Kişilerin ve sivil toplum kuruluşlarının önemi

ILISU BARAJI yapılacak mı?

Tarihe, arkeolojiye önem veriyor muyuz?

Haberin Devamı

Evet ya da hayır yanıtını vermek mümkün değil.

Uzun süredir gazetelerde Ilısu Barajı için Almanya, Avusturya ve İsviçre’nin kredi vermekten vazgeçtiği haberleri çıkıyor.

Hasankeyf bu baraj tamamlandıktan sonra sular altında kalacak ve bir uygarlığın kalıntıları, bugüne gelen mirasları yok olacak.

Mesleki tartışmaların ayrıntısına girmiyorum, ama bir uygarlık objesinin yok olması, elbette beni de rahatsız ediyor.

İstanbul’daki metro projesi içinde yapılan kazılardan çıkarılan malzemelerin bir bölümü sergilenmişti.

Sultanahmet’teki Four Seasons Oteli de yapılırken, temel açılırken, aynı sonuçlarla karşılaşılmıştı.

Hürriyet’te yayınlanan Çilem Kaya’nın haberinde Bakan’ın söyledikleri kültürel açıdan pek inandırıcı değil. Haberden söz konusu bölümü yazıma alıyorum: “Önceki gün Almanya, Avusturya ve İsviçre’nin kredi vermekten vazgeçtiği Ilısu Barajı’nın yapımından vazgeçilmiyor. Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, ‘Bakanlığımızın Ilısu Barajı’nı yapmak için herhangi bir desteğe ihtiyacı yok’ diyerek bu konudaki kararlılığını ortaya koydu. Orman Bakanlığı, Ilısu Barajı’nın Hasankeyf’in kurtuluşu için fırsat olduğunu savunarak, projenin ‘mutlaka’ yapılacağını duyurdu. Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, ‘Bazı kişiler, Hasankeyf’in yok olacağı iddiasını yaymaktadır. Hasankeyf, bu proje sayesinde muhteşem bir cazibe merkezi olacaktır. Hasankeyf bazılarının dilindedir. Bizim dilimizde değil, kalbimizdedir’ dedi.”

Haberin Devamı

Çilem Kaya’nın haberinde asıl önemli noktalardan birisi ise, çevreci isimlerin ve bazı sivil toplum kuruluşlarının Hasankeyf’in kurtarılması yönündeki kampanyasının etkisi. Bu isimleri bir kez de ben köşeme alıyorum: “Doğa Derneği başta olmak üzere başka pek çok sivil toplum örgütü Ilısu Barajı’nın yapımına karşı çıkıyor. Ünlü pop yıldızı Tarkan, arabesk müziğin duayeni Müslüm Gürses, yazar Orhan Pamuk, Yaşar Kemal, yönetmen Fatih Akın gibi pek çok ünlü isim de Doğa Derneği’nin başlattığı kampanyaya destek vermişti. Hatta Nobel Ödüllü Orhan Pamuk, bir süredir yaşadığı Venedik’te ‘Hasankeyf yok olmasın’ tişörtüyle dolaşarak, ‘Stop Ilısu’ kampanyasına destek vermişti.”

* * *

Haberin Devamı

MISIR’da yapımına ilk olarak 1899’da başlanan ve 1902’de tamamlanan, daha sonra bugünkü haline 1970’te gelen Assuan (Asvan) Barajı için yapılan nakil çalışmalarını anımsadım. Zira döneminde dünyanın en büyük barajı olan proje, geri dönülmesi olanaksız bir ekolojik felaketin başlamasına da neden olmuştur. Yanılmıyorsam UNESCO bu konuda yatırım yapmıştı.

Sanırım bize böyle bir destek yok.

* * *

ILISU projesini hepimiz yakından takip etmeliyiz.

Yazarın Tüm Yazıları