Paylaş
Müzeyyen Senar ile Ömre Bedel 'i dinliyorum. Onun hit şarkılarını, onunla birlikte bakın kimler söylemiş: Ajda Pekkan, Fatih Erkoç, Feraye, Kubat, Levent Yüksel, Nilüfer, Nükhet Duru, Sezen Aksu, Şebnem Ferah ve Tarkan.
Bütün kuşakların, değişik tavırların, çeşitli ses renklerinin kulak tırmalamayan korosu.
Müzeyyen Senar'ın sesi, beni sürekli anılar labirentine çeker. Ailece giittiğim sazlar, Borsa Kıraathanesi konserleri. Sahibinin Sesi gramofonlarında, Odeon plaklarından kulağıma ulaşan günün besteleri.
Müzeyyen Senar ile Ömre Bedel, sanatçının sanatçıya saygısının, vefasının etkileyici bir örneği. Koro, bir şarkıdan çok bir ilahinin kutsallğına çekiyor beni. Unutulmuş ve hatırlanan sanatçılar adına dikilen bir ses anıtı.
Günün popüler sanatçıları, TÜrk müzğini sevdiren, ona bir tavır getiren, okuyuşu bir ekol olarak nitelendirilen Müzeyyen Hanım'ın sesine, kişiliğine hipnotize olmuşlar. İradi bir teslimiyet.
Müzeyyen Hanım ve Arkadaşları'ını dinlerken, belleğimde bir başka saygı konserini öne çıkarıyor.
Yerde yanılıyor muyum? Salzburg Festivali'nde bir gün. Ünlü Avusturyalı şef Karl Böhm, dinmeyen alkışlardan sonra, bageti nota sehpasına bırakıyor. Muazzam orkestra ve koroyu idare etmek için Herbert von Karajan bageti eline alıyor o başta olmak üzere, 'Çok yaşa Karl Böhm,' diye bir ağızdan söylüyorlar. Böhm, bu şarkıyı kalın camlı gözlüklerinin ardından mutlulukla dinlerken 85 yaşındaydı.
İnsanı meslekdaşlarının sevgisi, saygısı kadar mutlu eden başka ne olabilir ki? Varsa bile sırası altlardadır.
Orkestra provasında Böhm'ün orkestra üyelerine bir sanatçı itirafı: 'Mozart, benim büyük aşkım.'
Müzeyyen Hanım'ı sevenler, kulaklarında yankılanan bir sesin volümünü artıracaklar .
Dinlemeyenler... Var mı öyle birisi. Tahmin etmiyorum.
Düet yapanlar içinde Türk musikisinin tavrını en başarılı yansıtan kim derseniz, benim favorim Fatih Erkoç. Udi Hasan Erkoç'un oğlu, hançeresinde Türk müziğinin lezzetini taşıyor.
Müzeyyen Senar döneminde, onun kadar ünlü, onun kadar popüler başka ses sanatçıları da vardı. Ancak Müzeyyen Senar, kendinden sonrakileri tesiri altına aldı, bir ekol yarattı; daha sonra da onun tavrı benimsendi. Genellikle de, erkek ses sanatçıları onun tavrını yaşattılar. Önce onun öğrencisi oldular, sonra da kendi ustalıklarının kozasını ördüler.
Müzeyyen Senar'ın Türk musikisi solistlik geleneğinde belirleyici bir fonksiyonu söz konusudur.
Hasan Saltık'ın gönderdiği bir kayıt dün Müzeyyen Senar bilgimi daha da zenginleştirdi. Müzeyyen Senar ile Yesari Asım Arsoy, birlikte, Yesari Asım Arsoy'un bestelerini okuyorlar. 'Sarıyerli Kız' şarkısında sazların sesi derinden geliyor ve Yesari Asım şarkıyı sunuyor sanki:
'Eylül on dört. Gece, Sarıyer'in sakin denizinde bir sandal ve yalnız ikisiydi.'
Ben, bunu düetin bir açıklaması olarak yorumluyorum.
***
Müzeyyen Senar ile Ömre Bedel, saygının yüceliğini çağrıştırdığı için yazdım bu yazıyı. Hatırlamanın güzelliğini anarak.
Paylaş