Yeni kitap alırken/okurken

Ya da yıllar önce duyduğunuz belki okuduğunuz bir kitabı yeniden okuma arzusu içinizde uyanır mı?

Benim her zaman savunduğum bir görüşüm vardır.

Yıllar önce okuduğumuz kitapları, özellikle klasikleri yeniden okumalısınız. Ki bunu herkes söyler zaten. Okurlarım bu konuda çok yazdığım için, bu savunmanın gerekçelerini de anımsayabilirler.

Çünkü her yaşta, bir kitabı değerlendirmemiz farklıdır. Gençliğimizde okuduğumuz bir kitabı, olgun yaşlarda okuduğumuzda, mutlaka ondan farklı tatlar alır, yeni edebi güzçellikler keşfedersiniz. En önemlisi yazarın kitapta yaptığı kurguyu daha iyi bilir ve bütün olarak değerlendirirsiniz.

sabitfikir’in(1) yeni sayısının kapağındaki yazı, Hayati Roman imzalı. “Suç ve Ceza 150 Yaşında”.

Çoğumuzun okuduğu bu romanı, yıllar sonra acaba aynı etkiyle okuyabilir miyiz? Yine çok beğenir miyiz? İlk okuyuştaki şeyler mi gelir aklımıza? Yoksa yeni şeyler mi buluruz?

İşin doğrusu şayet okuyacağınız isim Dostoyevski ise, üst üste aynı kitabını okuduğunuzda bile yeni şeyler verecektir. Yazı, yararlı bir Dostoyevski çeşitlemesi, bizi kaynaklara götürüyor.

Ayrıca, ilk günden bugüne bir romanın öyküsünü aktarıyor.

Galeri Eksen’de 2014’te Dostoyevski sergisini açan heykeltıraş Çağdaş Erçelik ile de bir söyleşi var. Dostoyevski Kütüphanesi de, yazar üzerine bir alan genişletmesini sağlıyor.

* * *

OT’ta(2) iyi sinema yönetmeni Zeki Demirkubuz’un yazısının başlığı da: Dostoyevski sayesinde.

“Hapishanedeki abilerden bir tanesi ‘bu iyidir’ diyerek ‘Suç ve Ceza’yı elime tutuşturdu. Okuduklarımı aklım almıyordu. Yaşadığım şaşkınlık ve kafa karışıklığının ardından Ecinniler’i okudum ve asıl büyük darbeyi o zaman yedim. Suç ve Ceza’da olan kafa karışıklığı ve şaşkınlık, Ecinniler’de yerine oturdu.”

Yaşadığı hayatı değiştirenin Dostoyevski olduğunu söylüyor.

2016, William Shakespeare’in ölümünün 400’üncü yılı. Anmanın adı da “Shakespeare 400” olacak.

Bu büyük ozanın kitapları dilimize çevrildi, sanırım yeniden okumalara başlayacaksınız, kitaplığınızdaki Shakespeare bölümünü gözden geçireceksiniz.

İki tane yararlanacağınız kitaptan söz edeceğim:

Biri İnci Enginün’ün Türkçede Shakespeare kitabı, diğeri de Özdemir Nutku’nun Shakespeare Sözlüğü.

Yazılarıyla bizi her zaman sığ düşüncelerden zirveye çağıran Dücane Cündioğlu da, “Aristoteles” yazısında, bizi Aristoteles okumalarına çağırıyor:

“2400 yıl sonra 2016 Aristoteles’e adandı, bu yazı da bu büyük filozofa bir hürmet borcunun ifadesi.

İmdi, 2016’da Aristoteles yılında bizler de üzerimize düşeni yapmalı ve hiç değilse gerçekte ödenemeyecek bir borcun özrünü yerine getirebilmeliyiz.”

* * *

YILDÖNÜMLERİ yeniden okumaların güzel sebeplerindendir. Birçokları için başlatıcdır. İhmal etmeyelim.

------------------------------

(1) sabitfikir, Şubat 2016.
(2) OT, Şubat 2016.