İsim babası Hürriyet

Yıllar sonra tekrar Arjantin'deyim. Allende darbesini izlemek için Şili hudutunun açılmasını beklemek üzere ilk kez geldiğim bu ülkede daha sonra Falkland-Malvinas Savaşı sırasında aylarca kaldım.

Şimdi ekonomik kriz açısından Türkiye ile ikiz kardeş benzerliğindeki ülkede siyasi ve sosyal patlama eşiğine gelmiş olayları incelemek üzere buradayım. Yabancısı olmadığım Buenos Aires'te ilişki tazelenecek tanıdıklar, et yemekleriyle ünlü halk lokantaları, politik tartışmaları gözlediğimiz entel kahvehaneleri var. Ama aklım başka yerde, ilk görmek istediğim küçük bir meydan ve ortasındaki saat kulesi.

Sheraton Oteli karşısındaki meydana gelirken heyecanım doruğunda. Meydanın dört köşesinde direklere asılı çelik levhalarda hep aynı ibare. Renkli harfleri tekrar tekrar okuyorum ‘‘Plaza Fuerza Aereo Argentina’’ (Arjantin Hava Kuvvetleri Meydanı). Yüreğimin kabardığını hissediyorum.

Ceviz ağaçlarıyla çevrili meydan ortasına yürüyorum. Londra'nın ünlü Big-Ben saat kulesinin ufak çapta kopyası karşımda. Parmaklıkla çevrili kule girişindeki levhada ‘‘Torre Monumental’’ (Anıt Kulesi) ve hemen altında ‘‘Ex-Torre de Los İngleses’’ ( Eski İngiltere Kulesi) yazılı. Meydan ile kulenin isim babası benim. Açılışında verilen isimlerin 70 yıl sonra değiştirilmesine ben sebep oldum. Duygulanmamın nedeni bu. Olayı kısaca özetleyeyim:

19 yıl önce Arjantin ile İngiltere arasında Malvinas-Falkland Savaşı'nı izliyorum. Devlet Başkanı General Galtieri işsizlik ve enflasyondan kıvranan Arjantinlilerin dikkatini dağıtmak üzere İngiliz kolonisi Falkland Adaları'nı işgal etmiş. Adalar ülkenin güney doğusunda. Askeri birliklerin üslendiği Patagonya'yı ziyaret ettikten sonra döndüğümüz başkentte hergün resmi brifinglere katılıyoruz. Arjantin askeri kuvvetlerinin sözcüsü Albay Juan, Sheraton Oteli'ndeki gazeteci kalabalığı karşısında brifing verirken İngiliz muhabirlerin sataşmasına hedef olurdu. Meydanda futbol oynadıktan sonra kirli eşofman ve topla brifinge gelen İngiliz muhabirler, Juan her seferinde ‘‘Malvinas ve başkenti Puerto Argentino’’ dedikçe ‘‘Hayır orası Falkland, başkent ise Port Stanley’’ diye çıkışırlardı. Daha sonra Arjantinli subayın askeri harekat hakkında verdiği bilgileri ‘‘Gerçekleri saklıyorsun, bugün iki uçağınızı düşürdük’’ diye yalanlamaya çalışırlardı.

20 dakikalık brifinglerde Albay Juan tercüman kullandığı için zamanın yarısı tercüme ve tartışmayla sürerdi. İçime bıkkınlık geldiği için iyi dostluk kurduğum Juan'a tüm muhabirlere haksızlık edildiğinden şikayetçi oldum. Ertesi gün sözcü İngilizlere ‘‘Eğer tartışmaya devam ederseniz sorularınızı yanıtlamayacağım’’ diyerek konuyu kesip attı. Aynı anda bana bakarak hafifçe tebessüm etti. Ama işgali hatalı Falkland'da tek taraflı, ‘dev ile cüce’ arasında bir harp başlamıştı. Falkland Adaları'na liselerden toplanıp gönderilen liseli Arjantinli gençler silah tutmasını dahi bilmiyorlardı. Seçme İngiliz komandaları tarafından savaşta yok edilirken bir İngiliz denizaltısı açık denizde eğitim gemisi General Bregano'yu topilleyerek yüzlerce bahriye öğrencisinin ölümüne sebep oldu.

Ertesi gün brifinge gelmek üzere meydandan geçerken bir tabelada adının ‘‘İngiltere Meydanı’’, ortasındaki saat kulesinin ise ‘‘İngiltere Kulesi ’’ olduğunu görünce içim cız etti. Brifingden sonra Albay Juan'ın ofisine kahve içmeye gittiğimde selam-sabahsız konuya girdim. ‘‘Türkiye'nin harp ettiği bir ülkenin muhabirleri başkent Ankara'da askeri sözcüyle kesin böyle tartışamaz. Daha da önemlisi İngiliz kuvvetleri 16-17 yaşındaki gençlerinizi öldürüyor. Okul geminizi batırıyor, bazı muhabirler Buenos Aires'in dahi bombalanacağını söylüyor. Karşıdaki meydanın, ortasındaki kulenin adları İngiliz. Biz de olsa bir gecede halkımız indirir bu tabelaları. Nasıl oluyor da buna gönlünüz razı oluyor?’’ dedim. Juan'ın çehresi renkten renge girdi.

Kısa süre sonra harp sona erdi, üç aya yakın kaldığım Arjantin'den ayrıldım. Ne kadar zaman geçtiğini hatırlamıyorum, Albay Juan beni telefonla arayıp hoşbeşten sonra ‘‘Uyarınıza teşekkür ederim, yetkililerle konuştum, meydanın ve saatin isimlerini değiştireceğiz’’ dedi. Meydan ve 24 Mayıs 1916'da İngiliz mimarlık firması Hopkins and Gordon Ltd'nin tüm malzemelerini Londra'dan getirerek diktiği saat kulesi hala yerinde ama İngiliz isimler kaldırılmış. Artık her ikisi de Arjantin adlarını taşıyor.
Yazarın Tüm Yazıları