Paylaş
DİL DERNEĞİ astbaşkanı Sevgi Özel, ANKA ajansı muhabirine, 'İnternet'in Türkçe'yi olumsuz yönde etkilediğini, internet argosunun oluştuğunu,' açıklamış.
Her yeniliğin ilk döneminde dil bozulmalarını olağan karşılamak lazım.
Gençlere, bilgisayarın, internet mantığının öğretilmesi gerektiğini de söylüyor Sevgi Özel. Düşüncelerine, saptamalarına katılmamak mümkün mü?
Sanal álemde yapılan sohbetlerin (chat) Türkçesi gerçek hayattaki sözlük dağarcığını da oluşturuyor.
İnternet argosu oluşması konusuna gelince, özel dilin olağan uzantısı.
İkisi birbirine karışıyor, birbirini etkiliyor, ortaya garip bir dil çıkıyor.
Sevgi Özel'in tezine itibar edilmesini öneririm: Varolan siteler dilbilimciler tarafından Türkçeleştirilmeli.
Ne var ki, hangi oranda bu başarılabilir?
İnternet'in ortak yabancı dili uluslararası bir dil olma zorunluluğunu taşıyor. Çünkü kaynaklara ancak o zaman ulaşabiliyorsunuz.
Türk Dil Kurumu'nun bu konuda daha aktif olması gerekiyor, çünkü dilin durumundan sorumlu bir kurum.
Gene de dil olgusunun, her zaman söylediğim gibi, kendi doğal akışına bırakılması da, dilbilim tarihinin başka bir yönü.
***
INTERNET'in bir başka yararından söz açalım.
Kimi okurlar var ki bir yazar hakkındaki düşüncelerini, kitapları hakkındaki eleştirilerini başka okurlarla paylaşmak istiyorlar.
Yabancı gazetelerdeki, dergilerdeki opinion bölümleri çok hoşuma gider.
Çünkü çok önemli bir makale, inceleme üzerine bir başka uzman karşıt fikirlerini açıklar. İki üç paragrafla bu bölümde düşüncesini, yargısını kamuoyuna iletir.
Bizde olsa bir öğretim üyesine ya da bir yazara, bir başka öğretim üyesinin ya da yazarın cevabı kısa bir kaç paragraftan ibaret olamaz.
Sanki mahkeme kanalıyla gönderilmiş bir tekzip metni gibi, cevabın da aynı büyüklükteki harflerle, aynı uzunlukta yayınlanmasını ister.
Oysa itiraz ettiği nokta, iki cümlede biter.
Bizim dergilerimizde, gazetelerimizde kitap okurunun düşüncelerini aktaracağı köşeler yoktur.
İnternet, okurlar için bu iletişim olanağını doğurmuştur.
Sözgelimi Attilá İlhan için açılan bir siteden söz etti bir okurum. O sitede Attilá İlhan okurları birbirine düşüncelerini iletiyorlar. Yazar değiller ama sıradan, iyi okurlar; bakış açıları da yeni ve değişik. İçinden yararlanacağınız görüşler çıkarılabilir.
İnternet olmasaydı, onların yargılarını nasıl öğrenebilecektik, okurlar birbirleriyle iletişimi nasıl kuracaklardı.
Attilá İlhan da kısıtlı bir yazarlar topluluğu dışında okurların tepkisini bilemeyecekti.
***
İNTERNET sayesinde yazar, şair, okurun nabzını elinde tutabiliyor.
Her yeni buluşun beraberinde dil sorununu da getireceğini kabulleniyorum.
Paylaş