Paylaş
Hiciv edebiyatımızın bugünü nasıl? Kimlik ve üslup mu değiştirdi? Eski sertliği yok mu?
Hiciv yazan, yani heccav, eskiden günün siyasal durumunu en iyi özetleyen kişiydi.
Neyzen Tevfik, çok iyi bir neyzen ve çok iyi bir heccav.
Bütün siyasetçileri en sert biçimde eleştirmiş, bu yüzden de başına birçok şey gelmiştir.
Onun yaşamını yeniden okurken dikkatimi çeken bir hususa değinmeliyim.
Bir siyasetçiyle kavga ediyor, tutuklanıyor, bir başka siyasetçi de onu kurtarıyor.
1879’da Bodrum’da doğdu Neyzen, 28 Ocak 1953’te de vefat etti.
Taşlama ve yergi yazan herkes, çeşitli baskılara uğramış, çeşitli kereler özgürlüğünü kaybetmiştir.
İki kitabı yayımlandı; ‘Hiç’ ve ‘Azab-ı Mukaddes.’ ‘Azab-ı Mukaddes’i yayına İhsan Ada hazırlamıştı.
Hiç, Neyzen Tevfik, Kapı Yayınları
‘Azab-ı Mukaddes’in başında bir kıta yer alıyor:
Felsefemdir kitab-ı irfanım
Taparım kendi ruhumun sesine
Secde eyler hakikatim her an
Kalbimin ateş-i mukaddesine...
Kendisinin belirttiğine göre de 100’e yakın plak doldurmuştur.
Jön Türkler hakkında konuştuğu için onu ihbar ederler. Hapishaneye düştüğünde öğrenir ki bu konuda 35 kere jurnallenmiştir. Mimlendiği için arkadaşlarından uzak durur. Eleştiriye devam ettiği için sık sık gözaltına alınır.
Neyzen’in yaşadığı dönemde önemli edipler, edebiyatçılar vardır. Öyle bir kültür ortamı içinde yaşadı. Neyzen Mehmed Akif’e ney, Akif de ona Farsça, Arapça öğretmiştir.
O yıllarda insanlar bildiklerini paylaşırlardı, bencil duygulardan uzaktı.
‘Hiç’in başındaki ‘Mukaddime’de kendini anlatır.
Neyzen Tevfik’in hicivlerinin dilini elbette bugünkü kuşak anlayamaz. Ama ben her eser için dil engelinin ortaya konulmasına karşıyım. Hele bu kitapta her sayfanın altında sözlük bulunuyor.
Azab-ı Mukaddes, Neyzen Tevfik, Hazırlayan: İhsan Ada, Kapı Yayınları
Onun gibi hiçbir dünyevi nimete yüz vermemiş birine halk sevgisini şöyle göstermiş:
“Cenaze namazı Beşiktaş’ta Sinan Paşa Camisi’nde kılınır. Caminin avlusundan taşan kalabalık ana caddeleri, kahveleri, yolun karşısındaki Barbaros Bulvarı’nı doldurur. Memurların profesörlerin, ileri gelenlerin yanısıra kılıklarına çeki düzen vermeye çalışan sarhoşlar, sokak serserileri ve binbir çeşit insan, onu bir arada uğurlar.”
Bir kıtada kendini tanıtıyor:
Şu otuz yıllık ömür tercüme-i halımdır
Şimdi kırkındayım, on yıl arada kaldı nihan
Ahiretten dönüşümde o ölen ‘Neyzen’ için
Karşıma çıktı o suret ile Eşkâl- Zaman...
‘Azab-ı Mukaddes’in sonunda Ahmet Rasim, Sıtkı Akozan, İhsan Şükrü Aksel, Zeki Arif Ataergin, Mehmed Akif Ersoy, Sadri Ertem, Avram Galni, Hakkı Süha Gezgin, Hamamizade İhsan, Sami Pankoğlu, Refi Cevad Ulunay ve Ali Canip Yöntem’in yazıları yer alıyor.
İyi bir heccavın eleştirilerinin arkasındaki zekâ ve bilgiyi görebilirsiniz.
5 üzerinden 4 yıldız
Paylaş