Paylaş
Tarihi Kentler Birliği’nin çalışmaları konusunda bilgi sahibi oldum.
Dergide kentlerin gelişme, kimliklerini sergileme konusundaki çalışmaları öğrendim.
ÇEKÜL Vakfı Başkanı ve TKB Danışma Kurulu Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen, Belirlenen Hedeflere Hızla Ulaşılıyor başlıklı yazısını şöyle noktalıyor:
“Özetle söylenebilecek son söz, araştırmalardan başlayan, düzeyli tasarım-uygulamalarla yaşama geçen ülkemizin doğal tarihsel mirası artık ‘çok yönlü destek’ beklemektedir. Bunu bugüne kadar tutarlı götüren TKB’nin üye belediyelerini içtenlikle kutlamak, hepimizin ortak görevidir.”
Derginin bu sayısında Urfa ile ilgili değerlendirme yazıları yer alıyor.
Bey Kapısı’nda bir kültür merkezi ve müze başlıklı yazıda, Urfa kültürünün belirgin türü olan müziği ile ilgili karakteristik bölümlemeler yer alıyor.
Urfalı müzisyenlerin canlandırmaları sergileniyor.
“Tarih Boyunca Urfa’da Müzik”,
“Sanat ve Müzik Sanatı”,
“Sıra Gecesi” bölümlerine ayrılmış panolarda ziyaretçilere kentin müzikal kültürü tanıtılıyor.
Müze Kasım 2013’ten itibaren İbrahim Tatlıses Müzik Müzesi adıyla hizmete girmiş.
Bu tür çalışmalara önem verdiğimi ve mümkün olduğunca okurlarımla paylaştığımı belirtmeme gerek yok. Yakın zamanda İbrahim Ersaraç’ın kitabı hakkında yazdığım yazıdan sonra Mustafakemalpaşa Kültür ve Sanat Derneği’nden ilgiyle okuduğum bir kitap aldım: Mustafakemalpaşa Belde ve Köylerinde Yaşam adını taşıyor kitap. Her beldenin de bu tür çalışmalar yapması, tanınmaları için gerekiyor.
* * *
AKDENİZ Tanıtım ve ÇEKÜL Vakfı işbirliği, Tarihi Kentler Birliği ve Avrupa Tarihi Kentler Birliği’nin katkılarıyla Antalya’da düzenlenen YAPEX Restorasyon Fuarı’nda kent müzeleri konuşulmuş.
Ben gittiğim her kentte, her beldede müzeleri gezerim.
Bursa’da kent müzesini gezdim, başarılı bir müze. Birçok önemli kişi de buraya önemli eşyayı armağan ettiler. Bu kişilerden biri de Prof. Dr. İnci Enginün’dü.
Kent müzesinin gelene orayı tanıtan en önemli mekân olduğunu söylemek gereksiz.
Yalnız bu tür müzeler değil, oranın sanayisine, ticaretine ait mekânların da müze yapılması sağlanmalı.
Yurtdışına çıktığımda, özellikle savaş dönemlerinde, silah yapmak için kullanılan yerler bugün birer kültür evine dönüştürülmüş.
Bizde saraylar dışında bu tür müzeler ne yazık ki yok.
Yerel müzeler yalnız eşyayı değil, o kentin önemli kişilerinin aile albümlerini de içermeli. Bursa’da eski Merinos fabrikasını da Bursa’ya gittiğimde gezdim.
Ordu’da bir özel müzede hem Ordu’yu hem Orduluların eski ailelerinin fotoğraflarını gördüm.
Müzelerin başka işlevleri de var, yerel tarihin yazılmasında malzeme gereksinimini karşılarlar. Yerel tarihler yazılmadan -sık sık tekrarladığım gibi- ulusal tarihi doğru verilere dayandırarak yazmak mümkün değil.
* * *
TARİHİ KENTLER BİRLİĞİ’nin bu çalışmalarının bütün kentleri, beldeleri kapsamasını diliyorum.
(*) Yerel Kimlik, Ekim-Kasım-Aralık,
Sayı 36.
Paylaş