80’li yıllarda önce seks filmleri furyası, ardından video modası hepsini birer birer anılar mezarlığına gömmüştü.
Anadolu’da kapanan sinema salonlarının yeniden açılmasını sanırım festivaller sağlayacak.
Bir kentte yapılan festival, oraya sinemayı götürüyor, birçok iyi filmi oranın sakinleri görebiliyor, yalnız Türk sinemasının değil, dünya sinemasının örneklerini de.
Festivallerin önemli bir özelliği de, ödüllerle sanatçıları unutmadığımızı göstermesi, vefa duygusunun yaşadığını kanıtlaması.
Bursa’daki festivalde Muhterem Nur ile Sezer Sezin’e Onur Ödülleri, Sırrı Elitaş ile Süheyl Eğriboz’a da Emek Ödülleri verilecek.
Gösteriye Aytmatov’un eşi Mariyam Aytmatova da katılacakmış.
Festivalde yarışmalar da var.
Bozkırın Ozanı: Cengiz Aytmatov başlığını taşıyan bölümde, onun eserlerinden yapılan filmler oynatılıyor.
Yeşilçam Klasikleri bölümü, eski kuşak için de, yeni kuşak için de Türk sinemasını tanıma bakımından önem taşıyor.
Uluslararası Altın Karagöz ile Ulusal Altın Karagöz film yarışmaları, festivale renk katıyor.
* * *
GEZİCİ Festival de Türkiye’nin değişik kentlerini dolaşıyor.
14’üncüsü yapılan festivalin gerçekleştiği/gerçekleşeceği kentler; Kars, Tiflis, Bakü.
Avrupa Fimleri Festivali - Gezici Festival, son üç yıl içinde; Ankara, İzmir, Bakü, Bursa, Eskişehir, Gaziantep, Kars, Kayseri, Malatya, Mersin, Samsun, Saraybosna, Tiflis, Van, Çanakkale, Drama kentlerine uğramış.
Sinemayı geniş coğrafyaya götürmenin önemini söylemeye gerek var mı?
Kars Belediyesi’nin katkılarıyla düzenlenen bu festivalin bir de yarışma sonunda verilen, Altın Kaz Ödülü var, miktarı 20.000 Euro. Bu yıl ödülü; Rodigo Pla’nın İçimdeki Çöl (Meksika) filmi kazandı.
5.000 Euro’luk Gümüş Kaz Ödülü’nü de Özcan Alper’in Sonbahar’ı aldı.
* * *
FİLMLER kentleri dolaşırken, dünya bilgisini, insanlık serüvenini oraya taşıyor.
Belediyelerin bu girişimlerini sürdürmelerini dilerim.