Paylaş
Bir beyin cerrahı fotoğrafçının çektiklerinden oluşan serginin adı; “Her Şeye Rağmen!”
Doç. Dr. Orhan Şen’in fotoğrafları bugün saat 18.00’de, Adana’da, Atatürk Caddesi üzerinde, Atatürk Parkı yanındaki 75. Yıl Sanat Galerisi’nde açılıyor.
Sergiyi Metropark Hastanesi ile Çukurova Lions Kulübü destekliyor.
Sergi, engelliler yararına düzenlendi.
Sergi kataloguna baktığımda, yaşamanın, direnmenin, yaşama tutunmanın örneklerini gördüm.
Spordan bireysel yaşama kadar engelli olmanın engel kavramını nasıl aradan kaldırdığını bu fotoğraflar ispatlıyor.
Sergide yer alan fotoğraflar, engellilerin dünyasını daha iyi kavramamıza, algılama farkının gereksizliğine götürüyor bizi.
Serginin başka kentlerde de açılmasını bekliyorum.
Kimdir Orhan Şen?
1969’da Adana’da doğan Şen, beyin ve sinir cerrahisi doçenti olarak BSK Metropark Hastanesi’nde görev yapıyor. AFAD’da ilk fotoğraf eğitimini aldıktan sonra Haluk Uygur’un atölye çalışmalarına devam etti. Çeşitli fotoğraflarıyla ulusal ve uluslararası yarışmalara katılarak ödüller kazanan Orhan Şen, Dünya Fotoğraf Federasyonu tarafından AFIAP unvanıyla ödüllendirildi.
* * *
FOTOĞRAFLARIN ardındaki düşünceyi, felsefeyi derinliğine anlamak için, Orhan Şen’in “Hangimiz Engelliyiz?” yazısından bir bölümü okumanızı isterim.
“Başımıza ne gelirse gelsin ‘Olmasaydı daha iyi olurdu’ cümlesini kullanmakla beraber ‘Bundan sonra ne yapabilirim? Nasıl başarıp mutlu olabilirim ve kendi ihtiyaçlarımı giderebilirim?’ şeklinde düşünmek yaşam felsefemiz olmalı ve etrafımızdaki insanlara bunu benimsetmeliyiz. Bu anlattıklarımı yaşamadan, günlük hayatın içerisinde hangimiz çocuğumuza yeteri kadar zaman ayırmayı, herhangi bir şeyi paylaşmayı deniyoruz? Hangimiz sevincimizi, üzüntümüzü, yaşamı sevdiklerimizle yeteri kadar paylaşabiliyoruz. Hangimiz eksik olan bir şeyleri gördüğümüzde onu spor, sanat, edebiyat gibi alanlarda hem kendimiz için hem de toplum için geliştirmeye çalışıyoruz. Zamanımızı ne kadar verimli kullanabiliyoruz? Zamanı verimli kullanmak sadece hep çalışmak mı, yoksa hem çalışmak, hem sevdiklerine zaman ayırmak hem de toplumsal sorumlulukları yerine getirecek kadar gerekli eylem ve söylemlerde bulunmak mıdır?
Fotoğraflara baktığım zaman olumsuzluğa rağmen hayata olumlu pencereden bakan insanları, sevinçlerini, hırslarını ve paylaşımlarını görüyorum. Üstelik çocuklarına bir şeyler öğretmek ve sevinçlerini onlarla paylaşmanın zevkini görüyorum. Protez bacağını bir kenara bırakıp belki de işe ara verip basketbol oynamanın keyfini yaşayarak ‘Hiçbir şey yaşamama ve sevincime engel olamaz’ sesini duyuyorum. Evet, fotoğraflara baktığımda ‘HANGİMİZ ENGELLİYİZ?’ sorusunu kendime sormaktan alamıyorum. Bu olumsuzlukları yaşamadığı halde bu fotoğraflardaki duyguyu yaşayamayanlar mı yoksa her türlü engele rağmen bu fotoğraflardaki duyguları yaşayanlar mı engelli? Bence bizi engelleyen asıl engel yüreğimizdeki ve düşüncelerimizdeki engellerdir...”
* * *
SERGİYE gidemeyenlerin katalogu edinmelerini salık veririm.
Paylaş