaçları için de seyahat ofislerinin kapısını aşındırmaya gerek yok, internet tüm işlemleri göz kırpıncaya hallediyor.
Turizm ve seyahat sektörü son çeyrek asırda küresel bir hizmet sanayisine dönüştü. 2008'de global turizm trafiği 917 milyon yerli yabancı turist akışına sahne oldu. Uluslararası turizmin sürekli artış gösterisi 2012’de 200’ü aşkın ülkede 1 trilyon 400 milyar tutarında ihracat kazancı üretti. Turizm çevreleri 2030’da Amerika’ya bir milyar turist girişinin gerçekleşmesini ümit ediyor.
Paylaş