Doğan Hızlan: Şairler parkında bir akşamüstü

Doğan HIZLAN
Haberin Devamı

Taşlık'taki Vişnezade Parkı'nda bir akşam üstünü, şairlerle birlikte geçirdim.

İstanbul'da heykellerin azlığından yakınan benim gibi biri için, bu park mutluluk mekanı sayılabilir.

Çünkü, Türk şiirinin büyük ustalarının burada heykelleri dikildi.

Adlarını sırılarsam, bir şiir antolojisinden bir kaç yaprak koparmış gibi olacağım:

Şair Nigar Hanım, Neyzen Tevfik, Cahit Sıtkı Tarancı, Behçet Necatigil, Orhan Veli, Oktay Rifat, Sabahattin Kudret Aksal, Özdemir Asaf, Melih Cevdet Anday.

Güneş ağaçların arasından perde perde banklara vuruyor. Yaz yorgunluğunu burada gideren her yaştan insanlar, onlara bakıyorlar.

Kimileri onlardan bir şiir okumuştur, kimileri de bunlar kim sorusunu soruyordur.

Neyzen Tevfik'in yanında bir çift, aşkla şiirin buluştuğu anı yaşıyorlar. Neyzen'in üflediği ney belki onları bir başka aleme taşıyor.

Şairlerin toplu halde heykelini Gürdal Duyar yapmış. Onu görünce, şairlerin bir arada bir meyhanede, bir pastahanede, bir edebiyat mütinesinin fuayesinde buluştukları izlenimi uyanıyor bende.

Birden canlanıp, en sevdiğim şiirleri okuyorlar. Beni şiirin o hiç bir duyguyla mukayese edilmeyecek güzelliğine çekip götürüyorlar.

Cahit Sıtkı Tarancı'nın, Özdemir Asaf'ın, Behçet Necatigil'in, Neyzen Tevfik'in heykelleri Namık Denizhan'ın elinden çıkmış.

Sabahattin Kudret Aksal'ın heykeli ise Yunus Tonkuş'un eseri.

Tasarım, proje, uygulama da mimar Erhan İşözen'in.

Bazı parklarda, çimenlerde sanatçıların heykelleri var, beni etkileyen şairlerin bir arada aynı parkta buluşması. Oturanlarda şiir çağrışımları yaratması. En azından bir parkı şiirselleştirmesi.

* * *

GÜZELLİKLERİN görünen yüzünün arkasındaki emekleri unuttuğum seyrektir.

Eski Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taşdelen'in yaptırdığı, Ankara Çağdaş Sanatlar Merkezi'ne, Ankara'ya her gidişimde uğrarım. Çok güzel sergiler gördüm o binada.

Merkez'i ilk gezişimden sonra Ankara'nın Pompidou'su adlı bir yazı yazdım.

Okurum mimar Fikret Cankut, bana haklı, sitem dolu bir mektup gönderdi.

Ben de 'Sitem aşinalardan gelir biganelerden gelmez' (Sitem dostlardan gelir, yabancılardan gelmez) sözünün doğruluğuna sığındım.

Bakın Fikren Cankut ne diyor:

‘‘En önemli mimari eserlerin ne temel atma törenlerinde, ne açılışlarında ve ne de konu ile ilgili yazı ve beyanlarda müelliflerinin adı sanı duyulmaz ve görülmez.’’

Çağdaş Sanatlar Merkezi binasının mimarları Erdoğan Elmas ve Zafer Gülçur'muş. Gecikmeden dolayı onlardan özür diliyorum, bunun için de onlara ayrıca teşekkür ediyorum. Bu güzel, işlevsel Merkez için.

* * *

BUNDAN sonraki yazılarımda mimar dostlarımı asla unutmayacağım.



Yazarın Tüm Yazıları