Önümdeki fişleri sayıyorum 3240 dolar. Kumar kazancıyla neler yapacağımın sevincindeyim. Jackie'ye sesleniyorum: ‘‘Fişleri bozduracağım kasiyer nerede?’’ Sarışın krupiyer ‘‘Size levhayı gördünüz mü diye sormuştum. Bu oyunda para yok’’ demez mi?
Kansas City'de rezervasyon yaptığım Sheraton bir tepe yamacında. Hürriyet'in Amerika'da yüksek eğitim programına katılan Türk öğrencileriyle görüşeceğim. Sonbahar güneşi çoktan bulutlar ardına çekilmiş. Odama yerleştikten sonra lobiye iniyorum. Niyetim bir kaç lokma atıştırıp uykuya çekilmek. Sabah erkenden üniversitede gençlerimizle buluşacağım.
Rezervasyon memuru soruyor: ‘‘İki lokantamız var. Biri Amerikan, diğeri Çin. Hangisini tercih edersiniz?’’, ‘‘Farketmez’’ diyorum. Tarif ediyor: ‘‘Hediyelik eşya dükkanını geçin Amerikan lokantası orada. Yürümeye devam edin koridor sonundaki Çin.’’
İlk lokanta kapısındaki yönetici ‘‘Saat 22.00'ye kadar doluyuz. Lütfen adınızı verin’’ diyor. İki saat beklemeye niyetim yok. Koridoru takip ediyorum. Renkli giysiler içinde güleryüzlü Çinli kız daha insaflı: ‘‘Tek kişilik ilk masamız 45 dakika sonra hazır olacak. Yandaki gazinoda oyalanın. Ben size haber veririm.’’
Gazino dediği Robert De Niro - Sharon Stone ikilisinin beyazperdeye getirdiği kumarhane. Sakızağacı'ndaki Miltiyadis'in bildiğimiz çay bahçesi değil. Otelden çıkıp Kansas City'de restoran arayışına çıkacak halimiz yok. Lokantanın bitişiğine yöneliyorum. Otuz metre ötede iki duvarın birleştiği köşede ışıklı, iri harflerle ‘Casino’ yazıyor. Kumarhanenin böylesi dostlar başına. Uzunca tek bir masa, etrafında on kadar erkek-kadın. O kadar. Krupiye sarışın, alımlı bir kadın. Yaklaştığımı görünce sondaki boş iskemleyi işaret edip ‘‘Hoşgeldiniz’’ diyor.
Gözleri üstümde yumuşak sesle konuşuyor: ‘‘Gördünüz levhayı değil mi? İstediğiniz kadar oynayabilirsiniz. Klasik 21 (Black Jack) masası bu.’’ Başımı eğip ‘tamam’ mesajı veriyorum. Cebimden çıkardığım yirmi dolara karşılık fişler koyuyor önüme. Basit bir oyun 21. Bir doları öne sürüp oyuna katılıyorum.
Candan bir kadın krupiye. Kağıt dağıtırken sürekli özel hayatını anlatıyor. Dul, iki küçük çocuk sahibi imiş. Gündüzleri bir okulda muhasebe dersi alıyormuş. Doğum yeri Texas'ta büyümüş, evlenerek Kansas City'ye gelmiş. Kocasını yatakta teyze kızıyla basınca ayrılmışlar. İşsiz kocası nafaka veremediği için bu otelde çalışmaya başlamış. Bazı oyuncular evlenme teklif ediyorlarmış. Taksitle araba almış, okula giderken çocuklarını kreşe bırakıyormuş.
Masaya oturalı on dakika olmadan krupiye Jackie'nin tüm hayat hikayesini öğrenmiş oluyoruz. Oyun kağıtlı kumar şöyle dursun Milli Piyango veya Toto'da şimdiye kadar amorti kazandığım vaki değil. Oysa bu masada sürekli 19-20 veya 21 çıkıyor kağıtlardan. Jackie fişleri yığıyor önüme. Filmlerde izleyicilere heyecan veren abartmalı sahneler geliyor aklıma, duble yapıp fişleri sürüyorum ve hálá kazanıyorum. Bu arada masadaki eski oyuncular kalkıyor, yerlerini arkada bekleyenler alıyor. Önümdeki fişleri sayıyorum 3240 dolar. Kumar kazancıyla neler yapacağımın sevincindeyim. Birisi sırtıma dokunup ‘‘Efendim lokantada yeriniz açıldı, buyrun’’ deyince Jackie'ye sesleniyorum: ‘‘Tamam ben ayrılıyorum. Fişleri bozduracağım kasiyer nerede?’’ Sarışın krupiyer ‘‘Size levhayı gördünüz mü diye sormuştum. Bu oyunda para yok’’ demez mi? ‘Casino’ yazısı altındaki panoda küçük harflerle bu masada lokantada sıra bekleyenlerin kumar zevkini tatmin için masum bir oyun oynandığını, talihli oyunculara para ödenmediği yazıyor. Kırk yılın başında bir kez şansımız yaver gitti derken umutlarım üstüne buz çöküyor. Jackie'ye veda etmeden lokantanın yolunu tutuyorum.
Amerika'da kumar Sheraton Oteli'ndeki gibi masum bir oyun değil. Yanlış bilmiyorsak üretimi olmamasına rağmen kumar Yeni Dünya'nın bir numaralı sanayii. Hawaii, Utah ve Tennessee dışında 47 eyalette kumar yasal. Amerikalıların geçen yıl kumarda harcadıkları para 900 milyar doları aşkın. Afrika kıtasındaki ülkelerin toplam bütçelerinin üstündeki bu meblağ Amerikan halkının yıllık kazancının yüzde 10'u kadar. Üstelik bu rakama yasadışı oyunlarda dönen milyarlarca dolar dahil değil.
Yasal kumarın 600 milyar doları başta Nevada ve New Jersey olmak üzere 29 eyaletteki ‘Casino’larda yer alıyor. Kumar çeşitlerinde gazinolardaki slot makineleri, rulet, poker, bakara, Black Jack, Crap gibi kağıt ve zar oyunları yanısıra at ve köpek yarışları, lotaryalar, kiliselerde, kulüplerde bingo, Jai-Alai oyunları var. İstatistikler Amerikan halkının yüzde 86'sının yaşam boyunca asgari bir kez kumar oynadığını ortaya koyuyor.
Her yerde olduğu gibi tehlikeli bir tutku kumar. Başkan Bush döneminin Eğitim Bakanı William Bennett'in yılda kumara bir milyon dolar harcayarak maddi varlığını kaybetmesi, mültimilyoner işadamı Leonard Tose'un 25 milyon dolarlık kumar borcunu ödemek için sahibi olduğu Philadelphia Eagles futbol takımını satması, şans-talih oyunları tutkusuna kapılmış Amerikalılar arasında fazlaca tepki görmedi. Neyse ki benim yeşil çuhalı masaya bıraktığım yalnızca bir yirmi dolar.