Kocaman siyah gözlerin feri söndü

NURİ İYEM öldü dediklerinde, karşımdaki bütün görüntüler silindi ve onun kadın başlarının belleğimden çıkmamış gözleri bana bakmaya başladı.

Hüzünden isyana, teslimiyetten dirence kadar insanlığın bütün hallerini ben o gözlerden okudum.

Nuri İyem, portreleri için şöyle söylemişti:

‘Ben portreye meraklıydım, annem namaz kılmadan evvel hep örterdi üstlerini; ‘melaikeler gelmez’ derdi. ‘Allah’la yarışa kalkışıyorsun, günah’ derdi.

Ahmet Hamdi Tanpınar’a göre ‘eğer İslám şu Hıristiyan’ın resme, heykele olan hoşgörüsünü alabilseydi, Müslümanlar’ın sayısı yüz katına çıkabilirdi’ derdi.’

Nuri İyem
üzerine yazılanların çoğu, yüzler ve gözler üzerinedir. Bir ressamın tablolarının bu kadar etki yapması, unutulmaması onun resim tarihimizdeki modern klásik mertebesine ulaştığının göstergesidir.

Anıtlaşan Yüzler, Turgay Gönenç’in dizelerinde yeniden var olur:

‘Nuri İyem yaşamın çizgisinde belirliyor yüzleri

Ve bu suret değil de karşımızdaki

Emeğin dokusuyla

Bir insanın tarihi’

Kıymet Giray
’ın Nuri İyem kitabında birden karşıma, Kadın ve Güvercinler tablosu çıkıyor. Kadın, eline konan güvercine bakarken, sevgiyi, barışı düşünüyor.

* * *

ANADOLU insanının tarihi içinde, göçler insan trajedisinin büyük bölümüdür.

Kıymet Giray, Görünümler’de resminin özelliğinin altını çizer:

‘İyem resimlerinin büyük kısmı kırsal kesim görünümleri ve büyük kentler, özellikle de İstanbul’u çevreleyen gecekondu dünyasına açılan pencerelerdir.’

Mardin, Harran Ovası, Göreme, Şile resimleri bunun örnekleridir.

Bir sanatçının çeşitli anlayıştaki ustalıklarını bilmek gerekir. Onun için de 1950-1970 arasındaki soyut çalışmalarını göz ardı etmemeliyiz.

Günlük yaşamdan kesitlerde ev halini, yaşamın değişik yönlerini sergiler.

Şileli kızlar ile Çocuk Emziren’i yeniden bir hayranlık içinde izledim. İşçi Pazarı tablosu, Gogol’ün Ölü Canlar’ının tuvale yansıyışıdır.

Analar Yürüyüşü’nü de bu etki şemsiyesinin altına koyabilirsiniz.

Dünden Bugüne Nuri İyem adlı iki ciltten oluşan (Evin Sanat Galerisi Yayını) onun Retrospektif Sergisi için yayınlanan kitabın başında yer alan, Erhan Karaesmen’in Çağının Tanığı Bir Koca Adam yazısını mutlaka okumak gerekiyor. Nuri İyem’in Türk resmindeki yerini, önemini, ustalığını anlayabilmek için.

Yeniler üzerine Nuri İyem’in yazdığı; dönemin resim/ressam anlayışını özetler:

‘Yeniler grubunu kuran bizler, resim sanatının toplumumuzun manevi kalkınmasında yararlı olacağına inanan kişilerdik.

Bizlerin Akademi’de öğrenci olduğu o yıllarda resim sanatı Akademi’nin bahçe kapısından dışarı çıkmıyordu.’

Nuri İyem
’in hayatını, ressamlığını ve onun sanat üzerine yazdıklarını, başkalarının onun resmi üzerine eleştirilerini okursanız, Gerçekçi Bir Türk Ressamı’nın tablolarına yeniden bakmak, onları anlamak isteği duyarsınız.

Çünkü bizim, Anadolu’nun resimle tarihini yazmış bir büyük ressamdır.

* * *

DİLERİM kuruluşlar, sanat kurumları onun ardından bir sergi açarlar. Ölümler çoğu zaman hatırlamaların/hatırlanmaların acı gerekçesidir.
Yazarın Tüm Yazıları