Paylaş
Her zamanki gibi önce sergileri, kitapçıları gezdim. İki sergi dikkatimi çekti.
Biri İzmir Ticaret Odası’nda Eli Filidis’in Meandros adını taşıyan sergisi. Mitolojinin izinde bugüne göndermelerin olduğu çalışmalardan oluşuyor. Sergi daha sonra İstanbul’da Yunan Konsolosluğu’nda ve Sakız Adası’nda da açılacak...
Diğer sergi ise Arkas Sanat Merkezi’ndeki Üç Denizin Arasında - Osmanlı ve Fransız Boğaz Haritaları sergisi...
İki sergiyi de daha sonra ayrıntılı biçimde yazacağım.
İlgi çekici bir sergiyi de gezebilirsiniz.
İzmir Büyükşehir Belediyesi Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi’nde (APİKAM) İzmir’in ulaşım tarihini izleyebilirsiniz...
Okurlarım bilirler, eski yapıların onarılarak, burada konserler verilmesini çok uygun bulurum. İzmir’de Santa Maria Kilisesi bu uygulamanın iyi örneklerinden biri. Daha önce burada gerçekleşen konserleri dinlemiştim.
Bu ziyaretimde, Arkas’ın davetiyle ünlü orgcu Prof. Johannes Geffert 150 yıllık orgu çaldı. Arkas Trio, Geffert’e eşlik etti konserde. Trio, Tuncay Yılmaz,
Emre Elivar ve Gustav Rivinius’tan oluşuyor.
30’uncu İzmir Uluslararası Müzik Festivali 25 Haziran’a kadar devam ediyor. Hürriyet Ege’de Bahar Akıncı, Bu Şehri Sevmemin Sebebi İzmir Festivali başlığıyla anlatıyordu festivali.
Çok doğru bir saptama, bana da bir kenti festivaller, kültürel etkinlikler sevdirir.
İzmir Müzik Festivali bu sene Joshua Bell ile açıldı.
Birçok ünlü solisti ve grubu bu festivalde, tarihi mekânlarda dinleyeceksiniz.
***
DENİZ SİPAHİ’nin Hürriyet Ege’deki ‘Bazı kareler vardır ki unutulmaz’ yazısında sözünü ettiği; Korcan Karar’ın Vatan Evlatları Mehmetçik sergisi Funda Arkas’ın sahibi olduğu Rue1387 adlı mekânda gördüm Alaçatı’da... Hakkâri Çayırlı Sınır Karakolu’nda derme çatma bir yerde elinde gitarı ile bir askeri görünce çok şey geçti aklımdan...
25 yıl öncesine ait bir fotoğraftı bu!
Özellikle yazlık yerlerde açılan sergilerin işlevselliğini belirtmeliyim.
Çünkü oraya gidenler, gezenler, kalanlar mutlaka buradaki sergiyi görürler, aralar da böyle mekânları.
Artık hiçbir yazlık yer, sanatsız ilgi görmüyor.
Alaçatı için Sipahi’nin saptaması beni sevindirdi:
“Alaçatı da giderek daha çok sanatın, kültürün konuşulduğu bir adres haline dönüşüyor.”
Alaçatı’dan iki adres daha veriyor: ART, es ve Bazen Atölye.
***
GAZETELERİN ulusal baskıları kadar, yerel eklerin de o kentte, o bölgede, o yöredeki sanat etkinliklerini, festivalleri yazması gerekir ki, orada yaşayanların haberi olsun, katkıda bulunsunlar.
Bu yazıda kullandığım bilgileri, Hürriyet Ege’nin pazar nüshasından aldım.
Bir kentin gelişmesi, yücelmesi ancak sanata verdiği önem derecesinde mümkündür.
Paylaş