Paylaş
Bir kasabayı yazıyla, çizgiyle bize aktarırken, anıların çekmecesini de açıyor.
Kitap iki bölümden oluşuyor: Çizgili Anılar, Basından Çizgili Anılar. Anlattığı kasaba Mustafakemalpaşa.
Kasaba benim ilgi alanımın içindedir.
Çünkü ne köyün saflığı vardır onda ne kentin gelişmişliği. Arada bir yerdedir, belki de köyden aldıklarını bir işlemden geçirip kente sunan bir aracıdır.
Nuri Bilge Ceylân’ın ‘Kasaba’sını, Kemal Bilbaşar’ın romanlarını, Atıf Yılmaz’ın, Necati Cumalı’nın ‘Mine’ yapıtından uyarladığı ‘Mine’yi seyretmiş, okumuş olanların kasaba ve kasaba ahlakı konusunda bir fikir edindikleri kanısındayım.
***
ERSARAÇ, önce geçmişte kalan dostları tanıtıyor bize. Kasabanın havasını vermek için gerekli bir yöntem.
Öğretmenlerden kaymakama, berberden kahveciye kadar tipler, birçok kasaba öyküsünün vazgeçilmez kişileridir.
Sözgelimi, köpüklü kahvenin sırrını öğrenebilirsiniz. Kahve piştikten sonra sodaya batırılmış bir çubukla karıştırdınız mı, al sana köpüklü kahve.
Kasabada yaşayanların işleri dışında bir yetenekleri varsa ondan da yararlanılır.
Demirci ustası trompet çalıyormuş, haliyle bandoda da görevliyken bir kaymakam gelip yeni bir görev daha vermiş.
Sabahları direğe bayrak çekilip akşam indirilirken ustamız burada da trompet çalarmış.
Kasabanın lakap takmada, birbirleriyle dalga geçme özelliği vardır. Keller, topallar, hacılar bir kenara tuhaf tuhaf lakaplar birbiri ardına sayılır. Ya bir olaydan ya bir cümleden ilham alınan...
Kasabanın bürokrasi tarihimizdeki yeri, siyaset-toplum ilişkileri konusundaki özellikleri de, siyasal tarih için önemli malzemedir. Kasabadaki sinemayı, sinemacıyı anlatırken Cinema Paradiso’yu anımsadım.
Ünlü aktör Valentino, bir ıslıkla atını çağırıyor, sessiz film dönemi, ıslığı çalan makinist. Zaman zaman müzik çalınıyor ama yabancı bir parça değil bizden bir şarkı çalınıyor ki, halk yadırgamasın...
Her akşam aynı filmi seyredenin beklediği ne?
“Gece vakti soyunan bir kadın görünüyor pencerede tam sutyenini çıkaracağı sırada aradan geçen tren görüntüyü kapatıyor. Belki rötar yapar da görüntüyü tam seyrederiz diye her gece geliyorum.”
İbrahim Ersaraç, dergilerde resim yazıları yazdı, sergi eleştirileri yayınladı. Haliyle basın dünyasının uzun süre içinde yer almış bir isim...
Basından Çizgili Anılar’da kimler yer alıyor?
Yıldız Kenter, Nuri İyem, Hasan Kavruk, Orhan Tamer, Aziz Nesin, İlhan–Turhan Selçuk Kardeşler, Münir Nurettin Selçuk, Ruhi Su, Bedii Faik, Vedat Nedim Tör, Onat Kutlar, Orhan Boran, Nehar Tüblek, Mehmet Ali Birand, Olgun Şimşek, Osman Nebioğlu, Yaşar Nabi Nayır, Cevdet Atmaca, Nurullah Ataç.
Kitabın son sayfalarında Ersaraç’ın karikatürlerinden bir seçkiyi de görebilirsiniz.
***
BİR karikatürist/yazarın anıları, yazdığı ve çizdiği portreler ilginizi çekecek.
(*) Kasabadan Çizgili Anılar, İbrahim Ersaraç, Mustafakemalpaşa Kültür ve Sanat Derneği Yayınları, Tel: 0224 614 06 34
Paylaş