Kütüphane Haftası kutlu olabilir mi

BUGÜN bir Kütüphane Haftası daha başlıyor.

Törenler yapılacak, konuşmalar dinlenecek, dertler, sorunlar gelecek yıla devredilecek.

İstanbul'da saat 10.30'da AKM'de bir tören yapılacak.

Kütüphaneler kadro sıkıntısı çekiyor, birçok kitap depolarda bekliyor.

Büyük kütüphaneler tam kapasiteyle çalışır hale gelmeden, semt kitaplıkları kurulmadan bunu çözmenin imkánı olmadığını başta yetkililer, her kitap sever biliyor.

Eski Kültür Bakanı Hüseyin Çelik, kütüphanelere özel ilgi göstereceğini açıklamıştı, umarım yeni Kültür Bakanı Erkan Mumcu da bu misyonu devralmıştır.

Okul kitaplıklarını çalışır hale getirebilmek doğrultusunda Milli Eğitim Bakanlığı ile Kültür Bakanlığı'nın işbirliği yapması gerekiyor.

Okul kitaplıklarının birçoğunun gelişmesi için şart olan kitapları alabilecek parası yok. Okul yönetimlerinin velilerden bu konuda yardım alması uygulamaya konulmalı, çünkü öğrenciler ödevlerini yapabilmek, kitap okuyabilmek için büyük kütüphanelerin yolunu tutuyor. Ancak kütüphane yetkilileri, kütüphanelerini incelemecilere, araştırmacılara açık tuttuklarından buralardan öğrenciler yararlanamıyor.

Evlerde kütüphane kurma alışkanlığımız da pek olmadığından, çocuklar zorlanıyor.

* * *

YEREL yönetimlerin kütüphane kurma işini üstlenmeleri, çözümlerden biri. Semt kitaplıkları hiç olmazsa belli ölçüde orada yaşayanların ihtiyaçlarını karşılayabilir. Temel başvuru kitaplarının sağlanması, bağışların teşvik edilmesi kitap sayısını artırabilir.

Birçok kişinin semt kitaplıklarına bağış yapmayı düşündüklerini yakın dostlarımdan biliyorum.

Büyük kütüphanelere yapılan bağışların kullanıma açılamaması, kutularda, sandıklarda kalması bağışları engelliyor.

Depremden hasar gören kitaplıklar daha onarılmadı. Ali Emiri Kütüphanesi'nin (Millet Kütüphanesi) değerli eserleri Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nde korunuyor. Hakkı Tarık Us Kütüphanesi'ndeki eserler de gene Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nde.

İstanbul Üniversitesi'nin yazma eserleri, haritaları, albümleri istifadeye sunulamıyor.

Ödeneksizliğin, parasızlığın değişmeyen gerekçe olarak gösterilmesi, ihmali, umursamazlığı inanılır kılmıyor.

Bir kütüphaneci dostumun bu konuda söylediği, giderek kitaba gösterdiğimiz ilginin azaldığının kanıtı.

Birinci Dünya Savaşı devam ederken, 1918 yılında, Millet Kütüphanesi'nin onarımı için gazeteye verilen ilán, en sıkışık dönemlerde bile kütüphaneye verilen önemin birinci sırayı aldığını anımsatıyor.

Yurt çapında 1400 kütüphanenin varlığı, içindeki kitaplar düşünüldüğünde yetersiz.

Aşağı yukarı bazı rakamlar verebiliriz. Beyazıt Devlet Kütüphanesi'nin toplam kitap sayısı 500.000. Bir bilgiye göre de Milli Kütüphane'deki sayı da 1 milyon.

* * *

KÜTÜPHANELER, kütüphaneciler, devletten, hükümetten, yerel yönetimlerden ilgi bekliyor.

Bütün kütüphaneci dostlarımın haftası kutlu olsun.
Yazarın Tüm Yazıları