Paylaş
“Muğla Sevdalısı OKTAY AKBAL’a Armağan.
Derleyen: Şadan Gökovalı”*.
Yerel yönetimlerin, büyük yazarlara, sanatçılara karşı vefa borçları vardır, bunu da kitaplarla, ödüllerle ispatlarlar.
Kitabı Muğla Belediyesi yayınlamış.
Oktay Akbal, uzun süredir eşi Ayla Akbal’la birlikte Muğla’nın Akyaka beldesinde yaşıyordu.
Şadan Gökovalı’nın birinci sayfadan aktardığı bir tür vasiyeti okuyalım:
“Ayla, benim kitabımı
Yazarsa Şadan yazar.”
Oktay Akbal
(14 Ağustos 2015)
Gökovalı, altına hoş bir not düşmüş elyazısıyla:
“Çok şükür mahcup olmadım.”
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, ‘Bir Edebiyat Çınarı’ yazısında, Akbal için düşündüklerini yazmış.
Muğla Belediyesi’nin, “Oktay Akbal Ödülleri” düzenlediği bilgisi için de belediye başkanına teşekkür ederim.
“Oktay Akbal’a Armağan” kitabının başında derleyen Gökovalı’nın “Görebilseydi” yazısı yer alıyor.
Yazıda, önce bir aylığına yazları buraya gelen yazarın ev aldıktan sonra artık temelli burada kaldığını, yazdığını, bağışladığı kitaplarının bulunduğu kütüphaneye gittiğini bize aktarıyor.
Şimdi o sokağın adı Oktay Akbal Sokağı.
Aynı yazıdan birkaç satır: “31 Ağustos Pazartesi günü, Akyaka’nın çam ağaçları arasındaki mezarlığında toprağa verildi. Biraz ötesinde, adam boyundaki taşın altındaki mezarda; Akyaka’ya kendi adını taşıyan mimariyi getiren şair Nail Çakırhan yatıyor. Onun yanında da bugün ulusal park ilan edilmiş olan Karatepe-Aslantaş kâşifi, Olimpiyatlara katılan ilk iki Türk kızından (1936, Berlin, öteki; Fetgeri) Prof. Dr. Halet Çambel sonsuz uykusunda.”
***
ARMAĞAN’ın ikinci bölümünün başlığı: “Yetmiş Yıldan Seçmeler”.
Hangi kitaplardan alınmış: Önce Ekmekler Bozuldu, İki Roman, Atatürk Bir Gün Gelecek, İstinye Suları, Yazmak Yaşamak, Ölümsüz Oyun, Hiroşimalar Olmasın, Sözcüklerle Yolculuk, Dünyaya Açılmak, İki Çocuk.
Seçmeler bölümü, size genel bir Oktay Akbal profili verebileceği kadar, o kitaplara yönelmenizi sağlayacağı inancındayım.
Kitaptaki Son Sözleri yazısı duygusal, hüzünlü.
Yazarların son sözleri üzerine çeşitlemeler yapmış.
Edebiyatla, yaşam/ölüm arasındaki gelgitleri bu yazıda ustalıkla yansıtır.
Seçmelerdeki denemeler özellikle onun usta olduğu bir türü bir kez daha tanıtıyor.
Ölümsüz Oyun’da ne yazmış?
“Bir romanı okurken, bir dizeyi içimizde duyarken oluverir böyle şeyler. Alır götürür sizi anlam dışı bir yere. Oyun diye yaparlar, yazarlar, yaratırlar belki öyle görünürler ama içine işler anlattıkları. Sizi de alır etkisine, sizden sonra gelecekleri de, daha sonrakileri de... Böyle bir oyundur sanat, böyle bir ölümsüz oyun. Yaşam nasıl bir oyunsa, oyun sayılırsa, öylesine...”
Son bölüm Ardından Yazılanlar.
***
ŞADAN GÖKOVALI’nın derlediği kitap gerçekten yararlı bir kaynak.
Oktay Akbal üzerine incelemelerin, araştırmaların dönemi geldi.
(*) Muğla Büyükşehir Belediyesi Kültür Yayınları.
Paylaş