Paylaş
Zerrin İren Boynudelik ile Mahmut Boynudelik, zeytin ve zeytinyağı üzerine araştırmalarıyla tanınan iki isim. Zaten yılın önemli bir bölümünü zeytinli bir köyde geçiriyorlar.
Önsöz’de kitabın yazılma amacını açıklıyorlar:
“Bu kitapta esas olarak zeytinin binlerce yıldır görsel olarak nasıl ele alındığıyla ilgilendik. Değişik yüzyıllarda insanlar için zeytinin ne ifade ettiğini sorguladık. İnsanların zeytin ağacını, ağacın meyvesini, meyvesinin yağını nasıl resmettiklerini araştırdık. Duvar resimlerinde, mozaiklerde, vazolarda, kitaplarda, kolyelerde, paralarda nasıl görüldüğünün ve nasıl gösterildiğinin izini sürdük.”
Kısa bir tanıtımdan sonra kitabın adını verelim: Zeytinin Renkleri - Sanat Tarihinde Zeytin İmgesi.
Giriş: Niçin zeytin? yazısında da zeytinin önemi vurgulanıyor.
Bin yıllar öncesinden başlayan zeytin çizimi bu bitkinin ne kadar etkili biçimde algılandığını gösteriyor.
Columella, “Zeytin ağaçlar arasında birincidir” demiş.
Zeytin toplayanlar, zeytin toplama binlerce yıldır insanlığın ortak kültürel mirasında yer etmiştir. Özellikle sağlığa dair kitaplarda zeytin minyatürlerine rastlanır.
Dinî kitaplarda da kasım ayındaki Zeytin Hasadı görülür.
Büyük ressamlar her zaman zeytini tuvale taşamışlardır.
Van Gogh’un Zeytinlikler’i ile, John Singer Sargent’ın Zeytinlikler’i mutlaka zikredilmelidir.
Zeytinin ekiminden sofraya gelişine kadar geçirdiği her aşama ve bütün zeytin ürünleri, sanatta tezahürünü bulmuştur.
Zeytin toplama, yağının çıkarılması, preste yağ sıkanlar, yapraklarından yapılan süs eşyaları... Hepsi kabartmalardan beri sanatta yer almıştır. Zeytin sıkımının her anı sanat yoluyla sunulmuş, zeytinyağı satışına kadar bu süreç sanatçılar tarafından işlenmiştir.
Kitabın belki de en ilgi çekici bölümü; Zeytin ile ilişkilendirilebilecek mitolojik öyküler bölümü. Paralarda hangi obje bulunursa bulunsun mutlaka zeytin ağacı görülür.
Herodot Tarihi’nde zeytin ağacının kutsal sayılmasıyla ilgili ilginç bir öykü:
AĞACA KARŞI KURBAN
“Ağaçları meyve vermeyen Epidauroslular Delphi’de bulunan kehanet merkezine gidip ne yapmaları gerektiğini sorarlar. Kâhinler Epidauroslulara Damia ve Auxesia’nın zeytin ağacından heykelini yapmalarını öğütler. O dönemde zeytin ağacı Atinalılarca kutsal sayıldığından ve Atina dışında başka bir yerde zeytin ağacı bulunmadığından Epidauroslular Atinalılardan bir zeytin ağacı kesmek için izin isterler. Atinalılar Epidauroslulara her sene kentlerininin koruyucusu Athena Pallas’a kurban getirmeleri koşuluyla buna izin verirler.”
Knossos Sarayı duvar fresklerinden, Henri Matisse’e kadar zeytin ağacının yer aldığı birçok resim vardır.
Dini öyküler anlatan resimlerde zeytin, zeytinin barış simgesi olarak kullanılışını göstermektedir.
Avrupa resminde zeytinin sembol olarak kullanılması, zeytinin ne kadar geniş bir alanda kullanıldığını örneklerle sunuyor.
Adalet sembolü olarak, barış ve bolluk sembolü olarak, ümit sembolü olarak, evlilik sembolü olarak, sonsuzluk sembolü olarak daha birçok açıdan önemli şeyleri sembolize eder zeytin!
Van Gogh ve zeytinlik resimlerinde, büyük ressamın resimlerinde zeytinin ne kadar çok yer aldığı saptanabilir.
Tematik çalışmaların önemini her zaman savunurum.
Çünkü bu tür çalışmalar ayrıntıya inerler.
Zeytin ağacı gibi önemli bir ağacın önemli sanat eserlerinde yer alışını, sanat tarihi içinde okuyup görmek, okurun ilgisini çekecek özgünlüğü taşıyor. Ayrıca sadece zeytinle ilgilenenler, zeytin sevenler değil açıkçası sanat tarihi açısından oldukça önemli, kapsamlı ve etkileyici bir çalışma.
Kitabın sonunda seçilmiş kaynakça, sözlük ve dizin yer alıyor.
Meraklısı, değişik kitaplar okumak isteyenler için güzel, çok emek verilmiş bir çalışma.
KİTAPTAN
DİNİ ÖYKÜLER ANLATAN RESİMLERDE ZEYTİN
Rönesans ile birlikte resmedilen olayların yerleştirildiği mekânların bu dünyaya dair olması, sanatçıların yaşadıkları dünyaya ilgiyle yaklaşmaları ve mitolojik mirası referans almaya başlamaları Hıristiyanlığa dair öykülerin de ortamını değiştirmiş ve dikkatli sanatçılar bu olayları gerçek ortamlarının benzerleri içine yerleştirmiştir. Bu benzerlik kurma çabasının en belirgin özelliklerinden birisi İncil konularının resmedilmesinde zeytinliklerin ve zeytin ağaçlarının kullanılmaya başlamasıdır. Zeytin, bilindiği gibi İsa’nın yaşadığı coğrafyanın vazgeçilmez öğelerinden biridir ve her zaman kutsal addedilmiştir. Çoğu sanatçı, belki de hiç görmedikleri bu coğrafyayı ve ağacı zihinlerindekine uygun olarak, genellikle de biçimsel özelliklerine pek özen göstermeden ama en azından yaratmaya çalıştıkları ortamın dünyevi olmasına dikkat ederek betimlemeye çalışmışlardır.
DOĞAN HIZLAN’IN SEÇTİKLERİ
Umberto Eco / Genç Bir Romancının İtirafları / Kırmızı Kedi Yayınları
Necati Tosuner / Sancı... Sancı... / Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Andre Gorz / Maddesiz / Ayrıntı Yayınları
Kenan Çetin / Selçuklu Medeniyeti Tarihi / Yitik Hazine Yayınları
Süreyyya Evren / Ebu Garib Neşesi / Pan Yayıncılık
Paylaş