Beş yaşında inşaat işçisi, 3 yaşında milyoner

Şişkin yanaklı çocuk çöplüğe eğilmiş ekmek parçası arıyor. Kamera yaklaşıyor, 6-7 yaşlarındaki çocuk daha belirgin ekranda. Sunucu yiyecek arayan çekik gözlü çocuğun Japon olduğunu söylüyor.

Dünyanın en büyük 3'üncü ekonomisine sahip Japonya'da son 60 yıldır görülmemiş bir manzara bu. Japonlar son bir hafta içinde tepeden tabana düştüler. İlkin deprem, sonra tsunami afetine hedef olan Japonya'nın uzun zaman bağış vericiden, alıcı konumunda kalacağa benziyor.Japonların aksine yoksul çocuklar Afrika'da, Güney Asya'da alışılmış görüntülerin aktörleri. Hindistan'da 20 kuruş yevmiye ile inşaatlarda  çalıştırılıyor. Çocuk tacirleri kolu, bacağı sopa inceliğinde 5,6 yaş civarı çocukları ailelerinden kiralayıp uzak köylerde satıyorlar. Tacirler aileye güven vermek için 1000 rupe (22 dolar) borç veriyorlar. Çoğu kız çocuğu işçiler çamurdan kalıp tuğla yapıp güneşte kuruttuktan sonra inşaatlara taşıyorlar. Okuma yazma bilmeyen aileler işçi defterinde çocuğunun borç bitiş tarihini okuyamıyorlar. Kaptırdıkları çocuklarını da göremiyorlar. İnsan hakları kuruluşları valilikler önünde, '' Çocuk esirleri azat et'' yazılı pankartlarla gösteri yapıyorlar. Sonuç yok. Esir çocuklar boğaz tokluğuna çamur tuğla üretirken evleniyorlar. Çocukları da tuğlacılığa  başlıyor. Bu süreç yıllardır devam ediyor.

Amerika zenginler klübünün başta gelen üyesi. Aynı zamanda tezatlar ülkesi. Tarım, hayvancılık, petrol ürünleriyle ekonomisi gıpta uyandıran Texas'ta 17 ilçe, ülkenin en yoksulları listesinin tepesinde. Yeni Dünya denilen ülkede 2008'de 39.8 milyon olan yoksul sayısı 20009'da 43.6 milyona ulaştı. Sosyal bilimciler 25 ile 75 yaşları arasında Amerikalıların yüzde 58.5'inin asgari bir yıl yoksulluk  çekeceğini söylüyorlar.

Zengin, yoksul tanımları da diğer ülkelerden farklı Amerika'da. Kırsal kesimde kişi başına düşen 5,213 dolar yoksulluk kriteri. Oysa çoğu aileler bu meblağ ile geçinme yolunu bulmuşlar. New York'ta bu rakamın iki misli geliri olanlar yoksul sınıfındakiler.

Sokak kavşaklarında çöp sepetlerinde köfte-ekmek parçaları arayanlar var ama görenleri rahatsız eden gıda sarfiyatına karşı çıkan yok. Geçenlerde bir İtalyan lokantasında garson yan masaya sormadan tereyağ ve kızarmış ekmek tabaklarını bıraktı.Yemek siparişi almaya geldiğinde dört müşterinin yaşlısı ''Makarna ekmekle yenmez. Alın lütfen.'' deyince artık gıda tepsisine el değmemiş dilim ekmekleri ve tereyağını ters çevirip boca etti.

Amerikan çocukları 1.5 milyar nüfuslu Hindistan'daki yaşıtlarından daha şanslı. Çöpler arasında yiyecek arayan çocukları pek görmedim, ağzında gümüş kaşıkla doğanlar var, Kira Rose gibi.

Onbir yaşındaki Kira profesyonel tenisçi Lisa Bonder ile milyarder iş adamı Kirkor Kirkoryan'ın kızı. 1917'de Harput'tan Amerika'ya göçeden bir Ermeni aileden dünyaya gelen Kirkoryan 34 yaşındaki Lisa ile 1999'da evlendi. Evlilik 28 gün sürdü. Lisa kendisinden 48 yaş büyük olan Ermeni işadamına boşanma davası açtı. Kirkoryan MGM, United Artists film şirketlerinin sahibi. Ekonomik kriz öncesi 16 milyar dolarlık serveti olan Kirkoryan ayrıca Las Vegas'ta MGM Grand Hotel, Mirage, Bellagio otelleri, G.M., Chrysler ve Ford şirketlerinin baş hissedarı. 500 milyon dolara yakın bağışları nedeniyle Cumhurbaşkanı Koçaryan'dan 'Ermenistan'ın Milli Kahramanı''nişanını aldı.

Kirkoryan mahkemeye gitmeden ilkin aylık 20 bin sonra 75 bin dolar çocuk nafakası ödemeye başladı.Birikmiş aylıklar için 10 milyon dolar verdi. Lisa 320 bin dolar afakada ısrar etti.  Kirkoryan 28 gün evli kaldığı Lisa'nın sevgilisi emlakçı Steve Bing'in arkasına taktığı detektifler çöp sepetindeki diş fırçasını DNA testinden geçirdiler.Test sonucunda Kira'nın babasının  Kirkoryan değil, aktris Elizabeth Hurley'i de hamile bırakan Bing olduğu ortaya çıktı. Kirkoryan babası olmadığı halde Kira'ya servet sayılacak meblağda nafaka ödemeye devam ediyor.

Yazarın Tüm Yazıları